ABD Başkanı Trump'ın Türkiye'de zulme uğradığını iddia edip, "Ona casus diyorlar, ben ondan daha casusumdur" dediği Papaz görünümlü Andrew Brunson'un dosyası bir hayli kabarık. FETÖ üyeleriyle çok sık bir araya gelmekten sadece Kürt vatandaşların kabul edildiği bir kiliseye, sürekli sınır bölgesi ziyaretlerinden Suruç'taki PKK'lılarla temasına kadar birçok bilgi ve belge, Trump'ın bahsettiği ismin bir papazdan ziyade casus olduğunu ortaya koyuyor.
Geçtiğimiz gün mahkeme karşısına çıkan ve hakkında terör örgütleri FETÖ ve PKK adına suç işlediği, casusluk yaptığı iddiasıyla 35 yıla kadar hapis cezası istenilen ABD'li din adamı Andrew Craig Brunson'a ABD’nin 1 numarasından destek gelmesi gözleri bir kez daha bu davaya çevirdi.
ABD Başkanı Trump'ın daha önceki görüşmelerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan ısrarla istediği papaz görünümlü Brunson için son adım yine aynı yerden geldi. Trump, dün gece attığı tweette Brunson'u 'iyi bir beyefendi' olarak tanımladı.
İzmir'de casusluk faaliyetlerinde bulundu
Güvenlik güçlerinin elindeki veriler, geçtiğimiz gün çıktığı ilk duruşmada ağlama krizine giren ve hakkındaki iddiaları reddeden Brunson'ın yalan söylediğini belgeleriyle ortaya koyuyor.
Brunson, şuan firari olan FETÖ'nün Ege Bölge Sorumlusu Bekir Baz ile hiç görüşmediğini iddia etse de, iddianameye giren istihbari bilgilere göre Brunson ve Baz'ın kullandığı telefonlardan sıklıkla 'ortak alan' sinyali alındı.
'Tanımıyorum' dediği FETÖ'cüyle telefon sinyalı 293 kez kesişti
İddianamedeki HTS raporuna göre, Brunson'un kullandığı 5 GSM hattı ile Baz'ın kullandığı 2 GSM hattının sinyal kayıtlarını karşılaştıran ekipler, 4 Nisan 2011 ila 19 Ağustos 2015 tarihlerinde GSM kullanıcılarıyla irtibat halindeyken Konak, Çankaya ve Alsancak'ta birbirlerine çok yakın yerde 293 kez sinyal saptadı.
Öte yandan, ABD'li papaz Brunson'un "FETÖ silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçlamasıyla yargılanan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Başkanı avukat Taner Kılıç ile 9 kez iletişim kurduğu da HTS kayıtlarına yansıdı.
Batı'nın 'Güneydoğu' ilgisi Brunson'a da bulaşmış
Daha önceki yıllarda gerek ABD, gerek AB şemsiyesi altında Türkiye'nin Güneydoğusunda bulunan etnik gruplarla sürekli dirsek teması kuran ve bölge halkını devlete karşı kışkırtmak isteyen Batılıların bu sevdası ABD'li Papaz Brunson'a da bulaşmış.
Bölgedeki terör gruplarıyla sıklıkla iletişim kurduğu ortaya çıkan Brunson'ın sıklıkla Suruç ve benzeri yerlere gittiği ve burada çeşitli temaslar bulunduğu da belgelendi. Bölgedeki Kürt unsurlarla yetinmeyen Brunson'ın sadece Kürtler'in alındığı 'Mesihin Kürdi Kilisesi'ni kurduğu da öğrenildi.
ABD'nin Brunson ilgisi dinmek bilmedi
Türkiye'de yaşanan 15 Temmuz Darbe Girişimi'nin ardından Milli İstihbarat Teşkilatı koordinesinde FETÖ'cülere ve işbirlikçilerine yönelik operasyonlara hız verildi. Brunson, Ağustos 2017'de "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek" ve "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlarından da tutuklandı.
Bu tarihten itibaren Türkiye ile ABD arasında gelişen tüm heyetler arası görüşmelerde ve ikili diyaloglarda Papaz Brunson'un serbest bırakılarak iade edilmesi en önemli maddelerden biri oldu. Öyle ki, ABD Başkanı Trump dahi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı hemen tüm ikili görüşmelerde bu konuda adım atılması talebini yineledi.
Benzin istasyonu çalışanları ile TCDD listesi de iddianamede
İddianameye yansıyan bazı bilgiler de Brunson'un, bir din adamından çok, yabancı bir ülkede casusluk faaliyetlerinde bulunduğu yönündeki iddiayı haklı çıkarıyor. Öyle ki, Brunson'un "Ülkemizin Güneydoğu bölgesinde bulunan benzin istasyonları çalışanları listesi" ve "Demiryolları çalışanları listesi" ile "İrtibata geçilecek askerler listesi" gibi bilgileri elde eden kişilerle yakın irtibat kurarak bilgi alışverişinde bulunduğu kaydediliyor.
Suruç'taki patlamada oradaymış
İddianamede ayrıca Brunson'un, Şanlıurfa'nın Suruç ilçesindeki patlama sırasında burada bulunduğuna işaret edilerek, Kobani'deki şiddet olayları ve Diyarbakır'ın Sur ilçesindeki operasyonlar zamanında da İzmir'de görevliyken vazifesiyle hiçbir bağlantısı olmayan bu bölgelerde yer aldığı kaydedildi.
Andrew Brunson'un cep telefonu HTS kayıtlarında 2014-2017 arasında bin 306 kez Suruç, 192 defa Şanlıurfa'nın başka ilçelerinde, 2 kez de Diyarbakır'da olduğunun tespit edildiği vurgulanan iddianamede, sanığın, terör örgütü PKK'nın oluşturmaya çalıştığı kaotik ve şiddet ortamına rağmen bu bölgede bulunmakta ısrar etmesinin, şüphelinin bağlı olduğu illegal yapılanmanın hedef ve stratejisi kapsamında görev yapması şeklinde değerlendirildi.
"İsa'ya dönmek için gerekli koşullar oluştu"
İddianamede Brunson'un ABD'li bir askere gönderdiği 15 Temmuz darbe girişiminin başarısız olmasından üzüntü duyduğuna ilişkin mesaj da yer almıştı. Brunson, mesajında "Türkleri sallayacak bazı olayları bekliyorduk. İsa'ya dönmek için gerekli koşullar oluştu. Darbe teşebbüsü bir şoktu. Birçok Türk geçmişte de olduğu gibi askeriyeye güvendi ancak bu sefer çok geçti. Ve darbe teşebbüsünden sonra bu başka bir sallama. Sanırım olaylar daha da kötüye gidecek. Sonunda biz kazanacağız" ifadelerini kullanmıştı.
Brunson'un din adamı görüntüsü altındaki faaliyetlerinin din adamlığı ile bağdaşmadığının vurgulandığı iddianamede, yurt dışı ve yurt içinden kendisini ziyaret eden kişilerin emekli asker, özel harp subayı kanaatini uyandıran kişilerle PKK ya da FETÖ'nün üst düzey yöneticileri olduğu, bunun 2 gizli ve 5 açık tanık beyanı, çözümü yapılan dijital veri, belge, telefon görüşmesi ve baz istasyonu kayıtları gibi delillerden anlaşıldığı aktarılmıştı.
"Ver papazı, al papazı"
Cumhurbaşkanı Erdoğan da kimi konuşmalarından ABD’li mevkidaşının Brunson’ın iadesini ilişkin talebini anlatarak, “Pensilvanya'da bu nasipsiz adamın peşinden giden profesörler var. Amerika onlara 400 dönüm arazi tahsis etmiş. Amerika'nın bir sesi çıkıyor mu? Çıkmıyor. Defaatle görüşmemize rağmen, 85 koli dosyayı bunlara göndermemize rağmen ses çıkıyor mu? Çıkmıyor. Bizden papaz istiyorlar, sizde de bir papaz var verin yargılayalım diyorum. Hemen, 'karıştırma orayı' diyorlar” ifadesini kullanmıştı.