Son dakika haberine göre AB'nin Doğu Akdeniz ile ilgili sözlerine yönelik açıklamalarına Dışişleri Bakanlığı'ndan sert bir açıklama yapılarak, ''AB'yi Yunanistan'ın hukuka aykırı taleplerine destek olmamaya davet ediyoruz. Yunanistan’a verilen destek gerginliği artırıyor. AB’nin, ülkemizin yaptığı hidrokarbon faaliyetlerini eleştirmesi ve bunları durdurmamızı talep etmesi, haddine değildir'' denildi.
Doğu Akdeniz’de gerginliğin müsebbibi, maksimalist ve uluslararası hukuka aykırı eylem ve talepleriyle Yunanistan ve GKRY’dir. Ülkemizin ve Kıbrıs Türklerinin Doğu Akdeniz’deki meşru hak ve çıkarlarını yok saymaya çalışan bu ikiliye AB’nin birlik dayanışması bahanesiyle koşulsuz destek vermesi gerginliği daha da tırmandırmaktadır.
AB'NİN BU KONUDA YETKİSİ YOK!
- AB’nin ülkemizin kendi kıta sahanlığı içinde yaptığı hidrokarbon faaliyetlerini eleştirmesi ve bunları durdurmamızı talep etmesi haddine değildir. Zira AB Adalet Divanı’nın da teyit ettiği üzere AB’nin bu konuda bir yetkisi yoktur. Bu talep AB’nin hem kendi müktesebatına hem de uluslararası hukuka aykırıdır.
AB ve AB üyesi ülkeleri, birlik dayanışması bahanesiyle Yunanistan’ın uluslararası hukuka aykırı maksimalist taleplerine destek olmamaya davet ediyoruz.
Türkiye her zaman diyalog ve diplomasiye vurgu yaparken AB’nin yaptırım diline başvurması mevcut sorunların çözümüne yardımcı olmadığı gibi ülkemizin kararlılığını daha da artırmaktadır. Türkiye, karşısında kurulan tüm hukuksuz ittifaklara rağmen, kendisinin ve Kıbrıs Türkleri’nin çıkarlarını korumaya kararlılıkla devam edecektir.
Meseleye samimiyetle bir çözüm bulunması isteniyorsa, Yunanistan ve GKRY’nin bu durumun artık sürdürülemez olduğunu görmesi ve arkalarındakilerin yanlış hesaplarıyla hareket etmemeleri gerektiğini anlamaları lazımdır. Sonuç olarak, AB Doğu Akdeniz’de çözüm arzu ediyorsa tarafsız davranmalı ve dürüst bir arabulucu olmalıdır.