Son dönemlerdeki rutin gelişmelerin bir anda yerini bir kez daha oldukça hareketli saatlere bıraktığı Doğu Akdeniz yeni bir sürece gebe. Türkiye'nin bölgedeki sondaj gemisi Yavuz'un Mersin Taşucu Limanı'na demirlemesi Yunanistan'da 'Gaz bulamadılar, döndüler' diye yorumlansa da işin aslı başka çıktı.
Bilindiği üzere Türkiye'nin 6. nesil ultra derin deniz sondaj gemisi Yavuz, KKTC Magosa Körfezi’nde bulunan Karpaz-1 kuyusunda önemli bir sondaj derinliğine ulaştı ve burada değerli çalışmalara imza attı.
Türkiye'nin 'müdahale eden sonucuna katlanır' diyerek gerek savaş gemileriyle, gerek diğer yüzer ve uçar unsurlarla gözü gibi koruduğu sismik gemilerimizden Yavuz, Fatih ve Barbaros kamuoyunun da yakın takibindeydi.
Gemilerimizin konumları İsrailli bir şirket tarafından anlık olarak paylaşılırken, özellikle Yunan medyası sismik gemilerimize eşlik eden askeri gücümüzle ilgili sürekli haberler yaptı.
Ada'nın doğusunda faaliyetlerini sürdüren Yavuz'un geçtiğimiz günlerde Mersin açıklarına demirlemesi Yunan medyasında sevince neden oldu. Yunanca yayın yapan kimi siteler "Türkler gaz bulamadı ve evlerine geri döndü" manşetleri atsa da gerçeğin öyle olmadığı kısa sürede ortaya çıktı.
Yenisafak.com'un konuya hakim kaynaklardan edindiği bilgiye göre Yavuz'un Mersin açıklarına demirlemesinin Yunan medyasında yer alan haberlerle yakından uzaktan ilgisi yok.
Söz konusu kaynakları Yavuz'un ilk göreve çıktığı dönemde dönüş sürecinin de belirlendiğini ve bu takvim çerçevesinde adımlar atıldığının bilgisini verdi.
Yavuz'un herhangi bir maddi yetersizlik nedeniyle yeniden anavatana çağrıldığı iddiasının 'komik' olduğuna işaret eden kaynaklar, sismik gemimizin bakım ve onarım çalışmalarının yapılacağını, gerekli ikmallerin tamamlanacağı ve personel değişiminin ardından yeni rotası kapsamında denize açılacağını kaydetti.
Yeni Şafak'ın "Yavuz yeniden aynı yere mi dönecek?" sorusuna da yanıt veren kaynaklar, "Yeni rota, Yavuz'un daha önce faaliyetlerde bulunduğu alanın daha da güneyinde olacak. Türkiye'nin bölgede bu noktadan sonra geri adım atması mümkün değil" ifadesini kullandılar.