YAŞ öncesi FETÖ kumpasları: Kendine düşman gördükleri subayları itibarsızlaştırmak için iftiralara başvuruyorlar

KANLI ÖRGÜT KUMPASLARA BAŞLADI

15 Temmuz darbe ve işgal girişiminin başarısızlıkla sonuçlanması nedeniyle TSK’daki varlığı büyük darbe gören FETÖ, geride kalan kriptolarıyla eski günlerini yeniden dizayn etmenin hesabı içine girdi. Kanlı örgüt, darbe girişimi sonrası sistemde kalan kriptolarıyla TSK’daki milli-muhafazakar isimleri tasfiye etmek için eski yöntemlerin neredeyse aynısını tekrar devreye aldı. Yüzlerce general, binlerce subay ve üst düzey subayı deşifre olan FETÖ, YAŞ öncesinde eski kumpas ve yöntemleriyle kendisine karşı öteden beri mücadele eden subayları tasfiye etmek için karargahları fitne yuvasına çevirmeye çalışıyor.

ÖNCE MAHKEMEDE HEDEF YAPIYORLAR

Örgüt, tıpkı eskiden yaptığı gibi kendinden olmayanlara sahte hesaplar üzerinden iftiralar atıyor. Kendinden olmayanlar hakkında isimsiz ihbar mektupları ve ispiyonculukla disiplin soruşturmaları açtırılmak isteniyor. Bu yöntemlerle hedef aldıkları personelden haksız yere savunmalar istenerek üzerlerinde baskı kuruluyor. Darbeci hainlerin mahkeme salonlarında hedef gösterdiği milli subaylar, hedef göstermeden kısa bir süre sonra kriptolar tarafından hedef alınıyor.

İftira, ispiyon, etkili ve yüksek makamlara bilgi notu adı altında itibar suikastı işleri, FETÖ’cü olduğu bilinmesine rağmen kayrılan çok yakınlarındaki astsubaylara yaptırılıyor. Böylece yakalandıklarında, “saf, cahil” denilerek, asıl bu işi yaptıranlara ulaşılmadan olay örtbas ediliyor.

Bu işlerde kullandıkları elamanlarının bir kısmını 15 Temmuz sonrası astsubaylıktan subaylığa geçirerek taltif ederken, bazılarını da önceden itirafçılığa ikna ederek ceza almadan kurtardılar.

HANGİ YAFTA TUTARSA

Hedeflerine aldıkları bir milli personeli, tasfiye etmek için her türlü yaftaya ve iftiraya başvuruyorlar. Etkili ve yüksek mevkili kişilerin siyasi görüşlerine göre hedeflerindeki personeli yaftalıyorlar. Hangi yafta ile netice alabileceklerini düşünüyorlarsa onu kullanmaktan çekinmiyorlar. Bir kişiye bir gün tarikatçi, tutmazsa ertesi gün, Perinçekçi, o da tutmazsa bir sonraki gün FETÖ’cü, o da iş görmezse bir ay sonra Kemalist-Ulusalcı yaftası yapıştırıyorlar.

İşleri güçleri iftira

Komuta kademesi veya üst düzey yöneticilerle ilgili kendi üretip dolaşıma soktukları dedikoduları, hedef aldıkları personel yapmış gibi yayıyorlar. Ardından da ilgili makamlara “Sizin için böyle böyle de dedi” diye algı oluşturuyorlar. Bu konuda o kadar ileri gittiler ki terfisine karşı olup tasfiye etmek istedikleri general ve subaylar için Milli Savunma Bakanlığı makamına kadar yalan ve iftiralarını taşıdılar. Hedeflerindeki isimleri sindirmek için teknik takipten, fiziki takibe kadar yanlış kanaat oluşturmak için her türlü hukuk ve ahlak dışı yola başvuruyorlar. Kirli kripto işlerini fark eden personele de “paranoyak” diyerek, itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar.

Kontrollü itirafçılar

FETÖ’nün ruhu ve kalıntısı gibi hala TSK’da etkin olan bu yapının 15 Temmuz’dan sonra kollayıp kayırdığı ve bu sayede terfi eden bazı generaller daha sonra ya emekli edildi ya da yargılanıp hapse atıldı. Aynı şekilde FETÖ’cülüğünden şüphe edilen bazı subay ve astsubaylar bu yapı tarafından korundu, 15 Temmuz’dan sonra bir süre daha TSK’da kalmaları sağlandı. Ancak daha sonra ya kontrollü itirafçı oldular ya da ankesör başta olmak üzere TSK’daki FETÖ’cülere yönelik soruşturmalar neticesinde yakayı ele verdiler. 2017 yılında astsubaylıktan subay olan 60’tan fazla teğmenin daha sonra FETÖ’cü olduğu tespit edildi. Yine 2017 ve sonrası TSK’ya alınan birçok genç subay ve astsubay FETÖ üyeliği nedeniyle işlem gördü.