TSK'daki kripto FETÖ'cüleri ortaya çıkaran ankesörlü-kontörlü telefonlardan irtibat sağlayan örgüt üyelerinin tespit edilmemek için geliştirdikleri yöntemler deşifre edildi. FETÖ'nün söz konusu tedbirleri, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca mahrem imam Hüsamettin Erdamar hakkında hazırlanan iddianameye girdi. Mete kod adlı mahrem imamın beyanlarıyla kapatılan Turgut Özal Üniversitesi'nin eski Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü olan şüpheli Hüsamettin Erdamar tespit edildi.
Mete kod adlı mahrem imamın Erdamar'ı deşifre eden ifadesi şöyle: “Benim bağlı olduğum 'müdür' pozisyonundaki kişi, artık müdür yardımcısı olarak görev yapacağımı, bana bağlı öğretmenler olacağını söyledi. Hüsamettin Erdamar da bana bağlı öğretmen olarak görevliydi. Altında birkaç öğrenciden oluşan grupları vardı.”
Cumhuriyet Savcısı Ali Alper Saylan tarafından düzenlenen iddianamedeki bilgilere göre, mahrem imamlar, FETÖ üyesi askerleri ararken mümkün olduğunca kamera ve MOBESE'den uzak ankesörlü-kontörlü telefonları kullanıyor. Baz eşleştirmesi için de tedbir alan mahrem imamların ayrıca baz bilgisi bırakmamak için arama yaparken cep telefonunu kapattığı tespit edildi. Mahrem imamların sorumluluğunda bulunan askerleri aynı ankesör-kontörlü telefondan ardışık olarak aramamak için yöntem geliştirdikleri belirlendi. Buna göre de mahrem imam her bir örgüt üyesi askeri mümkün olduğunca farklı telefonlardan arıyor. Hatta bazı mahrem imamların otobüsle semt değiştirerek aramaları başka bir telefondan yaptıkları anlaşıldı.
İfadesinde, "Pişmanlık duyacağım bir şeyim yok, etkin pişmanlıktan yararlanmayı kabul etmiyorum" diyen mahrem imam Hüsamettin Erdamar suçlamaları da inkar etti. Tedbir amacıyla geliştirdikleri yöntem sorulan Erdamar, "İlk defa duyduğum bir şey" dedi.