
"Kamuoyunda 'Yenidoğan Çetesi' olarak anılan ve bebek hastaları özel hastanelere sevk ederek ölümlerine yol açtıkları ile haksız kazanç elde ettikleri öne sürülen 58 sanığın yargılandığı davanın 4. duruşmasında, 6 sanık savunma yaptı. Yaklaşık 8 saat süren duruşmaya bugün de devam edilecek."
İstanbul Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde "Yenidoğan Çetesi"ne yönelik davanın dördüncü duruşması yapıldı.
Adliyenin konferans salonunda görülen duruşmaya, organize suç örgütü elebaşı olduğu iddia edilen doktor Fırat Sarı'nın da aralarında bulunduğu 30 tutuklu sanıkla bazı tutuksuz sanıklar, müştekiler ve avukatlar katıldı.
- Yenidoğan Çetesi’ne yönelik düzenlenen 2. dalga operasyona ilişkin hazırlanan iddianamede çete lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı ile hareket ettikleri belirlenen kişilere yönelik hazırlanan ve ana dava dosyasıyla birleştirilen iddianameyle sanık sayısı 58’e yükseldi. Duruşma, sanıkların kimlik tespitiyle başladı.
"Fırat sarı ne derse onu yapardım"
Tutuklu sanıklar, jandarma eşliğinde mahkemeye getirildi.
"Suçsuzum"
Savunmasını yapan tutuklu sanık hemşire Aslı Alemdağ, şunları söyledi:
Diğer yandan Bakırköy Adalet Sarayı'nda 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya saat 14.00 sıralarında ara verildi
1 saatlik aranın ardından duruşma saat 15.00 sıralarında yeniden başladı.
"Hasan Basri gök bana mail atardı"
Aranın ardından savunmasını yapan tutuklu sanık Özlem Polat, hakkındaki suçlamalarla ilgili şu cümleleri kurdu:
"Burası benim ilk iş yerimdi tecrübesizdim. Bana ne derlerse onu yaptım. Bir şeyleri sorgulama yetkim yoktu. SGK raporlamasını ben yapmıyordum hastanede onunla ilgili farklı bir birim vardı. Benim tek görevim gerekli belgeleri sisteme işlemekti. Epikriz raporu yazmam gibi bir yetkim yoktu tıbbi bir bilgim de yoktu zaten. Hasan Basri Gök yazar bana mail atar ben de sisteme işlerdim."
"Yaşanan olaylarla ilgili haberim de yok bilgim de"
Silivri Kolan Hastanesi mesul müdürü ve Başhekimi tutuklu sanık Bener Mansuroğlu ise savunmasında hakkındaki suçlamaları reddederek şunları dedi:
"Bana isnat edilen suçlamaları kabul etmiyorum. Ben işe başlamadan 3 ay öncesinde Fırat Sarı işe başlamış. Hastane sahibi ortağı olmamama rağmen suçlanıyorum. Benim işe alımlarda yetkim olmaz. İşe alım süreçleriyle ilgili benim bilgim yoktur. Ben normal maaşlı çalışanım. Fırat Sarı'nın da çalışma izni resmiydi. Yaşanan olaylarla ilgili haberim de yok bilgim de."
"Sadece bana verilen evrak görevlerini yapıyordum"
Tutuklu sanık Müberra Palabıyık, savunmasında şu ifadeleri kullandı:
"Hastane usulü böyle"
Fırat Sarı ile arasında para giriş çıkışına dair konuşan Palabıyık, şu cümleleri kurdu:
"4 bin lira kadar bir para girişi oldu o da Fırat Sarı 'Bu parayı size veriyorum çünkü hastane usulü böyle onlar bana veriyor ben de sizlere dağıtıyorum' dedi. Bu parayı da toplu olarak değil parça parça aldım. Ben ilk başta istemedim Fırat Hoca da bana 'Hayır herkese veriyorum sen de alacaksın bu sizin hakkınız' dedi. Bir örgüt üyesi olduğum için almadım ben bu parayı. Ben emeğimi satmadım, helal para kazandım suçsuzum."
Beraatini istedi
Catering çalışanı tutuksuz sanık Meryem Küçükoğlu da hastaneye ait ilaçların kendisine satılmasını istediği suçlamalarını reddederek beraatini talep etti.
Hakan Doğukan Taşçı'dan para aldığı iddia edilen tutuksuz sanık Meryem Küçükoğlu, "Benim olaylarla ilgili bir suçum yok. Hakan Doğukan Taşçı'dan asla bir para ya da ilaç almadım. Hakkımda verilen beyan yalandır. Tüm bu olaylarla ilgili hiçbir alakam yok." dedi.
Dün 5'i tutuklu 1'i tutuksuz 6 sanığın dinlediği duruşma, bugün saat 10.00'da görülmeye devam edecek.
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.
İlk yorumu siz yapın.