28 Mayıs seçimlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan yaklaşık 2 milyon 300 bin oy fark yiyen ve girdiği 12'nci seçimden de yenik ayrılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kendisine yöneltilen eleştirileri kulak arkası ederek görevinden istifa etmedi. Parti yönetiminin tamamını görevden alan CHP lideri, yeni Merkez Yürütme Kurulu'nu duyurarak, 'tek adamlığını' sürdürme kararı aldı.
Seçimlerden 12 gün sonra kamera karşısına çıkabilen Kılıçdaroğlu, CHP yandaşı gazeteciler tarafından kendisine yöneltilen sorulara kaçamak yanıtlar verdi.
"Yaptıklarımdan herhangi bir pişmanlık duymuyorum. Demokrasiyi savunanları CHP bir araya getirdi ama bunlar konuşulmuyor. Türk siyasetinde önemli bir aşamayı kaydettik. Toplumun her kesimiyle diyalog kurduk. Biz kazanacağımıza inanıyorduk, anketler de böyle söylüyordu. CHP sıradan bir parti değildir, tarihte en zor sınavları veren partidir. CHP Genel Başkanları asla ve asla geri adım atmamıştır. Önce MYK'mızı vekillerimizi topladık. Parti Meclisi'ndeki her bir arkadaşımızı topladık. Seçilmeyen vekiller dahil olağanüstü çaba harcadılar. Oturduk sonrasında şu karara vardık, toplumda bir talep var biz de hukuk kuralları çerçevesinde gerekeni yapacağız. Yetkiyi tümüyle partiye bıraktık. Kurultay yerel seçimlerden önce. Benim düşüncem yerel seçimlerden önce genel başkanın seçilmesi ve bitmesi. Bu toplumun yarısı demokrasiden yana oy kullandı. Evet, kazanamadık gayet iyi biliyorum ama bu umutsuz olmamamızı sağladı. İkinci turda yüzde 60-40 olsaydı sonu felaket olan bir seçim olurdu. CHP Genel Başkanları için adaylık çok önemli değildir, birinci öncelik ülkemiz ikinci önceliğimiz partimiz üçüncü de genel başkanlıktır. Biz olaya bakarız. Bizim için kural budur. Biz nerede kaybettik? CHP üç sandık konulan yerlerde etki oluşturmamış. Kentlerde oy kullananlar demokrasiye yönelik oy kullanmış kişiler. Gazeteyi televizyonu okuyan tartışanlar yüzde 51 oranında Kılıçdaroğlu demiş. Ortaya çıkan tabloyu ağır yenilgi olarak kabul etmek doğru değil."