Suriye'nin Kamışlı kentinden terör örgütü YPG/PKK'nın baskı ve zulmünden kaçarak Türkiye'ye sığınan Suriyeliler, örgüt üyelerinin yaşlıları ve bebekleri hunharca katlettiği anları hafızasından silemiyor.
Suriyeli bazı sığınmacı aileler, terör örgütü YPG/PKK'nın işgal ettiği ilçedeki insanlara baskısını ve zulmünü zihinlerinden atamıyor.
Sığınmacılar, doğup büyüdükleri köylerden göçe zorlandıkları sırada örgüt üyelerinin bebek, çocuk, kadın, yaşlı demeden gerçekleştirdiği sivil katliamlara şahit olmanın acısını yaşıyor.
Terör örgütü YPG/PKK'nın zulmü nedeniyle Türkiye'ye sığınan mazlumlar, topraklarının teröristlerden arındırılacağı günü umutla bekliyor.
Vatan hasreti çeken Suriyelilerin Fırat Kalkanı Harekatı ile başlayan eve dönüş umutları, Zeytin Dalı Harekatı ile de iyice arttı.
Kamışlıdan gelen kanaat önderi Ferhat Attai, terör örgütü YPG/PKK'nın zulmü nedeniyle Türkiye'ye göç ettiklerini söyledi.
Evlerini, arazilerini ve mallarını bırakmak zorunda kaldıklarını belirten Attai, özellikle örgüt üyelerinin Haciye köyünde yaptığı katliamı unutamadıklarını dile getirdi.
Bir bebeği örgüt üyelerinin hunharca katlettiğini vurgulayan Ferhat Attai, "Köyümüze YPG/PKK terör örgütü silahlı baskın yaptı. Baskın esnasında, bir çocukları Özgür Suriye Ordusu saflarında olan bir ailenin evinde katliam yaptılar. Evdeki yaşlıları öldürdüler ve annesinin kucağında olan 6 aylık bir bebeği alıp duvara vurarak, feci şekilde öldürdüler. Halkın bir çoğunun mallarına ve mülklerine el koydular. Benim de tarlama ve evime el koydular, eşyalarımı çaldılar. Bunların en çok mağdur ettiği binlerce kişiden biri de benim." diye konuştu.
Örgüt üyelerinin köylülerin pamuk ve buğday tarlalarına el koyduğunu aktaran Attai, hububat depolarının da yağmacıların eline geçtiğini kaydetti.
Ferhat Attai, terör örgütü YPG/PKK'nın ayakta kalmasının en büyük nedeninin ise ABD tarafından desteklenmesi olduğunu savundu.
Suriyeli öğretmen Seyid Haddar da ABD'nin YPG/PKK aracılığıyla Suriye'yi sömürmeyi amaçladığını söyledi.
Terör örgütünün, dış güçlerin ülkelerindeki yol haritasını uyguladığını anlatan Haddar, örgütün amacına ulaşamayacağına inandıklarını belirtti.
Seyid Haddar, bölgede geçmişe dair yaşam ve etnik köken izini silmek isteyen örgüt üyelerinin, Haseke kenti kırsalındaki birçok köyü de dozerlerle adeta yerle bir ettiğine dikkati çekti.
Gözlerinin önünden gitmeyen acı bir olay da yaşadıklarını vurgulayan Haddar, "Bizim şahit olduğumuz ve gözümüzün önünden hiç kaybolmayan bir görüntü var. Annesinin kucağındaki küçük bir bebeği alarak yere vurdular, yere çakılan bebek orada hayatını kaybetti. Bu zihinlerimizden silinmeyen, onların bariz zulümlerinden biridir. Hiç aklımızdan çıkmıyor." şeklinde konuştu.
Suriyeli sosyolog Mustafa Katemi ise terör örgütü YPG/PKK'nın kendilerine karşı olanların tamamını yok etmeye yönelik, insanlık dışı yöntemler uyguladığını dile getirdi.
Örgütün kendilerine katılmayanlara karşı acımasız davrandığını belirten Katemi, "Özellikle kendilerine karşı olanların köylerini yakıyorlar. Evlerinden edilenlerin eşyaları yağmalanıyor. Gayrimenkullere el koyup, farklı etnik unsurlar bölgeye yerleştiriliyor. Oranın tamamen yapısını değiştirmeyi hedefliyorlar. Onlarla birlikte silahlı mücadeleye katılmayan gençleri ise çeşitli bahanelerle ya cezaevlerine atıyorlar ya da işkence yapıyorlar." ifadelerini kullandı.