Ölümden daha büyük ölüm var

AK Parti Meclis grup toplantısında konuşan Başbakan Binali Yıldırım, 15 Temmuz darbe girişiminde şehitlerin kanını döken herkesten hesap sorulacağını belirtti. Yıldırım, özetle şunları söyledi: İki sözünün biri 'Bölge insanının sorunları bizim sorunumuz' diyen PKK terör örgütü ve onun uzantıları bir kez daha kan dökmekten geri durmadılar. PKK'nın Kürt sorunu diye bir sorunu yok. Olsa olsa Kürt vatandaşlarımızın PKK gibi bir sorunu var. Bizim görevimiz bu sorunu ortadan kaldırmak. Yani bu eli kanlı terör örgütünü aramızdan uzaklaştırmak. Bölgenin sorununu bölgenin insanıyla halletmek.

15 Temmuz gecesi onların hesabının üzerinde bir hesap olduğunu hesap edemediler. 15 Temmuz milletle onların seçtiği hükümetin ne kadar beraber olduğunu, ne kadar kenetlendiğini bir kez daha dünyaya gösterdi. 15 Temmuz sabahı dostlarımız şaşkın, suçüstü yakalandılar. Başladılar, darbeyi kınamak yerine darbecilerin nerede hata yaptıklarını uzun uzun anlatmaya başladılar.

Demokrasinin beşiği denen medeniyet havarileri suspus oldu. Yağma yok. Hesap sorulacak. FETÖ gelecek, hesap verecek. Şehitlerimizin kanını döken herkesten hesap sorulacak. Ama hesabı sorarken intikam duygusuyla hareket etmeyeceğiz. Adaletle hesap soracağız. Türk adaleti hesap soracak. Hiç kimsenin yaptığı yanına kalmayacak. İdam bir sefer ölümdür ama ölümden daha büyük ölümler var onlar için. O da tarafsız ve adil yargılamadır.

Konuşmasının ardından Yıldırım'a, AK Parti grubu tarafından 15 Temmuz dayanışma kampanyası çerçevesinde toplanan 1 milyon liranın, sembolik yardım çeki Grup Başkanvekilleri Naci Bostancı, Mustafa Elitaş, İlknur İnceöz ve Mehmet Muş tarafından verildi. Hükümet olarak şehit yakınları ve gaziler için gereken her şeyi yaptıklarının altını çizen Yıldırım, “Hiçbir eksikleri yok ama vatandaşlar bize sitem etti. 'Siz yapıyorsunuz da biz niye yapmayalım. Onun için biliyorsunuz bir kampanya açıldı. Şu ana kadar yaklaşık 200 milyon lira birikti. Kampanya bir süre daha devam edecek” dedi.

ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi James Jeffrey'nin medyaya yansıyan, 15 Temmuz darbe girişimi ve terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in iadesine ilişkin açıklamalarına işaret eden Yıldırım, “Diyor ki, 'Erdoğan Washington'da, Avrupa'da sevilmiyor. Otoriter gözüküyor'. Doğrusu başkalarının söylemediğini açıkça söylediği için takdir ettim. Ülke isimleri vererek diyor ki, 'Şu şu ülkeler bizim önümüzde eğiliyorlar, tazim ediyorlar, selam veriyorlar, yes sör diyorlar fakat bu Tayyip Erdoğan hiç bizi sallamıyor.' Üstelik de ne yanlış yaptıysak yüzümüze karşı söylüyor. Bunun için sevilmiyor. Adamlara bak, ölçüye bak. Bunlara gidip yağcılık, yaltaklık yapacaksın o zaman makbul adam olacaksın. Doğruları söylersen sevilmeyen adam, diktatör olacaksın öyle mi? Hadi oradan” sözleriyle tepki gösterdi.

Suriye'nin toprak bütünlüğünün çözüm için şart olduğunu belirten Yıldırım, “İki tane önemli şartımız var: Biri Suriye'nin toprak bütünlüğü korunacak. Öyle 'batıyı sana vereyim, güneyi sana vereyim, doğuda Kürtlere vereyim', öyle bir şey yok. Kim kimin malını veriyor kardeşim? Kimin malını kime veriyorsun? Geç bunları. Bu bölgenin sorunlarını en iyi bilen, bölgenin ülkeleridir. Dolayısıyla İran, Türkiye bu bölgeyi en iyi bilen ülkelerdir, soruna en iyi çözümü de bu ülkeler getirecektir. ABD, Rusya, diğer koalisyon güçleri gerçekte çözüm istiyorlarsa çözüm mutlaka sağlanacak. Suriye'nin toprak bütünlüğü korunacak, Suriye'nin bütün vatandaşlarına mezhep esasına dayalı bir yönetim dayatılmayacak” dedi.

Başbakan Yıldırım grup toplantısında konuşurken Meclis polisini alarma geçiren ihbar geldi. Güvenlik gerekçesiyle Meclis kapıları girişlere kapatıldı. Önceden ismi bildirilen ziyaretçiler de içeri alınmadı. Hakkari ve Şırnak'ın il olmaktan çıkarılmasını protesto eden grup, TBMM Dikmen kapısında eylem yapıyordu. Bu kişilerin, HDP grubuna katılarak Meclis içinde protestolarını sürdüreceği iddiası üzerine Meclis güvenlik amirliğinin geçici olarak kapıları kapatarak, girişleri durdurduğu öğrenildi. Öte yandan sanatçı Yılmaz Erdoğan da 15 Temmuz darbe girişiminde Meclis'in hasar gören noktalarını gezdi, ardından Başbakan Yıldırım'a Hakkari'nin ilçe olmaması konusundaki talebini iletti.