Türkiye’nin terörle mücadelesinin sadece kendi toprakları ile sınırlı olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütü PYD’ye son uyarısını yaptı: Şu anda El Bab’a dayandık. Yetmez, biz şimdi oradan da Münbiç’e doğru gideceğiz. Münbiç’te PYD var, YPG var. Tamamen orayı boşaltmasını istiyoruz
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Polis Akademisi tarafından düzenlenen Türkiye'nin Yeni Güvenlik Konsepti Konferansı'nda, sorunları kaynağında çözeceklerini belirtti. Erdoğan, şunları söyledi:
Türkiye'nin terör örgütleriyle mücadelesi kesintisiz ve kararlı bir şekilde yürüyecek. PKK, FETÖ, DEAŞ ve diğer terör örgütlerinin asıl amacının, bizi büyük fotoğraftan kopartıp kendi içimize hapsetmek olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu örgütler diğer güçlerin planlarını rahatça uygulamalarını sağlamak üzere Türkiye'yi iç meselelerine odaklamak için üzerimize salınmış birer araçtan ibarettir.
Ülkemizin yeni güvenlik konsepti tüm alanları kapsamakla birlikte mutlaka önceliklerimiz olacaktır ve vardır. Terörle mücadele bu önceliklerin başında geliyor. Türkiye'nin terörle mücadelesi sadece kendi toprakları ile sınırlı değil. Suriye ve Irak'ta yürütülen operasyonlar, bu ülkelerin topraklarına göz dikmemizden kaynaklanmıyor.
Şu anda El Bab'a dayandık, El Bab'ı batıdan da ayrıca çevreledik, kuşattık. Yetmez, biz şimdi oradan da Münbiç'e doğru ayrıca gideceğiz. Niye Münbiç'e gideceğiz? Çok meraklı olduğumuz için değil. Münbiç'te PYD var, YPG var. Onlar da orayı terk etsin, doğuya gitsin. Bunu söyledik. 'Gidecekler' dediler, 'gitsin' dedik. Şu ana kadar bir miktar gittiğini söylüyorlar. Biz tamamen orayı PYD ve YPG'nin boşaltmasını istiyoruz. Çünkü o topraklar, bu terör örgütlerinin toprakları değil,
PKK şimdi Kandil'in yanında yeni bir adım daha atıyor. Sincar'ı da kendisi için aynen Kandil gibi bir terör bölgesi yapmak istiyor. Sincar dağlarından bize saldırı gibi bir havası ama onlara bunu da yar etmeyeceğiz. Hesabını da onlara soracağız. Bu ülkelerde şimdi göz göre göre, mezhep çatışması fitili ateşlenirken, sorunun kapımızı çalmasını, canımızı yakmasın beklemeyeceğiz. Mezhep çatışması tehdidini de kaynağında önlemek için ne gerekiyorsa yapacağız.
Sevr Anlaşması, bugünkü Türkiye'yi 7-8 parçaya bölen haritasıyla ülkeye biçilen asıl misyonun ifadesidir. Türk milleti Çanakkale Savaşı, Kut'ül Amare zaferi ve nihayet İstiklal Harbi ile bu taksimi reddetti. Millet İstiklal Harbi'ne başlarken bir hedef belirledi. Bu hedef Misakımillidir. Misakımilli hedeflerimiz arasında olup da İstiklal Harbi'ni kazandığımız bazı haklarımızdan Lozan ile feragat etmek zorunda kaldık. Türkiye hala Lozan'a hapsedilmeye çalışılıyor.
Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaştırmak için tüm şartları zorlayacağız. Birçoklarının ayağına basacağımızın, rahatsız edeceğimizin, çıkarlarına dokunacağımızın farkındayız. Terör örgütleriyle, darbe teşebbüsleriyle, ekonomik saldırılarla, siyasi ve diplomatik kumpaslarla boğuşarak da olsa hedefimize yürümeyi sürdüreceğiz.
Bu milletin, elindeki ekmeğini kardeşiyle ikiye bölen, bir tas çorbasını kardeşiyle yudumlayan bir millet olduğunu anlatan Erdoğan, “İşte bunu 15 Temmuz gecesinde de aynen gördük. Tüm insanlığa o gece benim milletim bir ders verdi” dedi. “Çevremizdeki tehditlerle mücadele ederken bunların içimizdeki araçlarına, uzantılarına karşı da gereken her tedbiri alacağız” diyen Erdoğan, “17-25 Aralık polis-yargı darbe girişimi sonrasında aldığımız tedbirlerin faydasını 15 Temmuz darbe girişiminde gördük. Devlet bu ihanet çetesinden tamamen temizlenmedi, silahlı kuvvetlerin içinde, polis teşkilatlarının, yargının, devletin çeşitli kurumlarının içinde hala bulunuyor” diye konuştu. Erdoğan, bununla birlikte “Fetö'nün devlet içindeki operasyonel gücünün önemli ölçüde kırıldığını” belirtti.
Doğu ve Güneydoğu'nun böyle gitmeyeceğini belirten Erdoğan, son dönemlerde hep birlikte bir mücadele verildiğini, şu anda teröristlerin kaçacak delik aradığının altını çizdi. Erdoğan, “Bu bölgede yaşayan tüm insanımızın da kendine olan öz güvenini artıracak. 'Kepenk indir' dediği zaman artık kepenk indiren bir Güneydoğulu, Doğulu olmayacak, ben buna inanıyorum. Çünkü böyle bir şey yaptığı takdirde onlar da bedel ödeyecekler. 'Geldiler bizi tehdit ettiler o yüzden kepenk indirdik' yok.
Bu görev sadece askerin, polisin, köy korucusunun görevi değil aynı zamanda milletçe senin de görevin. Sana 'kepenk indir' diyene sen meydan okuyacaksın” dedi.Erdoğan, polis teşkilatının, askerin, köy korucularının hep birlikte dayanışma halinde bu mücadelenin son safhasında bu işi bitireceğine inandığını dile getirerek, terörle mücadele konusunda şu anda en önemli noktaya gelindiğine dikkati çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ile telefonla görüştü. Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Erdoğan ve Çipras 18 Kasım Cuma günü akşam saatlerinde bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Erdoğan ve Çipras, görüşmede Kıbrıs'ta devam eden müzakere sürecini ele aldı.