Soruşturma ihbardan önce

Yargı ve emniyetteki uzantılarını kullanarak 17-25 Aralık darbe girişimiyle meşru hükümeti devirmeyi amaçlayan Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), emniyet içerisindeki kriptolu elemanlarını kullanarak Polis Akademisi'ni hedef aldığı soruşturmanın detayları ortaya çıktı. İsimsiz ve imzasız ihbar mektupları üzerinden Akademi ile ilgili “gizli" bir soruşturma başlatan FETÖ'nün emniyet teşkilatında paralel yapılanma ile mücadele eden ekibi tasfiye etmeyi amaçladığı kumpas soruşturmasıyla ilgili önemli ayrıntılara ulaşıldı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında yapılan incelemede, isimsiz ve imzasız ihbar mektuplarının Batıkent'teki bir PTT şubesinden Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Dairesi Başkanlığı, Personel Dairesi Başkanlığı ve İstihbarat Dairesi Başkanlığı ile Ankara Valiliği'ne gönderildiği tespit edildi. İhbar mektupları postaya 10 Eylül 2015'te verilirken, bir ihbar mektubunun da üst düzey bir emniyet yetkilisinin posta kutusuna elden bırakıldığı belirlendi.

Yapılan incelemede, ihbar mektuplarını hazırlayan kişinin aktif görevde bulunan bir emniyet personeli olduğu öğrenildi. Ancak ihbar mektuplarının iki ayrı kişi tarafından gönderildiği süsü verilmeye çalışıldığı belirlendi. İki postanın gönderen kısmına 'Fatma Çalışkan', diğer ikisine ise 'Ali Demir' ismi yazıldı. Yapılan araştırmada ihbar mektuplarını hazırlayan kişinin ne Fatma Çalışkan ne de Ali Demir olduğu, söz konusu isimlerin de gerçek kişiler olmadığı ortaya çıkarıldı.

Polis Akademisi yönetimiyle ilgili çeşitli iddialara yer verilen ihbar mektubu, 17 Eylül'de Belge Şube Müdürlüğü'ne geldi. İsimsiz ve imzasız ihbar mektuplarının geçersiz sayılması gerekirken Polis Akademisi yönetimiyle ilgili çeşitli iddialara yer verilen ihbar mektubu işleme kondu. Ancak ihbar mektubunda yer alan iddialarla ilgili soruşturmanın daha önceden başlatıldığı ortaya çıktı. Yapılan incelemede, 'gizli' soruşturmanın 16 Eylül'de yani ihbar mektubu gelmeden bir gün önce başlatıldığı belirlendi. Henüz ihbar mektubu bile gelmeden alelacele soruşturma izninin verilmesi dikkat çekici bulundu.

Müfettişlerin usule ve hukuka aykırı olarak başlattığı soruşturma dosyasının ilk sırasında ise Polis Akademisi Başkanı Yılmaz Çolak'ın olduğu öğrenildi. Bu arada, soruşturma kapsamında görevlendirilen müfettişlerin, Akademi'deki akademisyenleri ve memurları da sorguladığı kaydedildi. Son derece “gizli" olarak yürütülen soruşturmada rol alan müfettişlerin, sorguladıkları kişilere gerek kendisinin gerekse Akademi yönetiminin ailesiyle ilgili sorular yönelttiği öğrenildi.