Kara Astsubay Meslek Yüksek Okulu Mezuniyet Töreni’ne katılan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, geleceğe umutla baktıklarını belirtti. Erdoğan, başta savunma ve ekonomi olmak üzere önemli mesajlar verdi:
Bölgemizle birlikte ülkemizi de kendi senaryolarına göre biçimlendirmeye çalışanların karşısına kendi irademizle kendi hedeflerimizle çıkma kararını verdiğimiz andan itibaren zorlu bir mücadelenin içine düştük. Ülke ve millet olarak tercihimizden asla pişman değiliz. Tam tersine bugün hep birlikte başı dik, alnı açık bir şekilde geleceğimize umutla bakabiliyor olmamızı işte bu durumumuza borçluyuz.
Terörle mücadele herkese hak görülüyor ama konu Türkiye olunca birden işin rengi değişiyor. Terörle mücadelede yalnız bırakılan bir ülkeyiz. Ülkemize daha önce konuşlandırılmış hava savunma sistemlerini hemen geri çekiyorlardı. Sadece bununla kalmadı kendimizi koruyabilmemiz için ihtiyacımız olan füze savunma sistemleri ve yüksek teknolojiye dayalı silah ve ekipmanlar olmadık bahanelerle bize verilmedi.
Hatta bize parasıyla satmadıkları silahları götürüp terör örgütlerine bedava verdiler. Topraklarımızı korumak ve milletimizin can ve mal güvenliği için alternatif arayışına girdiğimizde de hemen karşımıza dikilip, ‘Sakın ha.’ diyorlar. Bizim bu tür dayatmaları kabul etmemiz mümkün değildir. Türkiye’nin S-400’lere ihtiyacı var ve bunun da anlaşması bitmiştir. İnşallah en kısa zamanda alacağız.
F-35’lere de ihtiyacımız var. Kendi milli uçaklarımıza da ihtiyacımız bulunuyor. Verirler vermezler bilemem. Verdikleri tahdirde anlaşmaya uymuş olular. Biz ortaklığımızın gereği 900 milyon dolar ödeme yaptık, taksitler geldikçe de ödüyoruz. 120 adet F35’in bize verilmesi gerekiyor. Verilir veya verilmez artık dünya tek ülkeden ibaret değil, bunların çok alternatifleri var. Orası vermezse bir başka yerden biz bunları temin ederiz veya üretiriz.
Kimseye riyakarlık yapmadık ama bize hepsi yapıldı. Eğer bir güvenilirlik testi yapılacaksa, bu testten alnının akıyla çıkacak tek taraf Türkiye’dir. Hem Avrupa hem de Amerika bu konuda defalarca sınıfta kalmıştır. Ülkemizle ilgili olarak Amerika’da açılan davaların verilen mahkumiyet kararlarının örneği bir başka ülkede yok. İzmir’de tamamen hukuk içinde yürüyen bir davayı bahane ederek, Türkiye’yi askeri ve ekonomik alanda çökertmeye yönelik gayretler içerisinde girilmesini hiçbir mantıkla izah etmek mümkün değil.
Döviz kurundaki istikrarsızlığın ülkemize yönelik bir operasyon olduğunun altını çizen Erdoğan, “Terör örgütleri eliyle içimizdeki ihanet çeteleri vasıtasıyla yapamadıklarını döviz kurunu döviz kurşunu haline getirdikleri ekonomi silahıyla gerçekleştirmek istiyorlar. Allah’ın izni ve milletimizin dirayetiyle nice oyunları bozan, nice senaryoları yırtıp atan, nice ihanetleri tepeleyen Türkiye bu saldırının da üstesinden gelecektir. Ne yaparlarsa yapsınlar 2023 hedeflerine ulaşmamızı engelleyemeyecekler” diye konuştu. Erdoğan, “Döviz kuru ne olacak” diye soranlara şöyle cevap verdiklerini aktardı:
“Bu da geçer ya hu. Biz bir yandan ‘Bu da geçer ya hu’ derken, diğer taraftan da teknik olarak üzerimize düşenleri yapıyoruz. Yapmaya da devam edeceğiz. Ekonomi yönetimimiz ülke içinde ve dışında gereken tüm tedbirleri alıyor, temasları kuruyor. Yavaş yavaş bunların somut neticelerini almaya da başladık.”
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Eylül ayında gerçekleştireceği diplomasi trafiği başlıyor. Erdoğan, bugün, Eylül ayında art arda gerçekleştireceği yurt dışı ziyaretlerinden ilki olan Kırgızistan’a gidiyor. 1-3 Eylül tarihlerini kapsayan ziyarette Erdoğan, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sooronbay Ceenbekov tarafından resmi törenle karşılanacak. Baş başa ve heyetler arası görüşmelerde iki ülke arasındaki ekonomik ilişkileri geliştirmek ve 1 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşmak için atılacak adımlar görüşülecek. Erdoğan'ın yerli parayla ticaret mesajı vereceği görüşmede, uluslararası ve bölgesel konular ele alınacak.
Erdoğan, ziyarette Türkiye-Kırgızistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi (YDSK), 6. Türk Konseyi Zirvesi ve 3. Dünya Göçebe Oyunları açılış törenine katılacak. Kazakistan, Özbekistan, Azerbaycan ve Türkmenistan’ın da yer alacağı Türk Konseyi toplantısında Erdoğan, zirveye katılan liderlerle de ikili görüşmeler yapacak.
Erdoğan, burada FETÖ'nün sadece Türkiye değil tüm dünya için bir tehdit olduğunu vurgulayacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Maarif Vakfı'nın Kırgızistan'da yapılanması konusu da yine gündem maddelerinden biri olacak. Erdoğan, Kırgızistan ziyaretinde Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı tarafından Bişkek’te yaptırılan, Bişkek Cumhuriyet Merkez İmam Serahsi Camii açılışına katılacak.
Suriye krizinin çözümüne ilişkin Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani arasında yapılacak üçlü liderler zirvesine katılacak. Tahran'da 7 Eylül'de yapılacak zirve dışında Erdoğan, Putin ile bir görüşme gerçekleştirecek. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Putin’in Erdoğan ile 7 Eylül’de Tahran’da bir görüşme yapacağını açıkladı. Peskov, gazetecilere yaptığı açıklamada daha önce İran’ın Tebriz şehrinde yapılacağı duyurulan Rusya-İran-Türkiye liderler zirvesinin Tahran’da gerçekleştirileceğini belirtti. Peskov, bilginin İran tarafından geldiğini aktardı. Putin ve Erdoğan’ın 7 Eylül'de üçlü zirve toplantısı sırasında ikili bir görüşme yapacağı bilgisini doğrulayan Peskov, bu görüşmenin içeriğini "geleneksel" olarak nitelendirdi.
Balık av sezonu İstanbul’da Başkan Erdoğan’ın da katıldığı törende dualarla açıldı. Dün gece Sarıyer’deki balıkçı barınağında düzenlenen törene katılan Erdoğan, “Vira bismillah” diyerek av sezonunu açtı. Erdoğan, denize açılacak balıkçılara hitap ederek av yasaklarına riayet etmelerini istedi. Erdoğan, çok sayıda vatandaşın da katıldığı törendeki konuşmasında Türkiye’yi balıkçılıkta çok daha güçlü hale getirmeyi hedeflediklerini belirtti. Başkan Erdoğan daha sonra törene katılan vatandaşlara balık dağıttı, denize yavru kalkan balıkları bıraktı.