TBMM Başkanı Mustafa Şentop, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle basın mensuplarıyla bir araya geldi. Şentop, "Türkiye gerek bölgesinde gerek dünyada bu süreçlerde dinamik politikalar üreterek, oyun kurarak ilerlemeye çalışıyor. Türkiye bölgemizde ve dünyada barışın sağlanması, milletimizin çıkarlarının korunması yönünde hedeflerini ortaya koyuyor. Oyun kuruyor ve bunun başarılı olması için elinden gelen gayreti gösteriyor" dedi.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla İstanbul'da görev yapan basın mensuplarıyla Filizi Köşk'te bir araya geldi.
Basın mensuplarının Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutlayan Şentop, bugünün 212 sayılı Kanun'un Resmi Gazete'de yayımlanmasının 59. yıl dönümü olduğunu anımsatarak, o dönemde 9 gazetenin, bu kanunla gazetecilerin haklarını korumak için getirilen düzenlemelere karşı çıkan bir bildiri yayımladıklarını anlattı.
Demokrasi, insan hakları, ifade ve basın hürriyeti bağlamında bakıldığında olumsuz gelişmelerin tüm dünyada olduğunu belirten Şentop, konuşmasını şöyle sürdürdü:
- "İfade hürriyeti, demokrasi, basın hürriyeti bağlamında bir boyut itibariyle bir açıdan bakıldığında olumsuz gibi görülecek gelişmeler bütün dünyada var. Demokrasi ataklarının tabiri caizse eğilimlerinin bir düz çizgi olarak olmadığını düşünen siyaset bilimciler var. Bunların dönem dönem yükseliş kaydeden dalgalar şeklinde geldiğini düşünenler var. Mesela 1945'ten sonra bir demokrasi dalgası var. 1980'lerden sonra bir demokrasi dalgası var. Ama bunlar sürekli artarak devam eden dalgalar şeklinde değil. Bugün de Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere Avrupa ülkeleri de dahil ifade hürriyeti, basın hürriyeti bakımından mesela bundan 10 yıl öncesine göre daha iyi bir durumda olduğumuzu söyleyemeyiz. Bunun dünyadaki şartlarla ve konjonktürle de ilgisi var. Özgürlük, güvenlik dengesi var. Zaman zaman bunun etkilediği bir tablo oluyor siyaset ve hukuk alanında. Türkiye'yle ilgili değerlendirmeleri yaparken ülkemizi sadece kendi başına, uzayda, özel bir yere sahip müstakil bir varlık olarak değil, bu dünyanın şartları içerisinde değerlendirmek lazım. Muhakkak dünyada da Türkiye'de de bu anlamda demokrasi, basın ve ifade hürriyetinin alanının genişlemesi için gerekli adımları atmak mecburiyetindeyiz."
TBMM Başkanı Şentop, artık gazetelerin çok fazla okunmadığını, vatandaşların gündemi ve haberleri dijital medyadan ve sosyal medyadaki bireyselleştirilmiş haber kanallarından takip ettiğini, medyanın bir değişim içerisinde olduğunu dile getirdi.
Her anlamda önemli bir değişimin olduğu bir süreçten geçildiğini, Birleşmiş Milletler (BM) başta olmak üzere barışı tesis etmek üzere kurulan kuruluşların etkisizliğinin daha fazla görüldüğünü belirten Şentop, "Libya'da BM'nin sesi duyulmuyor. Irak'ta yaşanan İranlı general Kasım Süleymani'nin bir suikastle ABD tarafından öldürülmesi üzerine BM'den hiçbir ses duymadık, sesi duyulamayacak hale geldi. Bunların uluslararası hukukun ne dediğini söyleyen kuruluşlar olması gerekiyor ama bir etkisizleşme var. Çünkü o paradigma değişti. Bu kuruluşları var eden siyaset ve hukuk anlayışı uluslararası anlamda değişti. Şimdi yenilerinin yeni anlayışlarla kurulması dönemine girdik, bunun arayışları var." değerlendirmesini yaptı.
Statik dönemde olduğu gibi devletler arasında uzun süreli ve her konuyu kapsayan mutabakatların söz konusu olmadığına işaret eden Şentop, bu anlamda çatışmaların da ittifakların da geçici, konjonktürel ve kısa süreli değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Dinamik bir süreçten geçildiğine dikkati çeken Şentop, "Türkiye gerek bölgesinde gerek dünyada bu süreçlerde dinamik politikalar üreterek, oyun kurarak ilerlemeye çalışıyor. Dünyada oyun kurabilen ve oyun kuramayan, başka devletlerin oyununun aktörü olan devletler var. Türkiye oyun kurabilenler arasında. Türkiye bölgemizde ve dünyada barışın sağlanması, milletimizin çıkarlarının korunması yönünde hedeflerini ortaya koyuyor. Oyun kuruyor ve bunun başarılı olması için elinden gelen gayreti gösteriyor." dedi.
Şentop, yeni kurulacak dünya düzeni içinde etkili aktör olmak isteyen ülkelerin pozisyon belirleme mücadelesinin süreceğini anlattı.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, konuşmasının ardından basın mensuplarının, "dijital medyada çalışan gazetecilere Basın Kartı verilmemesi", "iş bulamadıkları için mesleklerini yapamayan ya da çok zor şartlarda yapmak zorunda olan gazetecilerin durumları", "kıdem tazminatlarının 26 günden hesaplanması", "Basın Kartı'nın Marmaray'da kullanılamaması", "gazetecilerin itibarlarının korunması" ve "okullarda medya okuryazarlığı derslerinin verilmesi"ne ilişkin sorunlarını ve önerilerini dinledi, gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Şentop, dijital medyada çalışan gazetecilere basın kartı verilmediğinin hatırlatılması üzerine, "Hukuk genellikle bu tür gelişmelerin biraz arkasından gider. Çünkü başında öngörebilmeniz lazım nasıl gelişeceğini, bunu tahmin edemiyorsunuz. Belli kriterler dahilinde düzenlemek lazım." ifadelerini kullandı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, FETÖ ile mücadeleye ilişkin, "Bugüne kadar sekiz ayağın yedisinde önemli mesafelerin alındığı ve örgüte büyük darbe vurulduğu izahtan varestedir. Bununla birlikte FETÖ'nün siyasi ayağına ilişkin bu düzeyde bir mücadele yapıldığı ve sonuç alındığı söylenemeyecektir. Devleti bu çeteden arındırırken, siyaset kurumunun da bu illetten temizlenmesi elzemdir." şeklindeki sözlerinin anımsatılması üzerine Şentop, şunları kaydetti:
- "FETÖ'yle mücadele konusu hepimizin üzerinde hassasiyetle durduğu bir konu. Sayın Bahçeli'nin de çok yakından takip ettiğini o röportajında görüyoruz. Bu örgüt, yürütülen mücadele karşısında kendine göre birtakım değişiklikler, yeni duruma göre yeni şekillenmeler içerisine girerek varlığını bir şekilde sürdürmeye çalışıyor. Sadece Türkiye'de de yok. Yabancı misafirlere bu konuyla ikazda bulunurken, 'Türkiye'nin buna ihtiyacı var, onun için bir şeyler yapalım diye düşünmeyin. Bu sizin için de bir tehdittir.' diyoruz. Türkiye bu örgütün ilk sırada tehdit ettiği ülke ama faaliyet gösterdiği bütün ülkeler bakımından bir tehdit.
Bazı ülkelerde siyasette, bürokraside değişim süreçleri oluyor. Böyle süreçler onlar bakımından bulunmaz bir fırsat. Zaman zaman bu tür yerlerde başlarını yeniden çıkarmaya çalıştıklarını görüyoruz. Yakın zamanda ziyaret ettiğim ülkede böyle bir durum var ve yeni ortaya çıkan durumlarla ilgili kendilerini ikaz ettim. Faydalı ve etkili oldu. Türkiye'ye gittiğimde FETÖ'cü hesaplardan oğlum üzerinden bana saldırılar oldu. Hesaplar yeni açılmış. Bunlarla ilgili şikayet üzerine çalışmalar yapılıyor. Hatta bir siyasetçi de bir yakın arkadaşına işe soktukları birisinin hesap açması ve oradan benim aleyhime tweet attırılmasını söylemiş. Bunlarla ilgili hukuki takipleri yaptırıyoruz."
"FETÖ'nün bütün ayaklarını şüphesiz yargı soruşturuyor. Siyasetle ilgili süreci de yargı yürütüyor. Bugüne kadar birtakım tespitleri oldu, yargılamalar, mahkum olanlar, davaları devam edenler var. Yeni ortaya çıkan veya çıkacak olanlar var. FETÖ yapılanması 1960'lardan itibaren faaliyete başlamış. Türkiye'de darbe sonrası devlet yapılanmasında ikili bir yapı olarak ortaya çıkıyor. Seçimle oluşan ve seçime ihtiyacı olmayan 'bürokratik oligarşi' dediğimiz iktidar alanları var. Geriye döndüğümüzde anlaşılıyor ki FETÖ, 'Asker ve sivil bürokrasiyi ele geçirirsek o zaman Türkiye'yi gerçekten yönetiriz.' anlayışıyla yola çıkan bir hareket. Bu hareket 1980'lerden itibaren Türk Silahlı Kuvvetleri ve askeri yargı içerisinde örgütlenmeye başlamış, buralarda kritik noktaları tutmaya başlamış. Kritik noktalarda bürokrasi içerisinde örgütlenmeyi hedeflemişler. Onların anlayışına göre gerçek iktidar siyasi iktidar değil, bürokratik iktidar. 'Yargıda, TSK'da, emniyette, yargıda bu kadar var, siyasette de bu kadar olması lazım.' yaklaşımını doğru bulmuyorum. Siyasette bu kadar olmaz, çünkü siyaset onların örgütlenmek için hedefledikleri bir yer değil. Yargının, siyasetle ilgili de hem önceki dönemlerde hem de darbe teşebbüsü sonrası planları bakımından da gereken soruşturmaları yapacağına inanıyorum."
Genel af yasasının Meclis gündemine gelmesinin beklenmesi ve ceza indirimine ilişkin soruya Şentop, "Af değil o, infazla değişiklikler düşünülüyordu. Çalışma devam ediyor. Bu süreçte MHP'den bir arkadaşımızın verdiği teklif vardı. Sayın Bahçeli o teklifin askıya alınması gerektiğini ifade etmişti. Bu konu üzerinde biraz daha çalışılacak." yanıtını verdi.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, programa katılan basın mensuplarıyla 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü anısına pasta kesti, hatıra fotoğrafı çektirdi.