Cumhurbaşkanı Erdoğan'a suikast girişimi davasında savcı, mütaalasını açıkladı. Savcı suikast timine 6'şar kez müebbet hapis cezası istedi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve 2 polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin 3'ü firari, 44'ü tutuklu 47 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu'nda görülen davanın ikinci duruşmasının beşinci gününde, davanın savcısı Ali Cenk Düzgün, toplanan delillerin yeterince açıklığa kavuştuğunu belirterek, esas hakkındaki mütalaasını sunmak istediğini söyledi.
Bir örneğini dava dosyasına sunduğu mütalaasını okuyan savcı Düzgün, aralarında suikast girişimini planlamak ve yönetmekle suçlanan eski Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş, Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığında FETÖ'nün "üs imamı" olarak anılan "Paşa" lakaplı eski Başçavuş Zekeriya Kuzu, operasyona katılan Özel Kuvvetler ekibine liderlik eden eski Binbaşı Şükrü Seymen ve Muhabere Arama Kurtarma (MAK) timini yöneten eski Binbaşı Taner Berber'in de bulunduğu 43 sanık hakkında 6'şar kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesini talep etti.
Savcı Düzgün, davanın bir numaralı sanığı firari Fetullah Gülen ile diğer firari sanıklar Taarruz Helikopter Tabur Komutanı Yarbay Özcan Karacan ve Özel Kuvvetler'de görevli Yüzbaşı Burkay Karatepe'nin bütün aramalara rağmen bulunamamasının mahkemenin karar verme sürecini uzatacağını ifade etti. Düzgün, söz konusu gerekçeyle bu üç sanığın dosyasının davadan ayrılmasını istedi.
Düzgün, mütalaasında, Sönmezateş'in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yerini öğrenmek için telefonla görüşme yaptığını öne sürdüğü "Yarbay Hüseyin" olduğu gerekçesiyle tutuklanan eski Yarbay Hüseyin Yılmaz'ın da tahliyesini talep etti.
Sanık avukatlarından bazıları, savcının mütalaasını erken vermesine izin verilmesinin yasaya ve adil yargılama ilkesine aykırı olduğunu iddia ederek reddihakim talebinde bulundu.
Reddihakim talebi değerlendirilmek üzere duruşmaya ara verildi.
Yeniden başlayan duruşmada Baştoğ'un koltuğuna geçen kıdemli hakim Sercan Gözüm, delillerin tartışılması safhasında yasal söz sırası kendisindeyken cumhuriyet savcısının, toplanan delillere karşı görüşlerini bildirdikten sonra kovuşturmanın genişletilmesi yönünde talebi olmadığına dikkati çekti. Gözüm, dosyanın esası hakkında mütalaasını sunması işleminde mahkeme başkanının savcıya söz vermesinin, tarafsızlığını şüpheye düşürecek bir durum teşkil etmediğini kaydetti.
Gözüm, "Hakim Baştoğ'un tarafsızlığını şüpheye düşürecek somut bir olay veya sebebin bulunmadığı anlaşılmakla hakimin reddine yönelik talebin reddine karar verilmiştir." dedi.
Mahkeme, heyetin teşkili için duruşmaya yeniden ara verdi.