İzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya tarafından hazırlanan ve İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, "örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlediği" gerekçesiyle 15 yıla kadar, "Devletin gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etmek" suçlamasından 20 yıla kadar hapis cezası talep edilen Brunson'un yargılanacağı davaya ilişkin tensip zaptı hazırlandı.
Mahkeme heyeti, zabıtta ilk duruşmanın 16 Nisan Pazartesi günü saat 09.00'da yapılmasına ve Brunson'un tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Terör örgütleri FETÖ ve PKK adına 9 Aralık 2016'da suç işlediği iddiasıyla tutuklanan Brunson hakkındaki iddianamede, "örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek ve devletin gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etmek" suçlamalarından 35 yıla kadar hapis cezası talep edilen Brunson'un suç olabileceği düşünülen eylemlerine yer verilmişti.
Brunson'un din adamı görüntüsü altında terör örgütleri PKK ve FETÖ adına suç işlediği ve bu örgütlerin genel stratejileri kapsamında eylem birlikteliği içinde olduğu, bu örgütlerin amaçlarını bilerek ve isteyerek iş birliği yaptığı vurgulanan iddianamede, FETÖ'nün üst düzey mensupları ile kod isimlerini bilerek görüştüğü, bu kapsamda örgütün sözde eski Ege Bölgesi imamı ve firari Bekir Baz ve onun yardımcısı Murat Safa ile hakkında "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçlamasından dava açılan tutuklu sanık Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Başkanı Taner Kılıç ile görüşmeler yaparak strateji belirlediği iddia edilmişti.
İddianamede, İzmir Protestan Diriliş Kilisesi'nde PKK ile FETÖ’yü övücü ve bölücü içerikli konuşmalar yaptığı öne sürülen Brunson'un özellikle Kürt vatandaşların yaşadığı bölgelerde sistematik bir çalışma yürüttüğü, bu amaçla İzmir'de sadece Kürt kökenli vatandaşların alındığı "Mesihin Kürdi Kilisesi"ni kurduğu suçlaması yöneltilmişti.
Brunson'la ilgili ele geçirilen çok sayıda dijital materyallerde FETÖ/PDY’nin hücre evlerinde sohbet yemeği olarak da bilinen "maklube" yemeğine katıldığına ilişkin ve bölücü terör örgütünü simgeleyen bez parçalarının olduğu fotoğrafların elde edildiği belirtilen iddianamede, bu kişinin YPG/PKK'nın yoğun faaliyetler yürüttüğü Suriye'nin Kobani kenti ve bu kente sınır olan Şanlıurfa'nın Suruç ilçesine PKK'nın genel stratejisi kapsamında sık sık gittiği ifade edilmişti.
Bu bölgedeki bölücü faaliyetlerine ilişkin çok sayıda mesajlaşmasının bulunduğu Brunson'un 2013'teki Taksim'deki Gezi Parkı olayı organizasyonunda yer aldığı ileri sürülen iddianamede, "Ülkemizin Güneydoğu bölgesinde bulunan benzin istasyonları çalışanları listesi" ve "Demiryolları çalışanları listesi" ile "İrtibata geçilecek askerler listesi" gibi bilgileri elde eden kişilerle yakın irtibat kurarak bilgi alışverişinde bulunduğu kaydedilmişti.
İddianamede, Brunson'un görüştüğü ABD'li askere FETÖ'nün darbe girişimi sonrası 21 Temmuz'da gönderdiği mesajdaki ifadelere de yer verilmiş, Brunson'un cep telefonundaki "Türkleri sallayacak bazı olayları bekliyorduk. İsa'ya dönmek için gerekli koşullar oluştu. Darbe teşebbüsü bir şoktu. Birçok Türk geçmişte de olduğu gibi askeriyeye güvendi ancak bu sefer çok geçti. Ve darbe teşebbüsünden sonra bu başka bir sallama. Sanırım olaylar daha da kötüye gidecek. Sonunda biz kazanacağız." mesajı da iddianameye girmişti.
Brunson'un özellikle din adamı görüntüsü altındaki faaliyetlerinin din adamlığı ile bağdaşmadığının vurgulandığı iddianamede, yurt dışı ve yurt içinden kendisine gidip gelen kişilerin emekli asker, özel harp subayı olduğu kanaatini uyandıran kişiler ile PKK ya da FETÖ'nün üst düzey yöneticileri olduğu suçlamasının sanığa yöneltildiği, bunun, 2 gizli tanık, 5 açık tanık beyanı, kendisinin ve tanıkların ibraz ettiği ve çözümü yapılan dijital veri, belge, telefon görüşme ve baz istasyonu kayıtları gibi delillerden anlaşıldığı iddiasının bulunduğu aktarılmıştı.