İçişleri Bakanlığı aile ve çocukları ikna ederek 214 genci terör örgütü PKK’dan kurtardı. Süreç, küçük yaşta kandırılan çocuk ailesiyle temas kurunca başlıyor. Polis, anne babayla istenilen yerde buluşuyor ve evlatları suça bulaşmadıysa serbest kalacağının garantisini veriyor. Aile ikna olunca bu kez çocuk polisi arıyor ve teslim oluyor.
İçişleri Bakanlığı, büyük başarıyla sürdürdüğü terörle mücadelede yeni bir konsepti uygulamaya koydu. Buna göre, ailelerle yapılan görüşmelerin ardından, terör örgütü PKK tarafından kandırılan çocukların teslim olması sağlanıyor. Yeni konseptle, Türkiye genelinde yürütülen çalışmalarla 214 gencin terör örgütü PKK’dan kurtarılması sağlandı.
AİLELERE ANLATILIYOR
Çalışmalar öncelikle PKK’lı teröristlerin, küçük yaşlarda kandırarak örgüte kattığı gençlerin, aileleriyle iletişime geçmesiyle başlıyor. Ailelerin de yardım talebi üzerine TEM Şube polisleri devreye giriyor. Polisler, ailelerle istedikleri yerde görüşüp, onlara çocuklarının Türkiye’de suça karışmadıkları sürece ceza verilmeyeceğini, teslim olmaları halinde ifadeleri alınıp, soruşturma geçirdikten sonra hayatlarına özgür bir şekilde devam edeceğini anlatıyor.
NORMAL HAYATA DÖNÜYORLAR
Aileler de bu bilgileri, çocuklarıyla paylaşıyor. Sabırlı ve titizlikle yürütülen diyalog sürecinde, bir süre sonra örgüt üyesi gençlerin bu kez polisle temas kurması sağlanıyor. Ailesi ve polisin ikna çalışmaları sonuç verdiğinde, örgütten kaçabilen gençler, güvenlik güçlerine teslim oluyor. Önce aileleriyle buluşmalarına izin verilen örgüt üyeleri, mahkeme süreçleri tamamlandıktan sonra ise normal hayatlarına devam ediyor.
GİDİNCE HER ŞEYİ ANLADIK
TEM Şube polislerinin izlediği bir dosyada 14 yaşında kandırılarak, Irak’ın kuzeyinde, terör örgütüne katılan bir genç, 4,5 yıl sonra teröristlerden kaçarak Türk güvenlik güçlerine teslim oldu. Teslim olan genç, şunları söyledi: “Lice’den örgüte katıldık. Terör örgütünü gerilla diye anlatıyorlardı. Kürtler için savaşıyorlar, Kürtlerin özgür bir ülke olması gibi söylentiler. Bir çocuğu çabuk kandırabilirsin biraz güzel konuşarak. Gittikten sonra her şeyi daha iyi anladık.”
GENÇLİĞİM GİTTİ
“Eğitim vermeye başladılar. Kullanabileceğimiz silahların eğitimini, bomba eğitimi, roket atar eğitimi aldık. 3 ay sürdü. Sonra kamplara dağıtıldık. Bir sene bile olmadan 15 yaşındayım daha, Irak’ın kuzeyine, Şengal’e götürdüler. Çatışmaların içinde kaldım. Pişmanlık yaşadım tabii ailemin sözünü dinlemeğim için. Okulunu oku adam ol. Arkadaşlara uyduk, çocukluğumuz gitti, gençliğimizi yaşayamadık.”
ANLATTIKLARI GİBİ DEĞİL
Terör örgütünün Türk güvenlik güçlerinin teslim olan teröristlere işkence yaptığını söyleyerek korku saldığını söyleyen genç, “Buradaki polis arkadaşlarla iletişime girmiş babam. Gelmek istediğimi söylemiş. İyi karşılandım. Bize size işkence yaparlar, cezaevine gireceksiniz diyorlardı. Ben de eğer gerçekse de ailemi göreyim de cezaevine gireceksem de girerim diyordum. Ama böyle şeyler yoktu, şiddet yoktu. Sanki bizi kurtarmışlar gibi güzel bir hisle karşıladılar. Dedikleri gibi değilmiş” dedi.
EN BÜYÜK MUTLULUK
Gençlerin, örgüte katıldıktan sonra pişmanlık duyduklarını ifade eden genç, “Bir işe girip normal bir insan gibi bir hayat yaşamak istiyorum, birinin hayatını almak olmadan. Aile kurmak, dükkanım olmasını istiyorum. Döndükten sonra birçok duygu yaşıyorsun. Orada her şey yasak, sadece savaşıyorsun. Buraya geldikten sonra her şey artık özgür. Aileni görüyorsun, dolaşabiliyorsun. Gidip gezebiliyorsun. Heyecan, mutluluk, duygusallık var. En çok mutluluk özgürlük” diye konuştu.
Gelin teslim olun
- Teslim olan gencin babası ise yaşadığı mutluluğu “Bir gün telefon geldi. Oğlum ‘baba beni affedebilecek misin’ dedi. Sanki hayata yeniden gelmişim, yeniden doğmuş gibi hissediyorum” sözleriyle anlattı. Mahkemeye ilk çıktığında oğluyla kucaklaşıp, görüştüğünü söyleyen baba, “Mahkemeye ilk çıktığında getiren memur arkadaşlar müsaade ettiler oğlumuzla kucaklaştık bile, görüştük, konuştuk. Oysa biz konuşmamıza izin vermezler diye düşünmüştük, sadece uzaktan gördük, bu bile yeter diyorduk. İlk mahkemede tutukluluk hali devam etti, ikinci duruşmada tahliye edildi. Kavuştuk oğlumuza. Sanki yeniden doğdum, oğlum yeni doğdu. Allah bana ikinci kez oğlumu bağışladı” diye konuştu.
- SICAK YUVANIZA DÖNÜN
- Devlet tarafından hiçbir ayrımcılıkla karşılaşmadığını ifade eden baba, “Memur polis arkadaşların bana gösterdikleri ilgi bambaşkaydı. Hiçbiri bana teröristin babası gibi davranmadı. Çocuklara çağrım anne babalarını en az en ufak şekilde düşünüyorlarsa uzak dursunlar böyle bir şeyden. İnanıyorum ki; oradaki birçok çocuk kaçıp gelip, anne babasına kavuşmak istiyor. Örgütün yalanlarına inanmasınlar. Benim çocuğum geldi, en ufak bir dayak, işkence olmadı. Polis arkadaşlar bize diyorlar ki; yeter ki biz o çocukları oradan kurtaralım, anne babalarına sıcak yuvalarına dönsünler. Fırsatını bulduklarında kaçıp gelip teslim olsunlar” dedi.
Kaçanlar Peşmerge kampına sığınıyor
- Kaçmak isteyenlerin öldürüldüğünü belirten genç, “Bakıyor kaçıyor durduramayacaklar öldürüyorlardı. Yakaladıklarını da cezaevine atıyorlar pişman olana kadar, olmuyorsa çıkartmıyorlardı” ifadelerini kullandı. Aileleriyle konuşmaya, görüşmeye izin vermediklerini kaydeden genç, “Bunlar için burada kalacağıma ailemin yolunda ölürüm. Gelme kararı aldım, kaçtım” dedi.
- ÖNCE BABAMI ARADIM
- Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin terör örgütünden kaçanlar için kampı olduğunu belirten genç, “Peşmerge güçlerine gittik. Güzel karşıladılar, biz kardeşiz dediler. PKK’dan kaçanların kampı var. Oraya götürdüler. Burada mı kalmak istiyorsun, Türkiye’ye gitmek mi istiyorsun dediler. Biz Türkiye’ye gitme kararı aldık. Önce babamı aradım. İnsan bir değişik oluyor, 4.5 yıl sonra babamın sesini duydum. Bir daha onu göremeyeceğimi, duyamayacağımı düşünüyordum” diye konuştu.
Pişmanlar ama dönemiyorlar
- Çocuklarının terör örgütü PKK’nın elinden kurtarılması için ikna çalışması süren iki baba da yaşadıklarını anlattı. Oğlunun 15 yaşında örgüte katıldığını belirten baba, çocuğunun pişman olduğunu, ancak geri dönemediğini belirtti. Baba, “Oraya giden mutlaka ölecek, ölüm yolu orası. Biz PKK’dan çok çektik” diye konuştu. Güvenlik gerekçesiyle isminin açıklanmasını istemeyen bir başka baba ise oğlunun Suriye’de terör örgütü PKK/YPG’ye katıldığını anlattı. Çocuğunun pişmanlık duyduğunu, ancak başka birinin telefonundan aradığı için rahat konuşamadıklarını belirten baba şunları söyledi: “Aradığında başka birinin telefonuyla konuşuyor. Çevre müsait olunca sıkıştıramıyoruz, telefonu kapatıyor. Baskı altında. Eminiz ki içinde çocuğun pişmanlık da var.”