Göç yönetiminde önemli tecrübe kazanan Türkiye, dünyaya kılavuzluk ediyor. Türkiye’nin Suriye krizi yönetimindeki başarısı ilk olarak Venezuella meselesinde gündeme geldi. 2016 yılında 2 milyona yakın Venezuela vatandaşının göç ettiği Kolombiya, Türkiye modelini kopyaladı. Suriye göçüne karşı geçici koruma prosedürünü işleten, çalışma izinlerini düzenleyen ve diğer mevzuatları hızlıca oluşturan Türkiye, bu konudaki deneyimlerini eğitim programları ile Kolombiya’ya aktardı. Ardından birçok ülke ile göç konusunda işbirliğine gidildi.
Görüşme listesinde Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği, Uluslararası Göç Örgütü ve Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi gibi uluslararası kuruluşların yanında Almanya, Fransa, Birleşik Krallık, Hollanda, Belçika, İtalya, Ukrayna, Romanya, Afganistan, Bangladeş, Pakistan, İran, Katar, Kuveyt, Kırgızistan, Kazakistan, Azerbaycan, Senegal ve Libya gibi ülkeler var. Görüşmelerde Türkiye’nin göç yönetimine dair tecrübeleri aktarılırken, göçe dair uluslararası gelişmelerle ikili ve çok taraflı işbirliği alanları da değerlendirildi.
Türkiye, göç yönetimi konusunda kurumsallaşmayı başaran ender ülkelerden. 2013’te İçişleri Bakanlığı bünyesinde “genel müdürlük” statüsünde kurulup 2021’de “başkanlığa” dönüştürülen Göç İdaresi, 81 ilde 10 binden fazla personeliyle hizmet veriyor. Başkanlığın geri gönderme merkezi kapasitesi 20 binin üstünde. Düzensiz göçmenler, sınırdışı işlemleri tamamlanana kadar 22 ildeki 25 geri gönderme merkezinde tutuluyor. 5 ildeki 7 geçici barınma merkezi ile 2 sığınma evi de Göç İdaresi Başkanlığı’nca yönetiliyor. 2020’de Avrupa’da hakkında sınırdışı kararı alınan yabancıların yüzde 18’i geri gönderilirken, ülkemizde aynı yıl bu oran yüzde 40 olarak kayıtlara geçti.