Mart ayında 10. yılını dolduracak Suriye krizine siyasi çözüm yeni yılda da Türkiye’nin dış politikadaki önemli başlıklarından biri. Mart 2011’de patlak veren ve on binlerce kişinin ölümüne, milyonlarca kişinin zorunlu göçüne sahne olan Suriye’de, Türkiye kalıcı barış ve istikrarın temin edilmesinde ve evrensel demokratik değerlerin yaygınlaşmasında aktif tutumunu sürdürecek.
Mart ayında 10. yılını dolduracak Suriye krizine siyasi çözüm yeni yılda da Türkiye’nin dış politikadaki önemli başlıklarından biri.
Mart 2011’de patlak veren ve on binlerce kişinin ölümüne, milyonlarca kişinin zorunlu göçüne sahne olan Suriye’de, Türkiye kalıcı barış ve istikrarın temin edilmesinde ve evrensel demokratik değerlerin yaygınlaşmasında aktif tutumunu sürdürecek.
Suriye ihtilafına kalıcı çözüm bulunmasına yönelik çabalar kapsamında, 2017 Ocak ayında başlatılan
Astana süreci kapsamında garantör ülkeler Türkiye, Rusya ve İran arasında iş birliğinin sürdürülmesine devam edilecek. Bu kapsamda üç ülkenin liderinin bir araya gelmesi de planlanıyor
.
ANAYASA ÇALIŞMALARINA KATKI
Suriye’de siyasi çözümün yol haritasının belirlenmesi ve BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı ışığında kuruluşu tamamlanan ve çalışmalarına başlayan ‘anayasa komitesi’ tarafından siyasi sürecin ilerletilmesi konusunda da Türkiye katkı vermeyi sürdürecek.
Türkiye masada olduğu kadar sahada da huzurun sağlanması için adımlarını sürdürecek. İdlib’te rejimin ihlallerinin önlenerek nispi sükunet ortamının muhafazasına yönelik çabaların yoğunlaştırılması da hedefleniyor.
BM’nin özellikle kuzeybatı Suriye’ye yönelik insani yardım operasyonlarının kolaylaştırılması ve desteklenmesi yönünde ülkemizin oynadığı rolün devamı için çalışmalar sürdürülecek.
#Suriye
#Çözüm
#Diplomatik çaba