Savunmaları çökertti

Kıymet Sezer
04:0020/10/2018, Cumartesi
G: 20/10/2018, Cumartesi
Yeni Şafak
Darbe girişiminin komuta merkezi olan Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davada 469 sanık yargılanıyor.
Darbe girişiminin komuta merkezi olan Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davada 469 sanık yargılanıyor.

Akıncı Üssü davasında tanık sıfatıyla dinlenen Pilot Albay Mete Kuş, ‘üslerinden aldıkları emirle’, ‘tatbikat için’, ‘terörle mücadele harekatı’ için uçtuklarını iddia ederek kendilerini aklamaya çalışan FETÖ’cülerin savunmalarını bir bir çökertti. "O akşam Ankara'yı ve Meclis’i düşman toprağı olarak görenler uçuyordu" diyen Kuş, uçakların ışıkları kapalı bir şekilde uçtuklarına işaret etti. Kuş, “Bırakın Ankara’nın üzerinde, Kandil’in üzerinde bile böyle uçamazsınız” dedi.

FETÖ'nün darbe girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın hava koruma ekibinde yer alan Pilot Albay Mete Kuş, tanık olarak dinlendi. Duruşmada 15 Temmuz'da yaşananlara ilişkin bilgi veren Kuş, o gün Ankara'da bulunduğunu, savaş uçaklarının alçaktan uçmasının ardından kanunsuz bir eylemde bulunulduğunu fark ettiğini, bunun üzerine ilgili kişilerle paylaştığını anlattı.

DÜŞMAN TOPRAKLARINDA UÇUYOR GİBİ

Kuş, Mahkeme Başkanı Selfet Giray'ın davanın sanıklarından eski Binbaşı Gökhan Maldar ile 15 Temmuz akşamı görüşüp görüşmediğine ilişkin sorusuna, "Astsubaylardan emir alan bir subayla görüşmem" karşılığını verdi. Sanık avukatlarının darbe girişimi yapıldığını nasıl anladığına ilişkin soruları üzerine Albay Mete Kuş, "Uçaklar alçaktan ve ışıkları kapalı bir şekilde uçuyordu. Uçaklar bu şekilde sadece düşman toprakları üzerinde uçar. O akşam Ankara ve Meclis’i düşman toprakları olarak gören birileri uçuyordu. Bunların darbe yapacakları gerek dış basında gerekse de Türkiye'de yazılıyordu. Bunların hepsini üstü üste koyunca o geceki hareketliliğin bir darbe girişimi olduğunu anladım" dedi.


İHANET ETMİŞ ŞEBEKE

Kuş, bu tespitini neden amirleriyle paylaşmadığına ilişkin soru üzerine, amirinin, darbeci Recep Ünal olduğunu anımsattı. Kuş, “Recep Ünal'ı mı arayacaktım? 'Komutanım darbe yapıyorsun millet anlıyor, biraz sessiz olun' mu diyecektim? Bakın o gece milletine, devletine, vatanına, dinine ihanet etmiş bir şebeke vardı. Bu değerleri korumak adına o gece devletini, milletini, dinini, vatanını koruyacak makamdaki insanlara ulaştım" diye konuştu.

KİM OLDUĞUNU BİLMEK İSTİYORLAR

Sanık ve avukatları, Kuş’a ısrarla 15 Temmuz akşamı kimlerle görüştüğünü sordu. Albay Mete Kuş, "Şimdi siz, 'Biz bir darbe girişimi yaptık ve başarısız olduk. Buna engel olanların ismini verin ki ilerde bir daha darbe yaparsak bunların kim olduğunu bilelim' diyorsunuz. Sayın Başkanım, sanıklar darbenin nasıl bastırıldığını anlamaya çalışıyorlar. Sanıkların asıl amacı, 15 Temmuz gecesi kendilerine kimlerin engel olduğunu ortaya çıkararak bir daha denediklerinde öncelikle bu kişilerin etkisiz hale getirilmesidir” diye konuştu.

  • İşte gerçekler
  • Albay Mete Kuş, FETÖ’nün pilotlarının, üslerinden aldıkları emirle uçtukları, tatbikat için uçtukları, sözde terörle mücadele harekatı için uçtuklarını iddia ederek kendilerini aklamaya yönelik savunmalarını da bir bir çökertti. İşte sanıkların yaptıkları yalan savunmalar ve Kuş’un anlattığı o ayrıntılar:
  • YALAN:
    Terörle Mücadele Harekâtı için kalktık.
  • DOĞRU:
    Bir uçak değil Ankara üzerinde, yazılı emir olmadan Kandil üzerinde bile bomba atamaz. Bir bombanın atılması için üs, harekat ve filo komutanına kapalı zarf içinde “kişiye özel” gizlilik derecesinde sarı zarf gelir. Ayrıca atılacak bomba Eskişehir Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi tarafından Hava Kuvvetleri Bilgi Sistemine hava görev emri olarak girilir. Zarf gelmeden ve hava görev emri olmadan değil Ankara, Kandil üzerinde bile uçulmaz. Karakol baskını gibi çok ani istekler için önceden planları olduğu için uçaklar sözlü olarak kaldırılır. Ancak yazılı hava desteği isteği gelmeden ve yine hava görev emri yayınlanmadan uçaklara vur emri verilmez. Yazılı emir geldikten sonra uçaklara vur emri verilir. 15 Temmuz akşamı atılan bombaların hiçbiri için yazılı emir yoktur.
  • YALAN:
    Bize emri verildi, biz de atış yaptık.
  • DOĞRU:
    Bomba atılan yerin belirli mesafe içinde siviller var ise bomba atışı Kandil üzerinde bile atılmaz, bunu fark edip atan pilot suçludur. Kandil’de teröristlerin olduğu yerde sivil var diye bomba atmayan pilotlar, Ankara’da milletin bomba atılan yere yakın olduklarını bilmemelerine imkan yok. At emri verilse dahi, bomba atamazlar, suçtur.
  • YALAN:
    (İki kişilik F-16 uçaklarının arka sandalyelerinde uçan pilotlar) Biz istesek de önde uçan pilota engel olmazdık.
  • DOĞRU:
    F-16 uçağında arkada oturan pilotun olduğu yerde, öndeki pilotun bomba atmasını engelleyecek bir şalter vardır. Arkada oturan pilot engel olmak isteseydi, bu şalteri açtığı anda bombanın uçaktan salınmasını sağlayan elektrik sinyalini engellerdi ve öndeki pilot bombaları atamazdı.

Terzi'nin Suriye emri

Albay Kuş, 15 Temmuz öncesi yaşanan bazı olayları da anlattı.


Suriye'ye düzenlenen hava harekatında görev aldığını anlatan Kuş, öldürülen darbeci general Semih Terzi adına kendisini bir kurmay yarbayın aradığını söyledi. Kuş, "Yarbay, 'Terzi'nin hava harekatını yapmamamı istediğini' söyledi. Ben Türkiye'nin çıkarlarını Suriye'de korumak için operasyon yaparken beni arayan yarbay, 'O harekatı yapmayacaksın' diyerek Mehmetçik'in kanını akıtmaya çalıştı” dedi.

#FETÖ
#Semih Terzi
#Mete Kuş