251 kişinin katledildiği ihanete “kontrollü darbe” diyen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz gecesinin en şaibeli ismi. Listenin ikinci sırasında ise ’15 Temmuz’da başbakan olacağını’ söyleyen Meral Akşener var... Türk milletinin vekaletine talip olan iki isim de katliamları ayağında terlikle televizyondan izledi.
15 Temmuz, hem Türk milleti, hem de siyasetçiler ve devlet adamları için büyük bir test oldu. Millet canını ve kanını ortaya koyarak, tanklara karşı vücudunu siper ederek vatanına, demokrasiye ve iradesine sahip çıktı. Peki Türkiye’de millete vekalet etmeye aday olan siyasetçiler o gece ne yapıyordu? Kim milletinin yanında, kim gaflet uykusundaydı?
2010 yılında katıldığı bir radyo programında "Şu anda söylüyorum kim darbe girişiminde bulunacaksa o tankın önüne ben çıkacağım" diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, o gecenin en şaibeli ismi oldu. Kamera kayıtları ve şahitlerin anlatımları şaibeyi daha da güçlendirdi.
Kılıçdaroğlu'nun darbe gecesi görüntülerine göre 15 Temmuz darbe girişiminde saat 23.00 sularında bir çok tank ve askeri araç Atatürk Havalimanı'nın çeşitli noktalarını tuttu. Darbeci askerler VIP nizamiyesi önüne de saat 23.13 civarında intikal etti.
İki tank giriş ve çıkışları kapattı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise 21.50'de Ankara'dan İstanbul'a doğru yola çıkmıştı. Kılıçdaroğlu'nun uçağı saat 23.00 sularında Atatürk Havalimanı'na indi. CHP Genel Başkanı'nın VIP binasına girişi ise 23.17'de gerçekleşti. Hemen çıkışa yönelen Kılıçdaroğlu birden yanındakilerce durduruldu. Yakın koruması bir şeyler anlattıktan sonra Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler dışarı çıkmaktan vazgeçti. Hep birlikte 23.18'de VIP toplantı salonuna geçen CHP heyeti burada bir süre bekledi.
Bu anlarda iki tank VIP nizamiyesi önünde bekliyordu. Tankların yanına 'çakar'lı bir araç yaklaştı. Askerlerle bir diyalog yaşandı ve iki tank bir anda çalıştı. 23.23'te iki tank VIP nizamiyesini terk etmek üzere hareket etti. Saat 23.29'da ise VIP salonundaki CHP Genel Başkanı ve beraberindekiler hareketlendi. Tankların ayrılmasından sadece 6 dakika sonra Kemal Kılıçdaroğlu VIP'ten çıkış yaptı.
O anda olay yerinde bulunan Başbakan Başdanışmanı Abdulkadir Özkan, "Kemal Kılıçdaroğlu VIP'e girdikten sonra çıkar gibi yaptı ve birden karar değiştirip VIP toplantı salonuna geçti. Ben de oradaydım. Korumaları çok telaşlıydı. Yoğun telefon trafiği yapıyorlardı. 10-15 dakika bekledikten sonra korumaların bir işareti üzerine aniden hareketlendiler. Bir yerden haber gelmiş gibiydi" dedi.
Kılıçdaroğlu’nun havalimanından sondaki serüveni de oldukça tuhaf. CHP lideri havalimanında kendisini karşılamaya gelen Bakırköy Belediyesi Başkanı Bülent Kerimoğlu'nun Yeşilyurt’taki evine geçti. Ayaklarına ev terliklerini giyen CHP Genel Başkanı, darbe girişimini uzaktan, televizyondan izledi.
Kılıçdaroğlu, saatler içerisinde halk hainleri derdest edince, darbenin bertaraf edildiği iyice kesinleşince, gece yarısından sonra basın mensuplarına yazılı bir açıklama geçti: Bu ülke darbelerden çok çekmiştir. Aynı sıkıntıların yeniden yaşanmasını istemiyoruz…
Darbe girişiminin ertesi sabahı ise Ankara’ya gitmenin yollarını arayan Kılıçdaroğlu, havayolu kapalı olduğu için karayolunu kullanmak zorunda kaldı. Bakırköy’den bir tekne ile Pendik’e geçen Kılıçdaroğlu, buradan da kara yolu ile Ankara’ya geçti.
O gece yaptığı görüşmeler sır olarak kalsa da CHP liderinin 251 kişinin şehit olduğu darbe girişimi için ‘kontrollü darbe’ ifadelerini kullanması o gece akıllarda oluşan soru işaretlerini daha da artırdı.
O gecenin ikinci şaibeli ismi ise şimdilerde kurduğu İYİ Parti ile Cumhurbaşkanlığına aday olan Meral Akşener oldu. Darbeden kısa bir süre önce ‘Yurta sulh, cihanda sulh’ söylemini dikkat çekici sıklıkta kullanan, 15 Temmuz’da Başbakan olacağını söyleyen Meral Akşener.
FETÖ’cü yargıçların aldığı kurultay kararları ile MHP’yi ele geçirmeye çalışan Akşener, o gece kayıplardaydı. Ne sokakta gören oldu, ne de iki satır açıklamasını duyan. Ancak kısa bir süre önce Akşener’in o gece nerede olduğu ortaya çıktı. Akşener bizzat kendisi o gece can pazarına dönen köprüye 1 kilometre uzaklıktaki evinde oturduğunu söyledi.
Akşener darbe sonrasında bir gazeteye verdiği röportajda “Diğer misafirimiz gitmek için bir tekne istedi. Biz onu sahile kadar indirdik. İnsanlar ellerinde bayraklarla neşeli şekilde köprüye çıkıyordu. Eve geldik, öğrendik” ifadelerini kullandı.. Akşener’in, köprü üzerinde kadınlar, yaşlılar dahi darbecilerin tanklarına karşı dururken, tank ve makineli tüfek atışıyla şehit olurken eve gitmeyi tercih etmesi, köprüye giden insanların neşeyle gittiğini ifadesi etmesi eleştiri konusu oldu.
Akşener, “Darbe gecesi neden dışarı çıkmadınız?” sorularına ise kendisi hakkında yapılan “Darbenin Başbakanı” olacaktı haberlerini gösterdi. Ancak söz konusu haberlerin yayınlanma zamanı ile darbe girişiminin yaşandığı saatlerin birbiriyle ilişkili olmadığı biliyor.
16 Temmuz 2016 darbe girişiminin ertesi sabahı, darbenin bastırıldığının netleştiği anlarda, Meral Akşener’in evinin önündeki koruma polislerinin bulunduğu kulübenin yanında bir kişinin bazı kağıtları yaktığı görüntüler yayınlanmıştı. Yakılan kağıtların ne olduğu halen merak konusu.