Türkiye'nin ilk uzay yolcuları Alper Gezeravcı ve Tuva Cihangir Atasever, Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi'nin (GUHEM) ev sahipliğinde Uzay Kaşifleri Derneğince (Association of Space Explorers- ASE) Bursa Uludağ'da düzenlenen "Planetary Congress"e (Gezegen Kongresi) katıldı.
Türkiye'nin ilk uzay yolcuları Alper Gezeravcı ve Tuva Cihangir Atasever, Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi'nin (GUHEM) ev sahipliğinde Uzay Kaşifleri Derneğince (Association of Space Explorers- ASE) Bursa Uludağ'da düzenlenen "Planetary Congress"e (Gezegen Kongresi) katıldı.
Alper Gezeravcı, gazetecilere, kongreye ilişkin yaptığı değerlendirmede, sektörde öncü, birçok göreve imza atmış, tarihe adını yazdırmış, pek çok insana rol model teşkil eden 70'e yakın astronotu Türkiye'de bu vesileyle ağırlamanın gurur kaynağı olduğunu söyledi.
Kongrenin bugüne kadar 33 kez yapıldığını, 34'üncüsünün Türkiye'de gerçekleştirildiğini ifade eden Gezeravcı, toplantının Cumhuriyet'in 100. yılında, uzaya ilk adımı atmayı planladıkları dönemde icra edilmesinin çok değerli olduğunu vurguladı.
Gezeravcı, görevin icra edilmesine yönelik farklı bileşenlerin olduğunu, 14 günlük faaliyet takviminden sonra dünyaya dönüşün gerçekleştirileceğini anlattı.
Görev içeriklerinin tamamını kapsayacak eğitimlerin devam ettiğini belirten Gezervacı, kalan sürede tamamladıkları eğitimleri, fırlatmaya kadar taze bilgiler olarak muhafaza edilmesi açısından tekrarlayacaklarını dile getirdi.
- "Benim açımdan en değerli kazanım, ülkemizin gelecek nesillerinin özgüvenini ayağa kaldıracak olan bir görevdir. Bugüne kadar hayallerimizin limitini, sınırını, gözümüzle görebildiğimiz gökyüzü oluştururken artık bu görevle birlikte gelecek nesillerimiz uzayın derinliklerine adım atıyor. Bu görev bir hikayenin varış noktasını değil, başlangıç noktasını teşkil ediyor. Dolayısıyla gelecek nesillerimiz için çok büyük bir ivme kazandıracak, onların ufuklarını, gözleriyle görebildiği gökyüzünün çok ötesine taşıyacak bir görevdir."
'Büyük bir merakla o gün o kutlu anı bekliyoruz'
Tuva Cihangir Atasever de son derece heyecanlı olduklarını, eğitimlerin nisan ayından beri devam ettiğini söyledi.
Atasever, gençlere şu önerilerde bulundu:
- "İnsanlı uzay yolculuğumuzun, bu gerçekleştireceğimiz görev, başlangıcı niteliğinde olacak. Şu anda ilk adımı atıyoruz. Bu bir ilk adım görevi. Devamında gelecek nesillerin bu süreci devam ettirmesi çok kıymetli. Benim onlara verebileceğim en büyük tavsiye naçizane, heyecan duydukları, gönüllerinde onları heyecana bürüyen disiplin, uğraş her ne ise büyük bir heyecanla peşinden koşsunlar. Mesele illa mühendis olmak, illa bilim insanı olmak, illa teknik bir alanda kariyer sahibi olmak değil, uzay artık çok geniş bir yelpazeye yayılıyor, ticarileşiyor. Ticarileşen uzayda hem alçak dünya yörüngesinde hem de derin uzayda, Ay ve ötesindeki araştırmalarda her disiplinden insana ihtiyacımız var. Dolayısıyla onları heyecanlandıran alan her ne ise ona büyük bir şevkle sarılsınlar, peşinden koşsunlar. Eğer uzay onların heyecanını canlandıran bir olguysa, eğitimini gördükleri alan her ne ise onunla uzayı birleştirmeleri artık çok daha kolay."
Basın mensuplarının "Bu görevle ilgili bir yedeklilik durumu söz konusu. Bununla ilgili ne düşünüyorsunuz?" sorusunu da cevaplayan Atasever, şunları dile getirdi:
- "Bizim esasında iki farklı görevimiz var. Bir tanesi; bu yılın sonunda, belki önümüzdeki yılın başında gerçekleştirilecek olan Uluslararası Uzay İstasyonu'nda icra edeceğimiz Türk Astronot ve Bilim Misyonu Projesi. Bu misyon kapsamında aynı zamanda Virgin Galactic firması ile muhtemelen 2024 yılının ilk çeyreğinde yörünge altı uçuş gerçekleştireceğiz. Ben hem Uluslararası Uzay İstasyonu görevinin bir yedeği olarak, Alper Gezeravcı'nın yedeği olarak hem oradaki süreçlere vakıf olup oradaki eğitimlere katılıyorum hem de Virgin Galactic uçuşumuzda gerçekleştireceğimiz birtakım bilimsel deneylerle ilgili çalışmalara devam ediyorum. Dolayısıyla benim bu projeye ilk başlarken duygu ve düşüncem, asil veya yedek ondan bağımsız olarak, hiçbir önem ifade etmeden, misyonun başarıyla gerçekleştirilebilmesi için elimden gelen bütün desteği vermek şeklindeydi. Aynı duygu ve düşünceyi devam ettiriyorum."