Meclis Başkanlığı'na sunulan teklife göre, memurlara evde çalışma imkanı geliyor. Özürlülere de farklı mesai uygulanabilecek. Ayrıca teklifle kamu çalışanına dava açılmayacak
Memurlara evde çalışma imkanı getiren, özürlü memurlara farklı mesai uygulanmasını düzenleyen teklif TBMM Başkanlığı'na sunuldu. AK Parti Bolu Milletvekili Fatih Metin, AK Parti Siirt Milletvekili Mehmet Yılmaz Helvacıoğlu ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak'ın imzasını taşıyan teklif Askerlik, Devlet Memurları, Hakimler ve Savcılar, Sosyal Güvenlik Kurumu, Genel Sağlık Sigortası ve İdari Yargılama kanunlarında
bazı değişiklikler öngörüyor.
Teklife göre, Kanun gereğince alınacak prim ve verilecek ödeneklerin hesabına esas tutulan günlük kazancın alt sınırında 'sigortalıların yaşlarına uygun asgari ücret' esas alınacak. Üst sınırda da '18 yaşından büyük' sigortalıların kazancına göre hesaplanacak.
Memurların yürüttükleri hizmetin özelliklerine göre, bu madde uyarınca tespit edilen çalışma saat ve süreleri ile görev yerlerine bağlı olmaksızın çalışabilmeleri mümkün hale geliyor. Memurlara, teknolojik gelişmelere uygun olarak ve günün şartlarına göre, gerektiğinde evlerinde, özel ofislerde veya benzeri başka yerlerde çalışabilmelerine imkan sağlanıyor. Bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi halinde, idari para cezası asıllarının kalan yüz 75'i ile idari para cezasına uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer'i alacaklarının tamamının tahsilinden vazgeçilecek.
Devlet Memurları Kanunu'nda değişiklik yapan teklife göre de özürlüler için; özür durumu, hizmet gerekleri, iklim ve ulaşım şartları göz önünde bulundurulmak suretiyle günlük çalışmanın başlama ve bitiş saatleri ile öğle dinlenme süreleri farklı olarak belirlenebilecek. Kadın memurlara da hamileliğin yirmidördüncü haftasından itibaren ve doğumdan sonraki bir yıl süreyle gece nöbeti ve gece vardiyası görevi verilemeyecek. Özürlü memurlara da isteği dışında gece nöbeti ve gece vardiyası yazılamayacak.
Değişikik teklifinin Hakimler ve Savcılar Kanunu kısmında yer alan hükümlere göre, hakim ve savcıların bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili yaptıkları işlem ve verdikleri karar nedeniyle haklarında tazminat davası açılamayacak. Hakim ve savcıların işlem, kovuşturma, işlem veya verdikleri kararlar nedeniyle sadece devlet aleyhine tazminat davası açılabilecek. Devlet aleyhine açılacak tazminat davalarında ise söz konusu işlem ve kararların “kanuna ve hukuka aykırı” olması temel ölçü alınacak. Tazminat istemli davalar, kovuşturma sonucunda verilen hükmün ya da davalara ilişkin kararın kesinleştiği tarihten itibaren 6 ay içinde açılabilecek. Eğer tazminat kararı verilirse, devlet 1 yıl içinde “görevini kötüye kullanan” hakim ve savcıya rücu edecek. Teklifin, hakim ve savcıları, tazminat kıskacından kurtaracağı ifade ediliyor. Bilindiği gibi Ergenekon tutuklusu Mehmet Haberal kendisi hakkında tutuklanma kararı veren 9 hakime dava açmış, Yargıtay ise hukuk camiasından gelen tüm tepkilere karşın hakimleri tazminata mahkum etmişti.
