Türkiye'de riskli konutlara dair bilgiler dijitalleştirilmeli

Hasan Hız
08:513/11/2020, Salı
G: 3/11/2020, Salı
Yeni Şafak
İzmir'deki depremde binaların beton kalitesinin olması gerekenin çok altında olduğu tespit edildi.
İzmir'deki depremde binaların beton kalitesinin olması gerekenin çok altında olduğu tespit edildi.

İzmir'de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremde yıkılan binaların genel özelliği beton kalitesizliği ve binaların ortalama yaşının 25 yıl olmasıydı. Deprem sonrası birçok ilde vatandaşlar, "Oturduğum bina acaba sağlam mı?" sorusunu sordu. Türkiye'nin 2023 ulusal deprem eylem planının olduğuna dikkat çeken uzmanlar, "Türkiye'de konut ve iş yerlerinin envanterinin çıkarılması ve dijitalleştirilmesi gerekiyor. İnsanlar mahallenin, sokağın ve inşa edilen binanın durumunu öğrenmeli. Bu yapay envanter üzerinden riskler görülmeli" değerlendirmesinde bulundu.

İzmir'de yaşanan depremde yıkılan binaların
beton kalitesizliği
ve yaş ortalamasının
25 üzeri olması
dikkati çekti.

Deprem sonrası birçok ilde vatandaşlar, yaşadıkları binanın güvenli olup olmadığını sorgulamaya başladı.

Gazi Üniversitesi Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Samet Arslan, Türkiye'de konut ve iş yerlerinin envanterinin çıkarılması gerektiğini söyledi.

Bu yapay envanter sayesinde vatandaşların riskli binalara dair bilgilere ulaşabileceğini söyleyen Arslan, şu ifadelere yer verdi:

  • "İzmir'de bir mahallenin, sokağın ya da binanın durumunu öğrenebilmeliyiz. Bu binanın durumu nedir, kritik midir, kaç yıllıktır, deprem performansı gözlemsel seviyede var mıdır, yok mudur? Bunların acilen hazırlanması gerekir."

"KONUT ENVANTERİ ÇIKARILIP, DİJİTALLEŞTİRİMELİ"

Türkiye'nin 2023 Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı'nı hayata geçirdiğini ifade eden Arslan, "Burada 3 aşamalı plan var.
Kentsel dönüşüm, bina deprem yönetmeliği ve imar değişiklikleri..
Bu üçünü bir araya getirdiğimizde, konut yenileme çalışmalarını çözmüş olacağız ancak hepsinden önce bina ve iş yeri envanterinin hazırlanması ve bunların dijitalleştirilmesi gerekir" değerlendirmesini yaptı.


"SATIN ALDIĞINIZ DAİRELERİN SAĞLAMLIĞINI KONTROL ETTİRİN"

Türkiye'de 2000 yılından önceki yapıların durumunun vahim olduğuna dikkat çeken Arslan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu tarihten önceki konutlarda çıplak bir gözlemle yapılacak bir analizle bir binanın depreme dayanıklı olup olmadığını ortaya koyabilmek mümkün.
750 bin, 1 milyon
liraya satın aldığınız daireye lütfen
5 bin lira 10 bin lira
verin oturduğunuz binanın ne kadar sağlam olup olmadığını öğrenin en azından. Maalesef burada tabi olay başka türlü başımıza çıkıyor. Sağlam raporu aldığınızda sevinip cebinize koyuyorsunuz ama ‘
bu bina yetersizdir
' dendiği zaman sizi şu korku basıyor: ‘Eyvah ben bunu devlet birimlerine bildirirsem binamı gelir yıkarlar ve ben binasız kalırım. En iyisi ben sesimi çıkarmayım. Bu raporu da kimseye vermeyeyim' diyorlar. İşte buradaki iki apartman bu şekilde yıkıldı"
#Deprem
#Yapı
#Dijital
#Riskli binalar
#İzmir