
Cumhurbaşkanı Erdoğan, adliye önünde sol terör örgütlerinin sloganıyla polise saldıranların adaletin tecellisine engel olamayacağını söyledi. Erdoğan, “Tıpkı kırmızı kart gibi bu yeni sloganlarının da CHP’ye çok yakıştığını samimiyetle ifade ediyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin ana muhalefet partisinin DHKP-C’liler tarafından şehit edilen Cumhuriyet Savcısı’nın (Mehmet Selim Kiraz) ismini taşıyan adalet sarayının önünde elinde asker polis kanı olan marjinal sol örgütlerin sloganıyla (Ya hep beraber ya hiçbirimiz) polise saldırdığını gördüklerini dile getirdi. Erdoğan, Muradiye Spor Salonu’nda düzenlenen AK Parti Manisa 8. Olağan İl Kongresi’ne katıldı.
YÜZLERİ DAHİ KIZARMIYOR
BANKA SOYANLARIN SLOGANI
Ülke insanının CHP’ye bakarak bedavadan siyasi komedi izleme hakkına saygı duymak gerektiğini vurgulayan Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:
Aramışlar, taramışlar, dere tepe düz gitmişler, bula bula soyguncuların ve katillerin sloganını bulmuşlar. Banka soyanların sloganı on yıllar sonra belediyeleri soyanların sloganı haline dönüşmüş. Hani derler ya ‘cuk oturmuş’ diye. Bunların durumu da tam böyle. Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş. Tıpkı kırmızı kart gibi bu yeni sloganlarının da CHP’ye çok yakıştığını samimiyetle ifade ediyor, Sayın Özel ve şürekasını tebrik ediyoruz. Biz olsak kendilerine yine bu sloganı tavsiye ederdik. Biz hayırlı bir muhalefet diledikçe karşımızda neresinden tutsanız elimizde kalan işte böyle bir CHP buluyoruz. Ne diyelim belki de böylesi hayırlıdır.
NORMALLEŞMEYE FIRSAT VERMEDİLER
Ülkenin ve milletin meseleleri söz konusu olduğunda buluşabilecekleri, diyalog kurabilecekleri ortak bir zemini inşa etmeye çalıştıklarını kaydeden Erdoğan şunları söyledi: “Bundan da muradımız kutuplaşmayı azaltmak, siyasi iklimi yumuşatmak, CHP’nin normalleşmesine katkı sunmaktı. Ancak gerilimden beslenen ana muhalefet içindeki vesayet odakları buna tahammül edemedi. Bu rahatsızlıklarını da her fırsatta izhar ettiler. CHP’nin normalleşmesine ne yazık ki fırsat vermediler. Daha sonra eskisinden daha büyük bir savrulma yaşadılar.”
İzmir en perişan devrini yaşıyor
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Bir zamanlar medeniyet sembolü İzmir, tarihinin en karanlık, en bakımsız, en perişan devrini yaşıyor” dedi. Erdoğan, Halkapınar Spor Salonu’nda düzenlenen partisinin İzmir 8. Olağan İl Kongresi’nde konuştu. İzmir’e sahip çıkmanın bu şehre aşkla hizmet etmekle olacağını ifade eden Erdoğan, bugün yerel yönetimlerin ve şehrin temsilcilerinin çoğunun İzmir’e sahip çıkma azminde ve cehdinde olmadığını üzülerek gördüklerini söyledi.
HAVAYA BAKIP ISLIK ÇALIYORLAR
Erdoğan, “İzmir’in hemen tüm mahalleleri, caddeleri, sokakları, denizi perişan vaziyettedir. Tek işi vatandaşa hizmet etmek ve şehri yaşanılır kılmak olanlar maalesef vatandaşa hizmetten başka her işi yapıyor. Yağmur çiselese İzmir’i su basıyor. Umurlarında değil. Rüzgar kımıldasa İzmir yaşanmaz hale geliyor, havaya bakıp ıslık çalıyorlar. Altyapı deseniz zaten hiç mevcut değil ki üzerinde konuşasınız. Hülasaten, bir zamanlar medeniyet sembolü İzmir, tarihinin en karanlık, en bakımsız, en perişan devrini yaşıyor. Bu kötü gidişat, İzmir’in kaderi değildir” dedi.
EN PAHALI SU İZMİR’DE
Son 10 yılda yaşananların bile şehrin CHP’li yerel yöneticiler ve siyasetçiler tarafından nasıl bir garabet sarmalına sokulduğunu göstermeye yeterli olduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Körfezin temizlenmesinin asli sorumlusu, millete olan saygısından dolayı bu meseleye çözüm arayan bakanlığın toplantısına katılma lütfunda dahi bulunmazlar. Ülkenin en pahalı suyunu İzmirlilere içirirler. İlçelerine hizmet etmeleri için seçilen başkanlar, İstanbul’da siyasi ikbal peşinde koşarlar. Kötü yönetimden dolayı işçi maaşlarını ödeyemedikleri için temel hizmetler bile aksar. Kentsel dönüşüm projelerindeki dolandırıcılıkların arkasında kendi partililerinin silüeti belirir. Eski ve yeni başkanların kişisel kavgaları ayyuka çıkar. Hakaret suçundan yargılanan edepsizleri önce protokole alıp baş köşeye oturturlar sonra özür dilerler.”
Hiçbir hadiseye duyarsız kalamayız
- Erdoğan, Küresel ve bölgesel gelişmelerin hepsinin, ülkemizin bugünkü konumunu ve gelecekteki hedeflerini yakından ilgilendiren mahiyete sahip olduğunu vurguladı. Erdoğan şu hususlara dikkat çekti: “Türkiye olarak kendimizi hiçbir meselenin dışında tutmamız, hiçbir hadiseye duyarsız kalmamız mümkün değildir. Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan Suriye’deki devrime, Balkanlar’daki gerilimlerden Afrika’daki anlaşmazlıklara, Akdeniz’deki enerji ve etki çekişmelerinden Kafkasya ve Orta Asya’daki arayışlara kadar her konu bizim gündemimizdedir, öyle olmak mecburiyetindedir. Hatta bu listeyi Antarktika’da araştırma istasyonu kurmaktan, uzaya çıkma çalışm alarına kadar çok daha geniş bir alana teksif edebiliriz. Daha savunma sanayiinden imalat sektörüne, turizmden lojistiğe kadar iddia sahibi olduğumuz pek çok başlığı saymıyorum bile.”
Yatırımları hatırlatmak vazifemiz
- Erdoğan, her kesimden insanıyla 85 milyonun tamamına olan sevgilerini, muhabbetlerini, eser ve hizmet siyasetiyle göstermiş bir parti olduklarını vurgulayarak, artık 22 yılı geride bırakan iktidarları döneminde yaptıkları işlerin, Cumhuriyet tarihinde yapılanların tamamının 5-10 katı olduğunu söyledi. İnsanın fıtratı gereğince sahip olduğu imkanları nasıl elde ettiğini bir süre sonra unutmaya, sanki hep varmış gibi hissetmeye meyilli olduğuna dikkati çeken Erdoğan, “Bize düşen vazife, her fırsatta, vatan topraklarının her karışına yaptığımız yatırımları hatırlatmaktır” dedi.
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.

Boş işler uzmanı, anladıkları sadece içki içip sızmak, eğlenmek ve put yapmak olan azgın azınlıktan bu Ülkeye ne fayda gelir ki?