Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde bir dernek tarafından hazırlanan kurban eti paketlerini yoksullara dağıtırken DAEŞ bahanesiyle 6-7 Ekim 2014'de düzenlenen izinsiz gösterilerde terör örgütü PKK yandaşlarınca vahşice katledilen Yasin Börü, Hasan Gökgöz, Hüseyin Dakak, Riyad Güneş ve Turan Yavaş'ın aileleri bayramı buruk geçiriyor.
Yasin Börü'nün amcası Mustafa Börü, Yasin ve arkadaşlarının acısının unutulmadığını ve unutulmayacağını söyledi.
Yasin ve arkadaşlarının ümmetin mazlumları olarak canlarını feda ettiklerini belirten Börü, "15 Temmuz darbe olaylarında Yasin'i hatırladım. Şehit Yasin ne kadar masum ve iman sahibi ise 15 Temmuz şehitlerinin de Yasin'den hiçbir farkları yoktur. Onlar da bana Yasin'i hatırlattılar." dedi.
Onları katledenleri lanetlemeye devam ettiklerini ifade eden Börü, "Terör her bayram ülkeyi kaosa çevirmek istiyor. Bunların düşünceleri dinsizliktir ve hiçbir değerleri yoktur. Değeri ve kutsalları olan insanlara tahammülleri yok. Her bayram bu tür olayları çıkarıyorlar." şeklinde konuştu.
Börü, oğlunun olay öncesi Yasin'e et dağıtırken terör örgütü yandaşlarının onları taşlayabileceğini hatırlatması üzerine Yasin'in ona "Onlar taşlasa bile yoksullara et vereceğiz." yanıtını verdiğini aktardı.
"Her bayram geldiği zaman Yasin'i tekrar hatırladıklarını" dile getiren amca Börü, "HDP, yandaşı PKK ve ona da ortak olan FETÖ'cüler hezimet içerisindedir. Onların (Yasin Börü ve arkadaşlarının) katillerine gelince, her gün ölüyorlar." diye konuştu.
Her bayramda oğlu Hasan Gökgöz'ün gelip ellerini öpeceği umudunu taşıdıklarını belirten baba Mehmet Gökgöz, aradan geçen süreye rağmen acılarının tazeliğini koruduğunu söyledi.
Yaşadıkları büyük acıyı hatırlattığı için bayramın gelmesini istemediklerini dile getiren Gökgöz, duygularını "Keşke Hasan gibi 10 tane çocuğum olsaydı onları da bu yolda feda etseydim. Eğer Allah yolunda olmasaydı çok üzülürdük. Torunum babasını görmemesine rağmen babasını çok özlediğini söylüyor. İnşallah bu caniler hem bu dünyada hem de ahirette hesap verecekler." şeklinde ifade etti.
Gökgöz, "Aradan iki yıl geçmesine rağmen sanki dün vefat etti bugün de sanki mezarına gelmişiz. Mezarlığa gelince sabrımız geliyor, gelince de sanki oğlum benimle konuşuyor gibi oluyorum. Allah'ın bizlere sabır vermesiyle ayakta kalıyoruz. Biz biliyoruz ki çocuğumuz fakirlere et götürmek için öldürüldü." diye konuştu.
Hasan Gökgöz'ün annesi Mehtap Gökgöz teröristlerin oğlunun cesedini parçaladığını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Ceketinin cebinde bir şeker vardı o şekeri de halen saklıyorum. Ceketini de şekerini de ölene kadar saklayacağım. Oğlumun acısı yüreğimizden hiç çıkmayacak. Ne zaman oğlumun mezarına gelsem içim parçalanıyor."
Hüseyin Dakak'ın babası Öztekin Dakak da azmettiriciler tutuklanmadığı müddetçe acılarının hiçbir zaman dinmeyeceğini vurguladı.
Dakak, her Kurban Bayramı'nda acılarının yenilendiğini dile getirerek, şunları söyledi:
"2 yıl geçti ama acısı hiç dinmedi. Bazen televizyonda olay anının görüntülerine denk geldiğimizde oğlumun ve arkadaşlarının üzerine satırlarla saldırdıkları anları izlediğimde ciğerim yanıyor. 6-7 Ekim olaylarının tekrar olmasını istiyorlar ama halk onlara destek vermeyecek. Eğer tekrar sokağa inerlerse, bu halk onlara gereken cevabı verecektir."
Turan Yavaş'ın eşi Melahat Yavaş da teröristlerin çocuklarını yetim bıraktığını anımsatarak, "4 bayramdır çocuklarım babalarıyla mezarlıkta bayramlaştı. Eşim hiçbir suç işlemedi, fakirlere kurban eti ulaştırmak için bayramını dahi kutlamadı. Son anında bile kurban eti poşeti elindeydi." dedi.