
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, suç ve şiddettin önlenmesi için "Her adımı atın" talimatını verdi. Cezasızlık algısının ortadan kaldırmasını isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu konuda elimden gelen tüm desteği vereceğim. Vatandaşı suçtan koruyun" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şiddet konusunu kullanmak isteyen provokasyonları da fırsat verilmemesini istedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hukuk çerçevesinde gerekli tüm adımları atın, suçluların gereken en ağır cezayı alması için mücadele edin” dedi. AK Parti MYK üyeleri de iyi hal indiriminin gözden geçirilmesi dahil bir dizi öneride bulundu.
Önceki gün Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanan AK Parti MYK'da, son günlerde vahşice işlenen cinayetler ile belirli internet siteleri ile Discord ve Telegram gibi bazı sosyal medya uygulamalarında örgütlenerek; cinsel, şiddet ve ırkçılık içerikli paylaşım yapan kişi ve gruplar masaya yatırıldı.
İNFAZ YASASINI BİTİRİN
MYK’da şiddete karşı 5 öneri
Konu hakkında MYK üyeleri de görüşlerini dile getirdi. Bazı MYK üyeleri, "İnfaz hukuku sil baştan düzenlenmeli. Ceza ile orantılı hapis cezası gerekli. Denetimli serbestlik standart olmaktan çıkarılmalı ve alınan ceza ile dengesi sağlanmalı. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması durumundan vazgeçilmeli. İyi hal indirimi gözden geçirilmeli. Kamu yararına çalışma gibi yeni ıslah edici formüller geliştirmeli" değerlendirmesinde bulundu. Bunun yanı sıra bazı üyelerin cinsel, şiddet ve ırkçılık içeren grupların kullanıldığı uygulamalara erişim engeli getirilmesini talep ettiği öğrenildi.
Caninin arkasında grup mu var? Tunç'a 'acil' davet
Bakan Tunç, İstanbul'da Semih Çelik tarafından vahşice öldürülen İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil cinayeti ile ilgili son bilgileri paylaştı. Olayla ilgili 3 boyutlu soruşturma başlatılacağı, Çelik'in ailesi hakkında da bir soruşturma açılacağı belirtildi.
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.

🇹🇷Bizler sonuna kadar reise inanıyoruz ve güveniyoruz Allah onu bizim ve bütün isanlığın başımızdan eksik etmesin iyiki varsın reis senin yolun daima ileri ve başarıdır 🇹🇷

🇹🇷REİSE SONUNA KADAR İNANIYORUZ ELHAMDÜLİLLAH VE ONUN HERDAİM BAŞARILI BULUYORUZ NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYE ELHAMDÜLİLLAH REİS ALNI SECDEDİR VE ALNI AKDIR ALLAH ONU HERTÜRLÜ BELA VE MUSİBETTEN KORUSUN AMİN ECMAİN🇹🇷🤲🤲🤲

Sn. Cumhurbaşkanım, ayrıca MEVCUT İNFAZ YASASINI düşünenlerin temel yanılgısı şu idi: Onlar düşündüler ki, kısa süreli hapis cezalarını mümkün mertebe öteleyelim, şans verelim vs. Oysaki, çok kısa süreli hapis cezalarının 1 haftalık, 1 aylık bile olsa da muhakkak uygulanması gerekirdi. Hepsi değil ancak bazı suça meyledebilecek kişilerin müşehhas hapishane tecrübesinden tekrar oraya düşmemek için kendiliklerinde değişim-dönüşüme gitme ve suçun tekrarından kaçınma tercihleri hem toplum için hem kendileri için fayda üretebilecek bir fırsat ellerinden alındı. Hapis cezası bir yönü ile de tekrar suçun işlenmesini -yaşanması durumunda- caydırıcı olabilecektir. Cezayı çekenle, çekmeyenin deneyimleri ve deneyimlerinden çıkardıkları sonuçlar aynı olmayabilecektir. Devletimizin genel yanılgısı ise şudur; malumunuz eskiden Devlet Güvenlik Mahkemeleri vardı ve devlet AF SÖZKONUSU olduğunda DEVLETE KARŞI İŞLENEN SUÇLARI HER ZAMAN AF KAPSAMI DIŞINDA TUTARDI. Ama aynı devlet vatandaşa karşı işlenen suçları affetmeye kendine yetkin ve çok bonkör sayardı!.. Devlete bu yetkiyi suçun mağduru aileler vb. özel olarak yetki vermediği sürece o aile adına o aileye karşı işlenen suçu affetme yetkisini devlet nereden almaktadır kimse sormadı? Dolayısıyla İNFAZ yasası bu yolda ilerlediği için TBMM'den ÖZEL AF KANUNU çıkarmaya ihtiyaç duymayacak şekilde suçluların SİSTEMİK OLARAK AF EDİLDİĞİ bir sürece dönüştü (doğrusu bunda hakim kararlarının etkisi de mevzuat kadar etkili idi). Bununla ilintili olarak İNFAZ YASASININ ilk paragrafta düşünülen "bir şans daha tanıyalımın" kötüye kullanımı, suiistimali hatta çamaşır makinesi gibi suçluların suçlarının yok hükmüne indirgendiği yargıyı çürütme girişimleri üzerine yeterince idari denetimler ile gidildiğini düşünmüyorum. Her zaman akılda tutulmalıdır ki, bilhassa FETÖ HAKİMLİĞİ VE SAVCILIĞI adalet çürütmesi dışında başta rüşvet ve yolsuzluklara dayalı YENİ VE ETKİN ÇALIŞAN ADALET ORGANLARI İÇ DENETİM MEKANİZMASINA İHTİYAÇ DUYULMAKTADIR. BANA GÖRE EN AĞIR SUÇLARDAN BİRİSİ, ADALETİN DOĞAL AKIŞINI MENFAAAT SAĞLAMAK İÇİN ÖLDÜRENLERDİR. Yargı bağımsızlığının, yargı yolsuzluğunun arka kapısını gibi kullanılamaması için tüm ADALET MEKANİZMASINDA ÇÜRÜMEYE FIRSAT VERMEYECEK, UZMANLIĞI ADALET MAKAMLARI olan çapraz fonksiyonel(farklı kurumların soruşturma masasında bir arada olabildiği) denetim mekanizması kurulmalıdır. Sizden hasseten ricam şudur, İNFAZ YASASINI bir AF YASASINA dönüştürülmesini savunan ve tek eğitimi hukuk yada siyasal bilgiler fakültelerinden olan kesimin yeniden bir İNFAZ YASASI planlamasına müsaade etmeyin. İNFAZ YASASININ asıl varlık sebebinin AF YASASINA DÖNÜŞMEK olmadığı gerçeğinin sonuçlarını yaşadığımız günlerde yasa yapma tekniği olarak acele edilmesin lakin, başta tüm STK lar olmak üzere geniş bir toplumsal mutabakat ve görüş alışverişi ile İNFAZ YASASI oluşsun. Bunun yanı sıra, başta CMUK'tan kurtulmak ve asker ve polisimizin iade-i yetkilerinin sağlanması gerektiği lütfen görülsün. Eskiden üzerinde resmi elbisesi olan polisimize değil el kaldırmak ters söz söylemek bile düşünülemezdi. Polisimizin yetki ve selahiyeti kanunu yeniden düzenlensin. Devletin Polisinin çekinilecek bir yanının olmadığı düşüncesi mevcut mevzuatın bir sonucudur. Bana göre güvenlik kuvvetleri yetkileri çerçevesinde BELLİ DURUMLAR OLUŞMUŞSA(ilçe emniyet müdürü yazılı onayıyla) 15 güne kadar tedbir olarak hapis kararı verebilmeli hakeza başka yetkiler ile kolluk güçlerinin suçlular karşısında yeterli tedbir uygulamayaz hale getiren kanun ve yönetmeliklerin tamamı gözden geçirilmeli sonucunda kolluğun yetkilerinin artırılmasının suçla mücadelinin vazgeçilmez parçası olduğu (yurt dışı örnekleriyle sabit) bilinmelidir. Efendim, ceza yasalarımızı da yine çoğunlukla siyasal bilimler eğimi göre kardeşlerimiz tasarladığı için maalesef analitik düşünce konusunda eksikliklerinden ötürü artan oranlı cezalandırma konusuna çok fakirdir. Aynı suçu mütemadiyen işleyenler için sicil takibi yapılmasını gerektirmeyen ceza kanunu yüzünden şöyle cezalar oluşamamaktadır. Örnek: Kişi sahte çakarlı araç takarak kendini kamu görevlisi, aracı yada şöförü olarak göstermekten ötürü ilk yakalamada 6440 TL ceza alıyor. Ancak her yakalamada sanki suç ilk defa işlenmiş gibi muamele görüyor. Oysaki günümüz teknolojisindeki yazılımlarla şunu yapan bir bilişim sistemi ile ceza artan oranlı uygulanabilirdi: İlk cezasında 1 x 6440 İkinci cezasında 4 x 6440 Üçüncü cezasında 8 x 6440 Dördüncü cezasında 16 x 6640 Ayrıca bu suç zaten sadece trafik cezası suçu olarak görüldüğü için (suçun muhteviyatını algılayamama) zaten problemliydi çünkü kimse devlete paralel devlet kuramaz(devletmiş gibi davranamaz). Yaparsa da bu trafik suçu olarak görülmemelidir. Bu sebeple ülkemizde çok uzun süredir çakarlı araç sorunu bile çözülememiştir. Çok boyutlu suç analizi ve tanımı yapmak dinamik bir iş olduğundan yıllık olarak suç tanımları teklifi yapacak yine çapraz fonksiyonel(farklı kurumlar aynı masada) bir komisyon oluşturulmalıdır. Arz ederim,




çok güzel öğretici,bilinçli bir yazı olmuş,emeğinize sağlık


Nezaket buyurdunuz, teşekkür ederim.

Yabancı sosyal medya platformları kapatılsın,insanımız düzelir, milli olana teşvik




Ahlak, utanma, Allah korkusu pek kalmadı. Gösteriş, egoistlik, bencillik arttı. Dışarı çıkan, Tv seyreden, internette gezinen ne görüntülerle karşılaşıyor.. İçimiz bozuldu. Haliyle sinirler bozuk. Ondan sonra kimin gücü yeterse şiddet, vuruşma.. Polisle bunlar ne kadar duzeltilebilir? Polis insanın içini düzeltebilir mi?


Polisin fonksiyonu, "insanının içini düzeltmek" değil. Olmadığı yerde dışa vuran iç, anarşi üretecektir.


Dolayısıyla önce içimizi duzeltmeliyiz


Kesinlikle haklısınız, kendim için muradım hep bu şiardır


Polisin yetkisi de suçlunun yetkisinden az zaten memleketimizde. Yazık en üzüldüğüm meslek gruplarından biridir. Canilerle uğraşıyorsun ama yetkin yok. Çekinip korkmakta haklılar herkesin çoluğu çocuğu var. Bi icraat yapacak olsalar ya meslekten men edilirler ya sürgün


Sn. Cumhurbaşkanım, bir vatandaş olarak baktığım yerden görebildiğim şudur:- Şehir Hastenelerimizden ve -şehir stadlarımızdan sonra ülkeye en büyük hizmetlerden birisi -Şehir Hapishaneleri olacaktır. Bunun yanısıra, bazı mahkumların cezasını tamamlarken hakim kararı ile verilen kamu yararını x saat hizmet görme cezasını çekebileceği Rehabilitasyon Atölyeleri kurulmalı böylelikle toplumunun huzurundan götürenlerin toplum yararına iş görme faaliyetini zorunlu olarak ceza dönemi boyunca ifa edeceği yeni ve farklı tip japishanelerin tasarlanmasına büyük lüzum bulunmaktadır.



Önce örnek gösterilen akla, beyine yer edilen dizilerden baslanilsin. suc orani artiyor cünki öfke aninda aklina gelebilen cok siddeti gösterin sahneler var.. sonrada haberleri biraz sansürleyin, bune yaaa haberler hep siddet.. o onu kesti, o onu biçti.. Almanyada anahaber 15 dakkika sürüyor..


