'Kürt sorunu benim sorunum'

Yeni Şafak
00:0013/08/2005, Cumartesi
G: 12/06/2017, Pazartesi
Yeni Şafak
Arşiv
Arşiv

Başbakan'dan, Diyarbakır'da 4 önemli mesaj: "Herkes birinci sınıf vatandaştır. Kürt sorunu sadece bir kesimin değil tüm ülkenin ve özellikle benim sorunumdur. Sorunları anayasal düzen içinde, daha çok demokrasi, daha çok refahla çözüyoruz. Bu devlet, bu vatan, bu bayrak hepimizin"

---------------------------------- manset -------------------------------------------
---------------------- manset ---------------------

  • ERHAN SEVEN / DİYARBAKIR


    Başbakan Tayyip Erdoğan, Diyarbakır'da "birinci sınıf vatandaşlık, daha çok demokrasi ve daha çok refah" vurgusu yaptı. "Kürt sorunu"nun bu milletin bir parçasının değil, hepsinin, özellikle de "kendisinin" sorunu olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Anayasal düzen dahilinde her sorunu daha çok demokrasi, daha çok vatandaşlık hukuku, daha çok refahla çözüyoruz, çözeceğiz. Demokratik sürecin geriye doğru işlemesine izin vermeyeceğiz' dedi. 6 bakan ve çok sayıda bölge milletvekili ile birlikte Diyarbakır'a gelen Başbakan Erdoğan, TOKİ'nin yaptırdığı yaklaşık 2 bin dairenin anahtar teslim töreninde yaptığı konuşmaya "Diyarbakır'ın saygıdeğer, güzel insanları sevgili kardeşlerim" diyerek başladı. Erdoğan, "Altını çizerek belirtiyorum AK Parti iktidarı ayrımcılığı gerek bölgesel olarak, gerek etnik unsur olarak ortadan kaldıran bir iktidardır. Bunu Diyarbakır'da daha önce gerek 3 Kasım seçimlerinde gerekse daha sonraki gelişimde söylemiştim. Şimdi de söylüyorum, Türkiye ne kadar Ankara'ysa, İstanbul'sa, ne kadar Konya, Samsun, Erzurum'sa o kadar da Diyarbakır'dır. Bunu böyle bilin" ifadelerini kullanınca vatandaşlar uzun süre alkışladı.
    Geçmişte hatalar yapılmıştır

    Erdoğan, ülkenin her tarafının kokusu, rengi, sesi, musikisinin farklı bir lezzet taşıdığına dikkat çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Her ülkede geçmişte hatalar yapılmıştır. Geçmişte yapılan hataları yok saymak büyük devletlere asla yakışmaz. Büyük devlet, güçlü millet kendisiyle yüzleşerek hatalarını ve sevaplarını masaya yatırarak, geleceğe yürüme özgüvenine sahip devlet ve millettir. Ben milletimin devletimin özgüvenine tarih bilincine ve coğrafya şuuruna inanan bir kadronun başbakanı olarak huzurunuzdayım. Büyük millet olmak geçmişle yüzleşirken, geleceğe yürümek, geçmişin davalarıyla geleceği ipotek altına almamakla mümkündür. Çünkü gelecek aydınlık yarınlarla doludur. Ben bir şiir okudum diye cezaevinde yattığım günlerde milletime şu mesajı göndermiştim. 'Asla ve asla devletime kızgın ve küskün değilim. Bu devlet, bu vatan, bu bayrak hepimizindir. Bir gün gelir bu hatalar düzelir' demiştim. O nedenle bayrağımızın dalgalandığı her yerde herkesin birinci sınıf vatandaş olması, ülkemizde özgürlüklerin tam hakim olması, hukuk devletinin bu coğrafyada misafir değil mülk sahibi olması ve çocuklarımızın geleceğe ümitle bakması benim ve arkadaşlarımın aşkıdır, sevdasıdır, rüyasıdır."

    'Kürt sorunu' benim sorunum

    Sözlerine, "Soruna illa da ad koyalım diyorsanız, Kürt sorunu da bu milletin bir parçasının değil, hepsinin sorunudur. Benim de sorunumdur" diye devam eden Erdoğan, şunları söyledi: "Sorunların parça parça adresi olmaz. Bütün sorunlar, Kürt olsun, Türk olsun, Çerkes olsun, Abaza olsun, Laz olsun bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının ortak sorunudur. Çünkü güneş herkesi ısıtır, yağmur herkes için rahmettir. Çünkü herkes aynı toprağın insanıdır. Millet olmak işte budur. Bu sebeple 'Kürt sorunu ne olacak' diyenlere diyorum ki: Bu ülkenin Başbakanı olarak bu sorun herkesten önce benim sorunumdur. Aynı şekilde bu memleketin başka bir meselesini de bana soracak olursanız, onlara da şunu derim, o mesele de herkesten önce benim meselemdir. Biz büyük bir devletiz ve bu ülkeyi kuranların bize miras bıraktığı temel prensipler ve cumhuriyet ilkesi içinde, Anayasal düzen dahilinde her sorunu, daha çok demokrasi daha çok vatandaşlık hukuku daha çok refahla çözeceğiz, bu anlayışla çözüyoruz ve çözeceğiz de..."

    Hiçbirşey terörün mazereti olamaz

    Erdoğan, sözü bölücü terör örgütüne de getirerek, şunları vurguladı: "Hiç bir sorunu yok saymıyoruz. Çünkü sorunları yok saymak aziz milletimize saygısızlıktır. Her sorunu gerçek sayıyoruz ve bunlarla yüzleşmeye hazırız. Ancak milletimizin sorunlarını bahane ederek, terör ve şiddet üretmeye çalışanların karşısına da devlet ve millet olarak topyekün sarsılmaz bir irade ile çıkıyoruz. Devletimize, bayrağımıza ve cumnhuriyetimize topyekün sahip çıkıyoruz. Terör ve şiddetin bu ülkenin en büyük düşmanı olduğunu ve buna asla göz yummayacağını bir kere daha söylüyoruz. Masum vatandaşlarımızı katleden, kahraman güvenlik güçlerimizi şehit eden, bu milletin geleceğine süikast düzenleyen teröristler, bu ülkenin masum evlatlarını da kendi emellerine alet ediyorlar. Anneler, babalar sizlere sesleniyorum. Evlatlarınızı bu terör belasından kurtarmak için devletin her türlü yardıma açık olduğunu biliniz. Bu ülkede hangi sorun varsa bu sorunun çözümü için adres biziz. Siz aziz hemşerilerime, bayrağımızın dalgalandığı her vatan toprağında birinci sınıf vatandaş, daha çok demokrasi, daha çok refah sözü verdik, veriyoruz."

    Demokrasiden geri adım atmayız

    Başbakan Erdoğan, ülkenin ortak kaderini paylaşan tüm vatandaşların sağduyusuna, aklıselimine inandıklarını ifade ederek, "Türkiye'nin geldiği noktadan geriye adım atılmayacağını, demokrasinin bütün vatandaşlarımız tarafından hissedilerek derinleşeceğini herkesin bilmesi gerekir. Demokratik sürecin geriye doğru işlemesine izin vermeyeceğiz" dedi.

    Bölgeye yatırımları anlattı

    Türkiye genelindeki ekonomik rahatlama ve özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile Diyarbakır'da yapılan yatırımları, verilen destekleri anlatan Erdoğan, özetle şunları kaydetti: "Göreve geldiğimizde kişi başına milli gelir 2 bin 72 dolardı; şimdi 4 bin 500 dolara yaklaştık. 'Hafıza-ı beşer nisyan ile maluldür' derler; maalesef zamanla unutuyoruz. Asgari ücretle alınan ekmek 190 kilodan 280 kiloya, makarna 181 kilodan 318 kiloya, süt 151 litreden 259 litreye yükseldi. Ekim 2002 ile 2004 arasında buzdolabı yüzde 29, çamaşır makinası yüzde 35 düştü."

  • "Son 2 yılda sadece bölgede görev yapan uzman hekim sayısını bin 346'dan 1810'a yükselttik. SSK'nın Sağlık Bakanlığı'na devriyle bu rakam 2 bin 378'e çıktı. Sözleşmeli personel uygulamasıyla 2003'ten bu yana bölgeye 6 bin 660 yeni sağlık personeli atadık. Bölgedeki ambulans sayısını 89'dan 280'e, 112 acil istasyon sayısını 63'ten 198'e çıkardık; 21 yeni hastane, 140 yeni sağlık ocağını hizmete açtık. 400 yataklı bir eğitim hastanesinin temelini de bir iki ay içinde atacağız."

  • Erdoğan, şunu özellikle vurguladı: "Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu aracılığı ile 0-6 yaş grubundan 589 bin çocuğun annelerine sağlık takiplerini yapma kaydıyla ayda 17 milyon TL ödeme yaptık. Anneler dikkat edin; pozitif ayrımcılık yapıyoruz ve size veriyoruz parayı, babalara değil. Bankadan siz alıyorsunuz parayı."

  • Erdoğan, 2 yılda Doğu ve Güneydoğu bölgelerine ayrılan sağlık bütçesi payının yüzde 56 arttığını, bu bölgede 4 milyon 200 bin kişinin yeşil kart sahibi olduğunu da hatırlattı.

  • 2 yıldır okul kitaplarını ücretsiz verdiklerini, 4 bin 650 yeni derslik yaptıklarını, kapalı 1400 okulu yeniden açtıklarını anlatan Erdoğan, Diyarbakır'da da 1050 yeni dersliği hizmete açtıklarını kaydetti.

  • İlköğretimdeki kız öğrencilerin her ay 22 milyon, erkeklerin ise 18 milyon TL burs aldığını, bu paranın da yine annelere ödendiğini vurgulayan Erdoğan, "Bu paranın kahve köşesinde, sigarada harcanmasını istemedik" dedi. Ortaöğretimde kız öğrencilere 39, erkeklere de 28 milyon TL burs verildiğini hatırlatan Erdoğan, destek verilen toplam 1 milyon 95 bin öğrencinin 385 bininden fazlasının Güneydoğu Anadolu'da, 80 binden fazlasının da Diyarbakır'da olduğunu vurguladı.

  • Erdoğan, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde son 2 yılda çeşitli isimler altında yapılan destekleme ödemesinin 2 katrilyon 319 trilyon TL olduğunu söyledi. Erdoğan, "Bu para buraya girdi. Doğu Andolu'ya, Güneydoğu Anadolu'ya girdi bu para. Bunlar bugüne kadar olmuş şeyler değildi" dedi.

    İşadamlarınız fabrika yapsın

    Başbakan Erdoğan, bir vatandaşın "fabrika istiyoruz" diye bağırması üzerine, "Bak kardeşim, AK Parti iktidarı buralara fabrika yapmayacak. Çıkardığımız Teşvik Yasası'nın anlamı nedir? Diyarbakırlı işadamlarımız batıya yaptığı yatırımın yanında biraz da buraya yatırım yapsınlar. Bedava arazi veriyoruz. 5 yıl vergi almıyoruz, enerjide yüzde 50 indirim yapıyoruz. SSK primlerinde indirim yapıyoruz. Daha ne istiyorsunuz. Bedavacılığa alışmayın. Çalışacağız, omuz omuza vereceğiz, hep beraber kalkınacağız" dedi. Erdoğan, Diyarbakır organize sanayi bölgesinin hızla tamamlanacağını, içme suyu sorununu da bitireceklerini söyledi.

    'Herkesi dinlemeye hazırım'

    Erdoğan, "birlik beraberlik, kalkınma, huzur ve refah" mesajı getirdiğini de vurgulayarak, "kardeşçe yaşamak" için "söyleyecek sözü olan herkesi dinlemeye, hakkaniyet sahibi herkese kulak vermeye hazır olduklarını" söyledi ve "Yeter ki gelecek umutlarımıza gölge düşüren şiddeti ve kavgayı bertaraf edelim" dedi. Erdoğan, şöyle devam etti: "İki gün önce ülkemizin düşünen kesimi ile, yazan çizen kesimi ile bir toplantı yaptık. Büyük bir takdir topladı. Ama bunu hazmedemeyen siyasilerin olduğunu da gördük. Düşünceye saygısı olmayan, düşünce hürriyetinden söz edemez. Özgürlüğe tahamül edemeyenler, özgürlükten bahsedemezler, din ve vicdan hürriyetinden bahsedemezler. Bizim üç kırmızı çizgimiz var. Bunlar etnik milliyetçilik, bölgesel milliyetcilik ve dinsel milliyetçiliğe yer olmamasıdır. Herkes kimliği ile övünebilir ama kimse üstünüz diyemez. Bir üst kimlik vardır. O da Türkiyle Cumhuriyeti bağıdır."

    'Başbakanımız seni seviyoruz'
  • Başbakan Erdoğan'ı Diyarbakır havaaalanında karşılayanlar arasında Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, DEHAP'lı alt kademe belediye başkanları Zülküf Karatekin ile Fırat Anlı da vardı.

  • Erdoğan havaalanında "Sayın başbakan seni seviyoruz" ve aynı anlama gelen Kürtçe, "Bırez serokvezir em ji te hezdıkın" pankartlarla karşılandı.

  • Başbakan Erdoğan şehre giderken, Ayten Alpman'ın "Memleketim" şarkısı çalındı.

  • Erdoğan'ın, bin 600 konutun anahtar teslim töreninde yaptığı konuşma, kadınların sık sık "zılgıt" çekmesiyle ve "Diyarbakır seninle gurur duyuyor" sloganlarıyla kesildi. 55 milyon YTL'ye mal olan konutların aylık taksitleri 228 YTL olarak ödenecek.

  • Erdoğan Cuma namazını tarihi Ulu Cami'de kıldı.
    Başkan hep yanındaydı

    Başbakan Erdoğan'ın Diyarbakır gezisine Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu, Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Tarım Bakanı Mehdi Eker, Bayındırlık Bakanı Faruk Özak ve çok sayıda milletvekili ile Dünya Bankası'nda çalışan küçük oğlu Bilal Erdoğan da katıldı. Baydemir ve DEHAP'lı Belediye Başkanları TOKİ'deki törene de katıldı ve Erdoğan'ın sözlerini alkışladılar.

    Başbakan çelik yelek giymedi

    Başbakan Erdoğan, Diyarbakır gezisinde çelik yelek giymedi. Daha önceki birkaç doğu iline yaptığı gezide çelik yelek giyen Erdoğan'ın, yeleği kendi isteği ile giymediği öğrenildi. Geziyi çok sayıda yerli ve yabancı basın kuruluşu izlerken, olağanüstü güvenlik önlemlerinin alındığı görüldü. Bölge illerden diyarbakır'a polis takviyesi yapıldı ve toplam 4 bin polis görev yaptı.

    'Memleketim' şiirini okudu
    Başbakan Erdoğan, 3 gün önce aydınlarla yaptığı toplantıda yazar Adalet Ağaoğlu'nun Diyarbakırlı şair Cahit Sıtkı Tarancı'nın, "Memleket isterim" isimli şiirini okuması önerisini de yerine getirdi. Erdoğan, fon müziğinin eşliğinde şu şiiri okudu:

    "Memleket isterim / Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun; / Kuşların çiçeklerin diyarı olsun. / Memleket isterim / Ne başta dert ne gönülde hasret olsun; / Kardeş kavgasına bir nihayet olsun. / Memleket isterim / Ne zengin fakir ne sen ben farkı olsun; / Kış günü herkesin evi barkı olsun. / Memleket isterim / Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun; / Olursa bir şikayet ölümden olsun."

    Erdoğan, sözlerini, "Diyarbakır'ı ve Diyarbakırlılar'ı sevgi ve kardeşlikle kucaklıyorum. Allah birliğimizi, beraberliğimizi, dirliğimizi düzenimizi, kardeşliğimizi kıskananlara fırsat vermesin" diye tamamladı.

    Kan davalıları barıştırdı

    Başbakan Erdoğan, Diyarbakır'da AK Parti'li Çınar Belde Belediye Başkanı'nın ailesi Hacıhamitler ile Öztürk ailesi arasındaki kan davasının bitmesine şahitlik yaptı. Kur'an-ı Kerim okunarak başlayan törende, Hacıhamit ve Öztürk ailesinin önde gelen fertleri Kur-an'ı Kerim'in altından geçerek husumeti bitirdiklerini ilan ettiler.

    Erdoğan: Zemini yumuşatıcı gezi

    Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin gündemine oturan Diyarbakır gezisini, "Verimli ve zemini yumuşatıcı bir gezi" olarak değerlendirdi. Erdoğan, aralarında Ankara Temsilcimiz Mustafa Karaalioğlu'nun da bulunduğu bir grup gazeteciye Diyarbakır gezisini değerlendirdi. "Geziyi verimli ve zemini yumuşatıcı bir gezi olarak değerlendiriyorum"diyen Erdoğan, "Bölge halkının benim mesajlarıma tepkisi çok olumlu" şeklinde konuştu.

    Basın bu geziye katkı yapsın

    Erdoğan, "Gezide zemin yumuşaktı. Basının buna katkı yapması, yazı ve yorumlarıyla buna destek vermesi gerekiyor" diye konuştu. Başbakan Erdoğan, İsrailli turist gemilerine eylem yapılacağı şeklindeki haberlerin veriliş tarzından dolayı ise basına sitem etti. Erdoğan, "Basın, İsrailli turist gemilerine bomba olayını abartarak yanlış yaptı" dedi.

    Baydemir'den Başbakan'a rapor
    Projeler bürokratik engellere takılıyor

    Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Diyarbakır ile bölgenin sorunları ve çözüm önerileriyle ilgili hazırlanan raporu Başbakan Tayyip Erdoğan'a sundu. Büyükşehir Belediyesi'nce hazırlanan ''Kentsel ve Bölgesel Sorunlar Güçlükler Tespitler ve Çözüm Önerileri'' başlıklı raporda, üretilen projelerin bürokratik engellere takıldığı ileri sürüldü.

    30 bin sokak çocuğu- Raporda, Diyarbakır'da sokakta çalışan 30 bin kadar çocuğun yüzde 23'ünün okula devam edemediği, hemen her 2 çocuktan birinin madde bağımlısı olduğu, sokakta çalışan çocuk sorununun İstanbul, İzmir gibi büyük kentlere de ciddi boyutlarda yansıdığı belirtildi.

    Yasal düzenleme yapılmalı- Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin projeler için kaynak bulma konusunda sıkıntılarının olduğu ve engellerle karşılaştığının ileri sürüldüğü raporda, projelerde merkezi yönetimin gerekli desteği göstermesi beklentisi içerisinde bulunulduğu belirtildi. Raporda, bölgede istihdamı sağlayacak projelerin önünün açılabilmesi için gerekli yasal ve idari düzenlemelerin yapılması gerektiği bildirildi.

    Yeni reformlar gerekli- Uluslararası bir havaalanın yapılması, Habur Sınır Kapısı'na ek olarak Irak ile ticari ilişkilerin güçlendirilmesi için yeni bir sınır kapısının açılması, bölgede vatandaş ve yatırımcının istediği güven ve huzur ortamının sağlanması gerektiği belirtilen raporda, AB ile uyum çerçevesinde yapılan reformların yeni reformlarla desteklenmesi istendi.

    AB fonlarında pozitif ayrımcılık- Mevcut sorunların sosyal, kültürel, siyasal ve ekonomik boyutuyla çözülmesinde sivil çözüm projesinin önemine değinilen raporda, "AB'den alınacak kredilerin ciddi bir kısmının 'pozitif ayrımcılık' esprisi ile bölgemize aktarılması, mevcut kentsel ve bölgesel sorunların çözümüne büyük katkıları olacaktır" denildi.

    ...GEZİDEN NOTLAR...
    Baydemir: Başbakan'ı lâyıkıyla ağırladık
  • Geziyi değerlendiren Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Başbakan Erdoğan'ın Diyarbakır'da fevkalede olgun bir tarzda Diyarbakırlılar tarafından ağırlandığını belirtti. Diyarbakır'da çok önemli bir mesaj ve atmosfer oluştuğunu belirten Başkan Baydemir, "Kanımca hepimize düşen bu atmosferi artık somut bir yaşama ve somut bir adıma dönüştürmenin çabasını ortaya koymaktır" dedi.

    Erdoğan'dan, Başkan'a kahve sözü
  • Erdoğan, gezisinin son bölümünde akşam saatlerinde Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ile Diyarbakır Valiliği'nde bir süre görüştü. Baydemir'in Başbakan Erdoğan'a, "Bir fincan kahvemizi içmeniz için sizi belediyemize bekliyorduk. Bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı vardır" diyerek belediye davet etti. Erdoğan, programı nedeniyle gelemediğini ancak gelecek sefere birlikte kahve içebileceklerini söylediği öğrenildi.


    ----------------- imza------------------

    ----------------- imza------------------



  • #Arşiv
    #Yeni Şafak Arşiv