Yalan haberlerle Cumhurbaşkanı Erdoğan’a saldıran Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) medya organları yeni bir skandala daha imza attı. Paralel yapının haber ağını organize eden Cevheri Güven’in yönettiği Nokta dergisi, montaj fotoğrafla Erdoğan’ı hedef aldı. İletişimciler ve hukukçular, teröre verilen medya desteğine dikkat çekti.
Fetullahçı Terör Örgütü FETÖ'nün hükümet ve Erdoğan'a yönelik saldırısını açıktan destekleyen paralel medya organları yeni bir skandala daha imza attı. Paralel yapının pek çok kumpas ve algı operasyonunda başrolü oynayan aktifhaber.com isimli sitenin kurucusu Cevheri Güven'in Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığı Nokta Dergisi, apaçık bir photoshop resmiyle şehitleri kullanarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef gösterdi.
Yeni sayısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın arkada şehit cenazesi geçerken selfie yaptığı bir görüntüyü kapak yapan Nokta Dergisi başsavcılığın talimatıyla 'Cumhurbaşkanı'na hakaret ve terör örgütü propagandası yapmak' tan toplatıldı. Dergi hakkında Sulh Ceza Mahkemesi'nce de toplama kararı verildi. Derginin twitter adresine de erişim engellendi. İstanbul Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcısı İstanbul Cumhuriyet Savcısı Gökhan Yolasığmaz'ın emriyle derginin Okmeydanı'ndaki bürosuna giden polis ekipleri öğle saatlerine kadar incelemelerini sürdürdü. Derginin Yazı İşleri Müdürü Murat Çapan ise terör örgütü propagandası yapmak suçlamasıyla gözaltına alındı. Savcı Yolasığmaz tarafından ifadesine başvurulan Çapan, akşam saatlerinde tutuklanmak üzere mahkemeye sevkedildi. Çapan adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Nokta Dergisi'nin yaptığı terör propagandası medya ve hukuk dünyasından da tepki çekti. Av. Kezban Hatemi, derginin Cumhurbaşkanını suçlu gibi gibi göstererek suç işlediğini söyledi. Hatemi, “Kasdi olarak resim kullanılması dolayısı ile birçok kişi bu resmin gerçek olduğunu ve Cumhurbaşkanının şehit cenazeleri önünde böyle bir davranışta bulunduğunu zannedebilir" dedi. Avukat Hatemi, bu resim Cumhurbaşkanı'nın asker ve polisimizin şehit edilmesinde suçu varmış gibi göstermeye çalışıyor. Dolayısı ile Cumhurbaşkanına hakaret suçu söz konusu. İşlenen suçun cezası 1 yıldan 4 yıla kadar hapistir. Suç alenen işlendiği için de verilecek ceza 1/6 oranında attırılır. Toplatma kararı doğrudur" dedi.
Bu durumun paralel örgütün ne denli tehlikeli boyutta halk üzerinde algı yaratmaya devam ettiği açıkça ortaya koyduğunu dile getiren Hatemi “Cumhurbaşkanı barış sürecini başlattığı, 6 kanalın kurulmasında, Kürtçe- Türkçe sözlük yayınlanmasında, Kuran-ı Kerim'in Kürtçe mealinin yayımlanmasında ön ayak olduğu zaman paralel örgütün kendisi ve müttefikleri bu tutumu nerede ise vatan ihaneti sayıyorlardı. Terör olayları dolayısı ile seçimlerden sonra terör örgütünü bertaraf etmek için harekete geçilince bu kez de saf değiştirilip tam karşı yönden hücuma başladılar. Bu resim bu hücumun ifadesidir" şeklinde konuştu.
Avukat Yasin Şamlı ise hiçbir mesleki grubun kanun önünde suç işleme özgürlüğünün olmadığını söyledi Şamlı, “Kanunlar önünde herkes eşittir. Basın özgürlüğü farklı bir şey hakaret etme ve terör örgütü propagandası yapmak başka bir şeydir. Günümüzde gazetecilik hakaret etme işlemine karşı maske olarak kullanılmaktadır. Hiçbir meslek suç işlemek için maske olarak kullanılamaz. Türkiye'de maalesef basın yoluyla bu olaylara sık sık rastlıyoruz” dedi.
Nokta Dergisi'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili kapağına tepki gösteren AK Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler, “Paralel paçavra Erdoğan'a yönelik Nokta operasyona kalkışmış. Hem Paralel'e hem de ağababalarına millet 1 Kasım'da asıl noktayı koyacak" dedi.
Nokta Dergisi'nin imza attığı algı operasyonu aslında Fetullahçı Terör Örgütü'nün uzun süredir yürüttüğü bir operasyonun bir parçası. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümeti hedef alan çarpıtılmış bilgilere yer veren aktifhaber.com, postmedya.com, rotahaber.com grihat.com ve yine paralel yapıyla organik bağı olmasa da da aynı eksende yayın yapan T24 gibi siteler, algı operasyonunda birlikte hareket ediyor. Önce Twitter'da Sosyalpencere gibi operasyon hesaplar yalan bilgi yayıyor, ardından paralel yapının sözde haber siteleri harekete geçerek desteksiz ve çarpıtılmış bilgileri 'sosyal medyada konuşulanlara' göre diyerek haberleştiriyor ve yayılmasını sağlıyor.
Bu noktada FETÖ'yle bağlantılı Zaman, Bugün, Meydan ve Millet gazetelerinin internet siteleri devreye girip yalan bilgiyi haberleştiriyor. Sözcü, Cumhuriyet, Taraf gibi gazeteler basılı nüshalarında bu çarpıtılmış bilgilere yer veriyor. Son aşamada ise FETÖ medyası sahneye çıkıp bu kez Cumhuriyet gibi gazeteleri kaynak göstererek gerçekmiş gibi sunuyor.
Nokta Dergisi'nin Genel Yayın Yönetmeni Cevheri Güven, FETÖ'nün elinde olduğu dönemde “Emniyet İstihbarat"ın kumpaslarının yayın organı gibi çalışan Aktifhaber sitesinin kurucusu olarak biliniyor. Bu site tüm illegal kumpas belgeleri ve kasetlerin yayınlandığı adres olmuştu. 2007 yılında Nokta Dergisi Ankara Temsilciliği görevini yürüten Güven'in medyaya FETÖ kumpaslarının ürünü olan sahte belgeleri servis eden kişi olduğu iddia ediliyor.
Nokta Dergisi'nin kapağının Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın manevi şahsiyetini zedelediğini söyleyen Marmara İletişim Fakültesi Dekanı Ergün Yıldırım “Basının özgürlüğü hakarette de özgür olma anlamına gelmez. Türkiye'nin terörle yoğun şekilde mücadele ettiği bu dönemde, özellikle Türkiye'nin meşru kurumlarını, otoritelerini terörü istiyor, destekliyor şeklinde bir algı oluşturulmak isteniyor. Kamuoyunun algısına yönelik yapılan bu çalışmalar düşünce özgürlüğüne desteklemek anlamına gelmez” dedi. Türkiye'deki şehit cenazelerinden sorumlu kişinin Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğu algısının basın yoluyla oluşturulmak istendiğini kaydeden Yıldırım, “Bu doğru bir yaklaşım değil. Türkiye'de özgürlük ve güvenlik dengesine bir arada tutmak zorundayız. Hem terörle mücadele edeceğiz hem de demokrasiyle yaşamayı bileceğiz. Bunu başardıktan sonra sorunlarımızı aşacağız” diye konuştu.
Hukukçular Derneği Başkanı Cavit Tatlı ise "Bir ülkenin Cumhurbaşkanını terörün hedefine koyarak onu aşağılayarak böyle bir yayın yapamazsınız. Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin başkomutanıdır. Terör örgütüne saldırılarla özdeşleştirerek fotoşop yapıp yayınlamak bunun adı ne yayıncılık ne de haber verme özgürlüğü olur. Toplatma doğru karardır. Bunu yapan sorumlu yazıişleri müdürü ve kapağı hazırlayanlar hakkında mutlaka Cumhurbaşkanına karşı hakaretten dava açılmalı. Türkiye'de kaçırılan bir husus var; 'Biz herşeyi eleştirir, her istediğimizi söyleriz' öyle Bir şey yok, herşeyin bir sınırı vardır. Terör örgütünün propagandasını yapmak suçtur. Bu yaptıkları tam da terörün istedikleri netice. Terörist de bunu istiyor zaten. Teröristin yapamadığını, bir derginin manşetiyle birileri yaptı” dedi.
Avukat Faik Işık, bazı basın yayın organlarının terör örgütü propagandasında bulunmaları ve küfüre varan hakaretamiz haberler servis etmesinin basın özgürlüğü ile alakası olmadığını söyledi. Basın özgürlüğü kavramının Türkiye'de çok yanlış anlaşıldığına dikkat çeken Işık, Doğan Medya Grubu ve paralel medyanın Türkiye Cumhuriyeti'ni uluslararası arenada zor duruma düşürmek için istikrarlı ve ısrarlı bir yayın politikası izlediğini belirten Işık, “Basın yayın organlarının politikayı, ülkeyi yönetmek istemesi ayrı bir olay basın işlevini yerine getirmesi ayrı bir olay. İktidarı da eleştirebilirsin ama bu etik ve hukuk kuralları çerçevesinde olmalıdır. Eğer muhalefet edeceksen meslek ahlakını ihlal edersen Basın Konseyi'nin devreye girmesi lazım. Ancak basın konseyinin kimlerin boyundurluğu altında olduğu malumunuz. Kendileri basın etik değerlerini hiç dikkate almıyorlar" dedi. Politikacıların eleştirilebilir kişiler olduğunu söyleyen Işık, bu kişileri eleştirirken hakarete varan söylemlerle basın yoluyla suç işlendiğini, bunun basın özgürlüğü kisvesi altında ele alındığını aktardı. Işık, “Manipülasyon ve haber verme ikisi farklı kavramlardır. Bu ikisi günümüzde birbirine karıştırılıyor. İnsanların düşünce hürriyeti, haber alma hürriyeti var ancak, basını kullanarak iftiralarda bulunma, terör örgütü propagandasında bulunmanın basın özgürlüğü ile alakası yok. Böyle bir durumda daha ağır cezalandırılır” ifadelerini kullandı. Avukat Faik Işık, “İktidara muhalif olacağım diye devleti hedef haline getirmek, politik itibara zarar vermek bunları basın özgürlüğü ile açıklayamayız. Paralel yapı medyası ise efendilerine bağlı plan program dahilinde yayın yapıyor, bunların yaptığı basın özgürlüğü falan değil. Gazeteci'nin fikri hür irfanı hür kişiler olması lazım çakallık yapanların değil”
Basın yayın kurulmlarının mevcut iktidarı eleştirerek muhalif tavır içinde bulunabileceğini anlatan Lacivert Dergi Genel Yayın Yönetmeni Meryem İlayda Atlas da Nokta Dergisi'nin kapağında 'Erdoğan ölümlerden zevk alıyor' mesajının verilmek istendiğini söyledi. Derginin salt Erdoğan düşmanlığı üzerinden yayın yaptığını hatırlatan Atlas, “Nokta'nın kapağında körü körüne Erdoğan düşmanlığı yapıldı. Bu uğurda ilkeler hiçe sayıldı. Adeta hakaret etmek için yayın yapıyorlar” diye konuştu. Nokta Dergisi'nin bozguncu bir yayın organına dönüştüğünü belirten Atlas, “Dergiler toplumu anlamaya ufkunu açmaya çalışır. Nokta ise birilerinin gazını almak, birilerine gaz vermek ve Erdoğan düşmanlığını körüklemek amacı güdüyor." ifadelerini kullandı, Atlas, “Dertleri yayıncılık olsa, bunu orijinal şekilde yaparlar. Kapakları bile İngiliz basınından çalıntı” dedi.
Emekli Cumhuriyet Savcısı Reşat Petek ise “Toplatma kararı, yasaya uygun bir adli işlemdir. Çünkü terör örgütünün propagandası yapmak ve bunu basın yayın aracılığıyla yapılması, cumhuriyet savcısı derhal bir karar vererek bunun dağıtımını ve yayılmasını engelleme yetkisi var. Basının vermiş olduğu resim ve haberlerde terör örgütünün propagandasını yapmak veya Cumhurbaşkanına hakaret de bugünlerde terör örgütünün eylemlerinin devam etmekte olduğu birlikte değerlendirerek karar verilmesi gerekir. Zaman, mekan ve günün konusu hepsi birlikte değerlendirilmeli. Bu propagandaya kim alet olursa terör örgütünün propagandasını yapmış oluyor. 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası gerektirir. Fazlalık artırma oluyor. Terör örgütünün cebir, şiddet, tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya överek sözlü propaganda yapıyorsa bir kişi suçtur ama bunu basın yayın ile yapıyorsa cezası yarı oranında artırılır. Basın özgürdür, hukuk devleti özgür basını korur. Ama özgür basın, aracı kılınmak suretiyle suç işleme imtiyazı kimsenin yoktur. Basın aracı kılınarak terör örgütüne yardım ve yataklık yapılırsa suçtur. Gazetecilere suç işleme ayrıcalığı ve hakkı verilmez” ifadelerini kullandı.
Hukukçular Derneği Denetim Kurulu Üyesi Avukat Şengül Karslı ise “TCK maddeleri doğrultusunda devleti küçük düşürücü, milletin milli ve manevi değerlerini küçümseyen, şehitlerimize ve devletin başı konumundaki Cumhurbaşkanına hakaret niteliği taşıyan bu kapağın basın özgürlüğü olarak kabulü gerek hukuksal açıdan gerek hakkaniyet ve vicdan nezdinden mümkün değildir.Bu kapak ortak geçmişimiz ve geleceğimizle, vatan uğruna canını feda etmiş şehitlerimizle dalga geçilmiştir. Bu bağlamda tüm şehit aileleri ve Müslümanlar aşağılanmıştır. Hiçbir şekilde düşünce ve ifade, basın özgürlüğüyle bağdaştırılamayacak olan bu girişimin amacı kutsal saydığımız değerlere saygısızlık aynı zamanda devlet başkanının şahsında Türkiye Cumhuriyeti devletini itibarsızlaştırmaktır. Hiç kimsenin ve hiçbir kurumun başkasının kutsal saydığı kavramlara ilişkin saygı duygusunu incitmeye hakkı olamaz" diye konuştu.
Medya Derneği Başkanı Ekrem Kızıltaş da Nokta Dergisi'nin, Türkiye'nin içinde bulunduğu ve terörle mücadele etmeye çalıştığı şu günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın arka planda şehit cenazeleri ile selfi yaparken bir fotoğrafını yayınlamasının aşağılık bir davranış olduğunu söyledi. Derginin kapak resminden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı değişik amaçla kullandığının apaçık anlaşıldığını vurgulayan Kızıltaş, "Türkiye'nin terörle mücadele ettiği bir dönemde güvenlik güçlerimizin, askerlerimizin, polislerimzin canla başla terörle mücadele etmeye çalıştığı bir dönemde ülkenin en ciddi destekçileri Cumhurbaşkanı ile başbakanımızdır. Camia olarak adete terörden beslenen ve terör olayları dolayısı ile adeta mutluymuş gibi gözüken birilerinin gerçekleri ters yüz ederek böyle bir kapak oluşturup propaganda yapmaya çalışmaları medya adına en azından aşağılık bir davranıştır" dedi. Kızıltaş, "Dünyanın diğer ülkeleri ve gelişmiş batı ülkeleri ile karşılaştırdığımızda kimsenin cesaret bile edemeyeceği fotoğrfların veya yazıların Türkiye'de cüretli bir şekilde kullanıldığına şahit oluyoruz. Doğru olmayan mantıkla bu tür yakıştırmalar yapanların Türkiye Cumlhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı olan bir kişiye yönelik saygı sınırlarını zorlayanlara karşı hukuki müeyideler uygulanmalı. Çarptıranlara dur denmelidir" şeklinde konuştu.
Kayseri'de sosyal medya hesabından “terör örgütü propagandası" yaptığı ileri sürülen F.A. gözaltına alındı. Sosyal medyadan terör örgütü PKK lehine propaganda yaptığı öne sürülen F.A, diğer sosyal medya kullanıcıları tarafından şikayet edildi. Şikayet üzerine çalışma başlatan Kayseri Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, F.A'yı gözaltına aldı. F.A, mahkemeye sevk edildi. F.A. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Yazdıkları haberlerle Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümeti hedef alan çarpıtılmış bilgilere yer veren aktifhaber.com, postmedya.com, rotahaber.com grihat.com ve yine paralel yapıyla organik bağı olmasa da da aynı eksende yayın yapan T24 gibi siteler, algı operasyonunda hep aynı yöntemi izliyor. Önce Twitter'da Sosyalpencere gibi operasyon hesaplar yalan bilgi yayıyor, ardından paralel yapının sözde haber siteleri harekete geçerek desteksiz ve çarpıtılmış bilgileri 'sosyal medyada konuşulanlara' göre diyerek haberleştiriyor. Bu sitelerin ardından bu kez yeniden sosyal medyaki operasyon hesapları ve Facebook grupları devreye girerek yalan ve çarpıtılmış bilgilerin mümkün olduğunca yayılmasını sağlıyor. Üçüncü aşamada ise, Fetullahçı Terör Örgütü'nün yayın organları olan Zaman, Bugün, Meydan ve Millet gazetelerinin internet siteleri devreye girip yalan bilgiyi haberleştiriyor. Sondan bir önceki aşamada Sözcü, Cumhuriyet, Taraf gibi gazetelerin yanı sıra Doğan Grubu gazeteleri önce internet sitelerinde ardından basılı nüshalarında bu çarpıtılmış bilgilere yer veriyor. Son aşamada ise paralel yapının gazeteleri tekrar sahneye çıkıp bu kez Cumhuriyet' gibi gazeteleri kaynak göstererek haberi gerçekmiş gibi yayınlıyor.
Hükümeti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan çarpıtılmış haberlerde kullanılan sosyal medya kullanıcılarının büyük bölümü, paralel yapı tarafından oluşturulmuş ve açıkça Fetullahçı Terör Örgütü propagandası yapan, Sosyal Pencere isimli operasyon hesabının açtığı etiketlere destek veren sahte hesaplar. Bu hesapların çoğunlukla Pelin Patu, İlber Ortaylı gibi tanınmış isimler adına açılmış sahte hesaplar olmasının yanı sıra Atatürkçü ve ülkücü gibi görünen hesaplar olmaları dikkat çekiyor. Bu hesaplarla yalan ve algı operasyonlarıyla yayılan bilgilerin farklı kesimlere ulaştırılması sağlanıyor.
Önceki akşam Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarını çarpıtarak algı operasyonunu ilk başlatan Paralel Yapının internet haber sitesi Aktifhaber.com oldu. A Haber'de canlı yayında soruları cevaplayan Erdoğan, seçimlerle ilgili açıklamalar yaptığı sırada, spikerin sorusu üzerine yeni Türkiye ve istikrar vurgusu yaptı. Erdoğan'ın canlı yayında yapmış olduğu '400 vekil' açıklamasını çarpıtan Doğan medyası ve Parayle Yapı, söz konusu demeci Dağlıca'daki saldırıya cevap olarak verilmiş gibi sundu. Zaman Gazetesi'nin internet sitesinde yer alan haberin metninde ve başlığında, Erdoğan'ın Dağlıca'daki çatışmada çok sayıda askerin şehit olmasına ilişkin sözü ile daha sonra başka bir konu üzerine yaptığı 400 vekil açıklaması aynı cümlede verildi. Sanki Erdoğan, 400 milletvekiliyle ilgili kurduğu cümleyi, Dağlıca'daki şehit açıklamasıyla birlikte söylemiş gibi gösterildi. Gazetenin internet sitesinde, Erdoğan'ın videosu da yer aldı. Ancak videoda, Erdoğan'ın sadece 400 vekil sözü kırpılarak yayınlandı.
PKK'ya yakın sosyal medya hesaplarının Dağlıca'daki şehit sayısını 37 gösteren açıklamaları da yine paralel hesaplar tarafından gerçekmiş gibi sunuldu.
Nokta Dergisi'nin Genel Yayın Yönetmeni Cevheri Güven, Fetullahçı Terör Örgütü FETÖ'nün elindeki “Emniyet İstihbarat”ın kumpaslarının yayın organı gibi çalışan Aktifhaber sitesinin kurucusu olarak biliniyor. Fetullahçı Terör Örgütü mensuplarının görev yaptığı dönemde “Emniyet istihbarat”ın yayın organı gibi çalışan Aktifhaber, tüm illegal kumpas belgeleri ve kasetlerinin yayınlandığı adres olmuştu. 2007 yılında Nokta Dergisi Ankara Temsilciliği görevini yürüten Güven, Fetullahçı Terör Örgütü yapılanmasının tüm gazetelerin haber merkezlerine kendi adamlarını sinsice yerleştirerek Emniylet'in kumpaslarına zemin hazırladığı dönemde bir ulusal gazetenin Ankara Haber Müdürü olmayı başarmıştı. Medyaya Fetullahçı Terör Örgütü'nün kumpaslarının ürünü olan sahte belgeleri servis eden kişi olarak bilinen Cevheri Güven, tam da yaptığı göreve uygun olarak Fetullahçı Terör Örgütü'nün kaset kumpasları konusundaki uzmanlığını siyasetçilere kurulan kaset kumpaslarını anlattığı Bal Tuzağı isimli bir kitap yazarak göstermişti. Oda Tv baskını gibi pek çok operasyonda pek çok gazeteciyi de “yargısız infaz” ile mağdur eden Güven, Fetullahçı Terör Örgütü'nün Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelik paralel kumpaslarının da merkezinde yer aldı. Yaptığı ve servis ettiği haberlerle pek çok askeri mağdur ederken yuvalarını yıktı. TSK mensupları arasında söz konusu kumpaslar nedeniyle intihar edenler oldu. Taraf, Cumhuriyet, Hürriyet, Sözcü, Milli Gazete ve Birgün gibi gazetelere Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aleyhindeki haber servislerini de yine bu paralel tetikçinin yaptığı iddia ediliyor. Güven'e son olarak Nokta dergisini çıkarma görevi verilmiş, Mayıs ayında ilk sayısını çıkarmıştı.
br>
----------------------------------------------------------------------------------------