
İBB’ye yönelik 'yolsuzluk' soruşturması kapsamında gözaltına alınan Ekrem İmamoğlu hakimlik sorgusunun tamamlanmasının ardından mahkemece tutuklanarak Silivri’deki Marmara Cezaevi’ne getirildi. İBB Başkanı 'terör' soruşturması kapsamında ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 'kent uzlaşısı' soruşturmasında verilen 'adli kontrol' kararına itiraz edecek.
Emniyetteki işlemlerinin ardından Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne sevk edilen bazı şüphelilerin nöbetçi sulh ceza hakimliğindeki işlemleri tamamlandı.
İmamoğlu hakkında tutuklama kararı
Hakimlik, İBB Başkanı İmamoğlu'nun 'yolsuzluk' soruşturması kapsamında tutuklanmasına hükmetti. İmamoğlu 'terör' soruşturmasından ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Diğer şüphelilerin ise hakimlikteki işlemleri devam ediyor.

Hakim karşısına çıktı
İBB’ye yönelik yolsuzluk ve terör soruşturması kapsamında gözaltına alınan İmamoğlu nöbetçi sulh ceza hakimliğinde hakim karşısına çıktı. Tutuklanması talep edilen ve yaklaşık 2 saattir hakim karşısında olan Ekrem İmamoğlu'nun hakimlik sorgusu bitti.
Marmara Cezaevi’ne getirildi
İBB’ye yönelik 'yolsuzluk' soruşturması kapsamında hakimlik sorgusunun tamamlanmasının ardından mahkemece tutuklanan Ekrem İmamoğlu Resul Emrah Şahan ve Mehmet Murat Çalık, Marmara kapalı ceza infaz kurumuna teslim edildi.

İmamoğlu'na yönelik suçlamalar ne?
- Suç örgütü yöneticiliği ve üyeliği
- Rüşvet
- İrtikap (görevi kötüye kullanarak haksız kazanç sağlama)
- İhaleye fesat karıştırma
- Nitelikli dolandırıcılık
- Kişisel verileri hukuka aykırı şekilde ele geçirme
- PKK/KCK terör örgütüne yardım etme
- Soruşturmanın seyri ve İmamoğlu'nun hukuki durumu önümüzdeki günlerde netleşecek.

Sorgu için 34 savcı görevlendirildi
Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde dünden itibaren geniş güvenlik önlemleri alındı. Adliye çevresinde çok sayıda polis ve TOMA bulunuyor. Şüphelilerin sorgusu için 34 savcı görevlendirilmişti.
İmamoğlu'nun yolsuzluk soruşturmasındaki ifadesi
Öte yandan İmamoğlu'nun İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamındaki savcılık ifadesine de ulaşıldı.
Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu'nca ifadesi alınan İmamoğlu'nun savcıya yaklaşık 2,5 saat süreyle 2 sayfalık ifade verdiği öğrenildi.
İBB Başkanı ve Türkiye'de en fazla gündemde olan kişilerden olduğunu belirten İmamoğlu, "Hayatım halkın arasında geçiyor ve insanlarla ilgili en fazla güvendiğim şey, bir kere gördüğüm insanları tanımak ve hatırlamak üzeredir. Ancak listeli bir şekilde fotoğraf tablosunun önüme konularak, büyük bir bölümünün benimle çalışan, özel yaşamımda benimle ilişkili ve siyasi olarak yol arkadaşı olduğum belli insanların bana sorulmasını şahsıma uygun bir soru yöntemi olarak görmüyorum. Zaten fotoğrafta olan kişilerle ilişkilerim bellidir ve tespitlidir. Diğerleriyle ilgili tanımadığım insanları gözümle hatırladığım kadarıyla ifade ederek tanımaya çalışacak çaba içerisinde olacak bir kişi değilim" ifadesini kullandı.
Bana sormuş olduğunuz Sarıyer İlçesi Reşitpaşa Mahallesi'nde bulunan 624 ada, 175 parselde yer alan kamulaştırma ile ilgili tamamen belediyenin bölgeyi yeşil alan olarak halkın huzuruna sunması için yapılmış bir çalışmadır. Belediye olarak binlerce kamulaştırma işlemi yapılmıştır. Bu da onlardan sadece bir tanesidir. Yasemin Eroğuz tarafından satın alınan söz konusu yer her ne kadar MASAK raporunda 3 milyon matrahlı ve 250 bin lira kapora ödemesi şeklinde gözükmüşse de söz konusu arazinin alımı için Türkiye İş Bankası'ndan iki ayrı kredi kullanılmış olup, ödemeler kredi vasıtasıyla gerçekleşmiştir. Bu hususun tekrar araştırılmasını istiyoruz.
Soruşturmanın şüphelileri Emrah Bağdatlı, Adem Soytekin, Hüseyin Köksal ve Fatih Keleş gibi şahısların mal varlığıyla ilgili artışlar hakkında bilgisi olmadığını savunan İmamoğlu, savunasında şunları kaydetti:
- Kendi ticari hayatlarıdır. Bir kamu yöneticisi olarak, kamu ahlakına sahip olduğunu iddia eden bir kişi olarak en önemli hususun şeffaflık ve hesap verilebilirlik olduğunu çok iyi bilirim. Hayatım ile ilgili hiçbir hususun gizliliği olmamıştır. Hele hele kamu yöneticisi olduktan sonra gizlilik olamayacağını da bilen birisiyim. Ticaretimle ilgili, ailemle ilgili tüm hususlar, kamuoyunun önünde şeffaf bir biçimde sürmektedir. Üç nesildir ticaretin içinde olan bir insan ve dünyanın en büyük şehirlerinden birinin belediye başkanı olarak kamuda hesap sormanın ve hesap vermenin çoklu yöntemleri var iken 4 gün önce sabah 06.00'da yüzlerce polisle evden bir insanın alınması ve oluşan gündem ile Türkiye'ye büyük bedeller ödetilmesi, ilave olarak da insanların mutsuz ve huzursuz hale getirilmesi ve son olarak mübarek ramazan ayında kul hakkı yenmesi, benim ve milletimin çok ağrına gitmiştir. Üzülerek bir şehrin yollarının kapandığı, giriş-çıkışın denetlenir hale geldiği, koca ilçelerin tümüyle barikatlarla çevrili bir ortamın, benimle ilgili soruşturma süreçlerinin ve gözaltına alma eyleminin ne kadar yanlış olduğunun göstergesidir.
Doğru yöntemi tercih etmeyip namusuma, haysiyetime leke getirecek uygulamaları yapanların, raporları düzenleyenlerin Allah'ın verdiği ömür kadar mücadelemi hukuki zeminde sonuna kadar arayacağıma yemin ettim. Benim söyleyeceklerim bunlardan ibarettir.

İmamoğlu’nun polise verdiği terör suçlamasına karşı verdiği ifade
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik yürütülen soruşturma kapsamında İmamoğlu'nun terör suçlamasına karşı verdiği ifade ortaya çıktı.
İmamoğlu, "Terör örgütleri içerisinde aktif olarak faaliyet gösteren akrabanız veya yakınınız var mı?" sorusu üzerine, "Türkiye Cumhuriyet Devleti ve milleti aşığı bir kişiyim. Öyle bir ailede doğdum büyüdüm ben hiç kimse ile vatan sevgisi konusunda yarışmam. Çünkü her vatandaşı vatansever olarak kabul ederim. Ama bana göre milletini vatanını ve bayrağını benden çok seven yoktur. Bu sorunun ahlaksız ve kasıtlı olduğunu düşünüyorum" dedi.
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.
İlk yorumu siz yapın.