Yeni Şafak, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe planına ağır darbe vurulduğu Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda 15 Temmuz gecesi yaşananlara ilişkin yeni görüntülere ve ayrıntılara ulaştı. Savcılık dosyasına giren görüntülere göre, Silopi'de görevli FETÖ'cü general Semih Terzi, saat 02.16 sularında helikopterle Özel Kuvvetler Komutanlığı'na geldi. Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallı'nın “Evladım oranın namusu sensin, makamı teslim etme" dediği şehit Astsubay Ömer Halisdemir, silahını alarak helikopterden inen cuntacıların arasına karıştı. Karargah binasına yaklaşan Terzi'yi içeriden çıkan bir subay karşıladı.
Tam bu sırada Halisdemir, silahını çekerek Terzi'ye 3 el ateş etti. Terzi, yere yığılırken, Halisdemir karargah binasının yanında bulunan ağaçlık alana doğru koştu. Bu esnada Terzi'nin yanında bulunan cuntacılar Halisdemir'in arkasından ateş açtı. Halisdemir'e 15 el ateş edildi. Halisdemir'i vuran ilk kurşunu sıkan ismin ise Binbaşı Fatih Şahin olduğu anlaşıldı. Şahin'in 12 el ateş ettiği belirlendi. Diğer 3 atışı yapanın ise henüz kimliği tespit edilemedi.
Astsubay Ömer Halisdemir'in vurduğu Terzi, cuntacılar tarafından karargah binasına taşındı. Ağır yaralı olan Halisdemir de ağaçlık alandan karargah binası önüne getirildi. Bu sırada Özel Kuvvet Komutanlığı'nda görevli ambulans geldi. Ancak cuntacıların talimatı üzerine Halisdemir'e hiçbir müdahalede bulunulmadı. Aksine 15 kurşuna dayanan Halisdemir'in nabzını kontrol eden cuntacılar ölmediğini anlayınca yerde yatan Halisdemir'e canice ateş etti. Bunu yapanın ise Üsteğmen Mihrali Atmaca olduğu belirlendi. Bu sırada cuntacılar bekleyen ambulansı da geri gönderdi.
Atmaca'nın iki kurşunun ardından şehit olan Halisdemir'in üzerine ambulanstan getirilen çarşaf örtüldü. Ancak cuntacılar tarafından Halisdemir'in üzerinden alınan çarşaf karargah binasındaki Terzi'nin yanına götürüldü. Yaklaşık 30 dakika kadar karargah binasında kalan Terzi, daha sonra 6 cuntacı tarafından çarşaf içerisinde helikoptere taşındı. Daha sonra da Terzi helikopterle GATA'ya götürüldü. Caniler, Ömer Halisdemir'in naaşını ise karargah binası önünde bıraktı. Bu arada Halisdemir'e ilk kurşunu sıkan Fatih Şahin de GATA'ya gitti. GATA'da yakalanan Şahin, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, Terzi'nin taşınması sırasında cuntacıların arasında yer alan sivil giyimli şahıs da dikkat çekti.
- Semih Terzi karargah komutanlık girişi önüne geliyor
- Astsubay Ömer Halisdemir, Terzi'ye 3 el ateş ederek vuruyor
- Cuntacılar, Halisdemir'in arkasından 15 el ateş ediyor
- Cuntacılar, Terzi'yi karargah binasına taşıyor
- Terzi asansöre bindiriliyor
- Halisdemir sürüklenerek komutanlık girişi önüne getiriliyor
- Komutanlık girişi önüne ambulans geliyor
- Halisdemir'in nabzı kontrol ediliyor
- Üsteğmen Mihrali Atmaca Fatih Şahin'in emriyle Halisdemir'e iki el ateş ediyor
- Cuntacıların talimatı üzerine ambulans karargah önünden ayrılıyor
- Semih Terzi karargahtan çıkarılarak helikoptere taşınıyor
Kahraman Astsubay Ömer Halisdemir'in vurduğu cuntacı General Semih Terzi, darbeciler tarafından önce karargaha taşınıyor. Ardından 02.50.45'te Semih Terzi karargahtan çıkarılarak helikoptere taşınıyor.
Kahraman Astsubay Ömer Halisdemir'e son iki kurşunu sıkan Mihrali Atmaca ifadesinde, talimatı Binbaşı Fatih Şahin'den aldığını söyledi.
Halisdemir'e son iki kurşunu sıkan cuntacı Mihrali Atmaca ifadesinde, Semih Terzi ve Fatih Şahin'in aralarında bulunduğu toplam 27 kişinin Diyarbakır'dan uçakla Etimesgut Havalimanı'na geldiğini kaydederek, “21.30 sıralarında Tabur Komutanımız Binbaşı Fatih Şahin bize, bir saat içerisinde operasyona çıkılacağını, gerekli hazırlıkların yapılması talimatını verdi. Gerek benim gerekse emrimiz altındaki timde görevli kişilerin ne Semih Terzi ile ne de Fatih Şahin ile herhangi bir ilgimiz yoktur" dedi.
Saat 01.40 gibi Ankara'ya geldiklerini ve Semih Terzi'nin korunması için 14 kişilik bir timin belirlendiğini anlatan Atmaca, “Helikopterle Özel Kuvvetler Komutanlığı kışlasına indik. Semih Terzi ile birlikte karargah binasına doğru yürümeye başladık. Ben Terzi'nin önündeydim. Karargah binasına kısa bir mesafe kala birkaç el silah sesi duydum ve hemen karargah binasının önündeki sütunun arkasına mevzilenerek gözetleme yapmaya başladım, çünkü ne olduğunu anlamamıştım. Daha sonra Terzi'nin yerde yattığını gördüm. Fatih binbaşı 'ateş baskısı oluşturun' diye talimat vererek ateş etmeye başladı. Bu saldırının birliğe yönelik saldırı olduğunu düşündüm" diye konuştu.
Vurulan Terzi'nin ana karargah binasına taşındığı, Fatih Şahin'in de bu sırada 'arama tarama faaliyeti yapın' diye emir verdiğini söyleyen Atmaca, “Benim bulunduğum yerden 10-15 metre ileride kim olduğunu bilmediğim bir kişinin başında iki kişi bekler vaziyette yerde yattığını gördüm. Bu kişinin daha sonradan Ömer Halisdemir olduğunu öğrendim. Bu sırada, Şahin'in yerde yatan şahsın başında duran kişilere 'ne yapıyorsunuz, etkisiz hale getirin' dediğini duydum, o esnada birden çok defalar silah sesleri duydum. Ben de verilen talimat üzerine tabancamı çıkartarak hedef gözetmeden dönerek iki el ateş ettim, atışların isabet edip etmediği noktasında emin değilim. Bu atışı da Şahin'in talimatına binaen yaptım ve ben halen birliğe bir saldırı olduğunu düşünerek savunma reaksiyonu ile bu eylemi gerçekleştirdim" diyerek kendini savundu. Bu arada, Atmaca'nın ifadesinin görüntüyle çeliştiği de görüldü. Atmaca'nın ifadesinden geçen beyanlarının aksine Halisdemir'i direk hedef alarak yakın mesafeden ateş ettiği görülüyor.
Semih Terzi'nin sedye ile helikoptere götürüldüğü kaydeden Atmaca, şunları söyledi: “Fatih binbaşı da bana 'ben gidiyorum, buranın komutası sende' diye söyledi. Fatih binbaşı giderken aşırı derecede tedirgindi, eli ayağı titriyordu. Ben de bu sırada Ahmet Kemal yüzbaşımla görüştüm ve yarbay Mehmet Ali ile albay Ümit Bak ve binbaşı Fatih Şahin'in hain olduklarını söyleyerek, Zekai Paşa'nın emirlerini iletti ve hainleri derdest etmemi, karşı geldikleri takdirde ayaklarından vurmamı söyledi. Bunun üzerine emrimdeki time aldığım talimatı ilettim ve yarbay Mehmet Ali Çelik'i derdest ettik. Dışarıya çıkarken ismini bilmediğimiz bir başçavuşu da derdest ettik. Daha sonra Albay Ümit Bak'ı bulunduğu odadan almaya gittiğimizde Astsubay Nedim Şahin ile boğuştuk, tüfeğim ateş aldı, mermiler duvara çarptı, Albay Ümit masanın altına saklandı. Boğuşma sırasında ameliyatlı olan sağ omzum çıktı. Daha sonra Nedim Şahih'i etkisiz hale getirerek Ümit Bak'ı teslim aldık ve olayı Ahmet Kemal Yüzbaşıya bildirdim."