Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Birkaç gün içinde Fırat'ın doğusuna operasyon başlatacağız' açıklamasının ardından bölge top atışlarıyla yumuşatılırken, teröristler için stratejik önemdeki yerler 'şok hava baskınları'yla vuruldu. Bölgede ABD gölgesinde hareket eden üst düzey teröristlerin operasyonların ardından tedbir amaçlı olarak ABD üslerine yakın yerlere nakledildiği öğrenildi. Öte yandan ABD'nin, ÖSO içindeki bazı grupların liderlerine 'Türkiye'yle birlikte hareket etmeyin' çağrısında bulunduğu ortaya çıkı.
Türkiye'nin uzun süredir ısrarla vurguladığı 'Fırat'ın doğusunda bir oldu-bitti'ye izin verilmeyecek yaklaşımı, TSK birlikleri tarafından bölgeye yönelik operasyonların başlamasıyla yeni bir boyut kazandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Birkaç gün içinde gelebiliriz' açıklamasının ardından ilk olarak topçu birlikleri daha önceden belirlenen hedefleri vurdu.
Milli Savunma Bakanlığı ise, Sincar'a 'şok baskın' bir hava harekatı düzenlendiğini ve 30 hedefin vurulduğunu duyurdu. Söz konusu açıklamada, Karacak'ın ilk kez vurulduğu ve harekata 20'den fazla savaş uçağı, İHA iletanker uçağın katıldığı bilgisi de paylaşıldı.
Türkiye kararlılığını gösterdi
Türkiye'nin bölgede uzun süredir yaptığı saha istihbaratı neticesinde, Fırat'ın doğusunda bazı stratejik mevziler vurularak 'yumuşatma' çalışmaları başladı.
- Daha sonra TSK bu kez havadan bir operasyon düzenledi ve Irak'ın Fırat'ın doğusu için stratejik öneme sahip bölgesi vurularak teröristlerin silah-mühimmat geçiş noktaları hedef alındı.
- Harekatı bizzat operasyon noktasından takip eden Milli Savunma Bakanı Akar'ın, "Yeni hedefler için hazırlığımız tamam" açıklamasını, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "ABD temizlemezse Münbiç'e de gideriz" çıkışı izledi. Her iki söylem de Türkiye'nin bölgeye yönelik bakış açısındaki kararlılığın vurgulanması olarak algılandı.
Teröristler panikte
TSK unsurlarının bölgedeki faaliyetlerini artırmasının ardından, saha unsurlarından gelen istihbari bilgilerde de artış olduğu kaydedildi.
Bilindiği üzere ABD'nin Fırat'ın doğusunda 18 üssü bulunuyor. Yine aynı bölgede 5 Fransız üssü, ABD koalisyon askerleri, YPG-PKK'lı teröristler, DEAŞ unsurları ile başta ABD'li Black Water olmak üzere yabancı güvenlik şirketlerinin paralı askerlerinin olduğu biliniyor.
Sivillerin çıkışına izin verilmiyor
Türkiye'nin sivillerin zarar görmemesi konusunda sahip olduğunu üst düzey hassasiyeti gerek Fırat Kalkanı'nda gerek Zeytin Dalı Harekatı'nda gören terör unsurları, bu gerçekten yola çıkarak bölgedeki sivil halkın tahliyesini önlüyor.