2018 yılı Haziran ayında tatil için önce İzmir’e ardından ise Muğla’ya giden 7 aylık hamile Semra Aysal ve eşi Hakan Aysal, tatillerinin son gününde Muğla’nın Fethiye ilçesinde bulunan Kelebekler Vadisi’ne gitti. Burada kayalıklardan düşerek hayatını kaybeden 7 aylık hamile Semra Aysal’ın ölümünü şüpheli bulan aile, savcılığa olayın araştırılması için başvuru yaptı.
Fethiye Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, Hakan Aysal’ın hayatını kaybeden eşi Semra Aysal üzerine parça parça 119 bin TL kredi çektirdiği ve olaydan kısa bir süre önce eşine 400 bin TL değerinde ferdi kaza sigortası yaptırdığı ortaya çıkınca savcılık Hakan Aysal hakkında yakalama kararı çıkarttı. Gözaltına alınan Hakan Aysal tutuklandı. Hakkında dava açılan Aysal, 11 Şubat’ta yargılanmaya başlandı. Davanın ilk duruşmasında ‘kasten öldürme’, ‘tasarlayarak öldürme’ ve ‘gebe olduğu bilinen kadını öldürme’ suçlarıyla yargılanan Hakan Aysal, suçlamaları kabul etmedi. Duruşma, eksikliklerin giderilmesi için 6 Nisan 2021 tarihine ertelendi.
Semra Aysal’ın hayatını kaybettiği kayalık alana eşi Hakan Aysal ile birlikte giderken çekilen görüntüleri ortaya çıktı. Aynı tarihte eşi ve çocuklarıyla bölgeye giden bir ailenin çifti gördüğü, hamile Semra Aysal’ın eşi tarafından zorla götürüldüğünü düşünerek o anları cep telefonuyla kaydettiği ve kayıt sırasında da, "Bu adam ya kadını aşağıya atacak ya da kadın adamı aşağıya atacak" diyerek tepki verdiği görüldü. Cep telefonuyla çekim yapan kişinin görüntüleri bilgisayara atarak sakladığı, olayla ilgili ağabey Naim Yolcu’yu televizyonda gördükten sonra kendisine ulaşarak teslim ettiği öğrenildi.
Hayatını kaybeden Semra Aysal’ın ağabeyi Naim Yolcu, "Bu olay basına yansıdıktan sonra birçok insan sosyal medya platformlarından yorumlar yazıyor. Olay anında orada olan da varmış. Aralarından bize tanıklık etmek için ulaşanlar oldu, sağ olsunlar. Bilgileri de paylaştılar bizimle. Olayı gören başka kişiler de varmış. Daha sonraki yaşantısında ev kiraladığı ve eve başka kişiler ile girip çıktığı öğrenilince evden çıkarıldığı şeklinde yorumlar yapılmış. Bu yorumu yazan kişiye ulaşmaya çalıştık, fakat ulaşamadık. Bu konu için de bize ulaşırsa yorumu yazan memnun oluruz. Bu konu ile alakalı elinde fotoğraf veya bilgisi olan varsa da bize ulaşmalarını rica ediyorum. Zaten sosyal medyada da gözüküyor. İsmimiz ve soy ismimiz belli. Bize ulaşırlarsa memnun oluruz.” dedi.
Katil zanlısı koca Hakan Aysal’ın eşinin ölümünden yaklaşık 1 ay sonra çeşitli tatillere çıktığını ve bu durumdan şüphelendiklerini ifade eden Naim Yolcu, "Ferdi kaza sigortasıyla ilgili bir ödeme yapılmadığı tarafımıza bildirildi. Daha önceden çekilen 119 bin TL ana paranın ferdi kaza sigorta parasını kendisi yatırmadı. O paralarla da geçen gün haberlerde gördüğümüze göre bayağı gezmiş. En güzel turistik yerlere giderek en güzel otellerde kalmış. 2,5 yıldır sessizce adaletin tecelli etmesini bekledik. Şu anda da bu konu ülkemizde duyulduktan sonra da herkes bizi arayarak desteklerini sunuyorlar. Biz yine adaletin tecelli etmesini bekleyeceğiz” diye konuştu.
Hakan Aysal’ın cenazeden 2 gün sonra veraset ilanı çıkartmak için mahkemeye başvurduğunu ve bu başvuruda tek varisin kendisi olduğunu belirttiğini söyleyen aile avukatı Mehmet Kerem Özgen, "Şu anda yargılama sürecimiz başlamış durumda. Geçtiğimiz haftalarda ilk duruşma yapıldı. İddianamenin kabulüyle beraber Hakan Aysal’ın ifadeleri alındı. Yine bir kısım tanıkların ifadeleri alındı. Bizim de müvekkillerin yani kardeşlerin beyanlarına ilişkin bir kısım beyanlar alındı. Şu anda toplanması gereken birçok delil var. Mahkeme bu delilleri toplamaya çalışıyor. Duruşmanın ertelenmesiyle beraber tutukluluk halinin de devamına karar verdi mahkeme. Sürecimiz bu şekilde ilerliyor. Yargılamanın başlamasıyla beraber Hakan Aysal’la alakalı birçok araştırma yapıldı. Bu araştırmalar neticesinde de birkaç önemli delile ulaşıldı. Bunlardan bir tanesi de Semra Aysal’ın vefatının hemen ardından, yaklaşık 2 gün sonra Hakan Aysal’ın veraset ilanını çıkarmak üzere mahkemeye başvurduğuna dair delillere ulaştık. Yine bu delilde mahkemeye hitaben yazdığı dilekçede tek mirasçının kendisi olduğunu iddia ediyor. Tabi ki hukuken böyle bir şey mümkün değil. Ancak kendi planları içerisinde bunu düşündüğü için dilekçeyi de böyle yazmış. Hemen 2 gün sonra mahkemeye başvurmuş. Yine çok kısa bir süre içerisinde de ferdi kaza sigortasının kendisine ödenebilmesi için başvurduğunu öğrendik ve bu da mahkeme tarafından araştırılan bir husus” dedi.
Hakan Aysal’ın acı olayın 1 ay sonrasında tatile çıktığı ve birçok yeri gezdiğini tespit ettiklerini ifade eden Avukat Özgen, şöyle konuştu:
"Bu olayın basına yansımasıyla beraber Hakan Aysal’la ilgili hem araştırma sonucu hem de sosyal medya üzerinden tarafımıza birçok bilgi akışı sağlandı. Bunlardan bir tanesi eşinin vefatından yaklaşık 1 ay sonrasında Hakan Aysal’ın kendi normal düzenine dönmüş olarak hayatına devam etmesiydi. Bu aşamadan sonra birçok tatile çıkmış. Neredeyse tüm Türkiye’yi gezmiş. Hem 7 aylık hamile olan eşi ve çocuğu ölmüş bir kişiden 1 ay içerisinde bu kadar rahat bir şekilde normal düzenine dönmüş olması tabi ki bizde bir şüphe uyandırıyor. Müvekkillerim yaklaşık 2,5 sene kadar sessizce soruşturmanın bitmesini beklediler. Hiçbir şekilde olayları abartmadılar. Sadece adaletin tecelli etmesini beklediler. Bu aşamadan sonra da bekledikleri budur. Biz yargıya ve mahkemelerimize güveniyoruz. Ailemizin de yanındayız, çok yakın bir şekilde takip ediyoruz olayları. İnşallah en kısa sürece adalet tecelli edecektir.”