İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesince verilen bu karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince de hukuka uygun bulunmuştu.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, sanıklardan Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak'ın eyleminin "Anayasa'yı ihlal suçunu" değil, "FETÖ'ye bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçunu oluşturduğuna karar verdi.
Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak'la ilgili bozma gerekçesinde, bu sanıkların "Anayasa'yı ihlal" suçuna fail olarak iştirak ettiklerinin kanıtlanamadığı belirtildi.
Gerekçede, Ahmet Altan ve Ilıcak'ın FETÖ/PDY'nin hiyerarşik yapısına organik bağla bağlı olup, süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk içeren faaliyetleri nedeniyle bu örgütün üyesi oldukları yönünde iddia ve kabul bulunmayan dosyada, buna dair herhangi bir delilin de olmadığı aktarıldı.
Ahmet Altan ve Ilıcak'la ilgili gerekçede, şunlar kaydedildi:
Anayasa Mahkemesi kararı uyarınca daha önce tahliye edilen Mehmet Altan hakkındaki karar ise yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığından beraatine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozuldu.
Mehmet Altan'la ilgili gerekçede, Altan'ın bireysel başvurusu üzerine, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından verilen kararlara atıf yapıldı.
Gerekçede, Altan'ın ikametinde "F serisi 1 dolar" bulundurmasının, örgüt liderinin talimatıyla işlem yapıldığı tespit edilemeyen örgüte ait Bank Asya nezdindeki hesap hareketlerinin ve ByLock üzerinden görüşen üçüncü şahısların mesaj içeriklerinde adının geçmesinin mesaj içerikleri de gözetildiğinde "silahlı terör örgütüne üye olma, örgüt adına suç işleme, hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte örgüte yardım" suçlarının işlendiğine dair yeterli ve inandırıcı delil niteliği taşımadığı da gözetilerek, sanığın ispat edilemeyen suçlardan beraatine karar verilmesi gerektiği kaydedildi.
Aynı davada yargılanan ve "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan diğer sanıklar Şükrü Tuğrul Özşengül, Fevzi Yazıcı ve Yakup Şimşek hakkındaki karar da bozuldu. Bu sanıkların eylemlerinin, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçunu değil, "silahlı terör örgütü üyeliği" suçunu oluşturduğuna karar verildi.
Daire, tutuklu sanıklar Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak, Şükrü Tuğrul Özşengül, Fevzi Yazıcı ve Yakup Şimşek'in tahliye taleplerini de reddetti.
İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16 Şubat 2018'de açıkladığı kararında, sanıklar Ahmet Altan, Mehmet Altan, Nazlı Ilıcak'ın da aralarında bulunduğu 6 sanığı, "cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar vermişti.
Sanıklar, yerel mahkemenin kararını açıklamasının ardından İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine itirazda bulunmuştu.
Bu kararın da temyiz edilmesi üzerine, dosya Yargıtaya gelmişti.