Kenan Pars gibi yaşadı Cezveciyan gibi gömüldü

İstanbul'da önceki gün vefat eden sinema sanatçısı Kenan Pars'ın cenazesi, Bakırköy Ermeni Kilisesi'nde düzenlenen törenin ardından toprağa verildi. Sanatçıyı son yolculuğuna her dinden onlarca seveni uğurladı. Pars'ın cenazesi, Yunus Emre Kültür Merkezi'ndeki törenin ardından Bakırköy Ermeni Kilisesi'ne getirildi. Pars'ın cenazesi, burada hazırlanan platform üzerine konuldu.

Tabutun önüne “Sevgili Eşime” yazılı kalp şeklinde çelenk ve tabutun üstüne karanfillerden yapılmış haç işareti konuldu. Tabutun her iki başında da mumlar yakıldı. Kilisenin girişine de üzerinde “10 Mart 1920...Unutmayacağız” yazılı çiçeklerle donatılmış Pars'ın fotoğrafı bırakıldı. Türkiye Ermenileri Patriği Mesrob II'nin vekili Sırpazan Şahan Sıvaciyan'ın yönettiği ve yaklaşık 30 dakika süren ayinde, İncil'den bölümler ve ilahiler okundu, Ermenice dua edildi. Kilisedeki törene, Pars'ın eşi Dikran Uhi Cezveciyan, kızı Çiğdem Taşlıdan ile torunları, sanatçılar Ediz Hun, Orhan Gencebay, Müjdat Gezen, Fatma Girik, Adnan Şenses, Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin ve Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen ile yakınları ve sevenleri katıldı. Orhan Gencebay, bir süre tabutun önünde dua etti. Törene katılan sanatçılar, Pars'ın tabutunun önünde mum yaktılar. Pars'ın cenazesi, törenin ardından kiliseden çıkartılırken, eşi Dikran Uhi Cezveciyan son kez tabuta dokundu. Pars'ın cenazesi, daha sonra Bakırköy Ermeni Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Pars'ın eşi Dikran Uhi Cezveciyan, eşinin müstesna, bulunmaz bir insan olduğunu söyledi.Cezveciyan, “Allah Türk halkından razı olsun. Allah hepinizden razı olsun” dedi. Sanatçı Cihat Tamer de Pars'ın 88 yıllık ömrünün Cumhuriyet Türkiyesi'nin bir özeti gibi olduğunu belirtti. Her gün birlikte vakit geçirdiklerini söyleyen sanatçı Üstün Asutay da “ Seni çok arayacağım. Nur içinde yat Kenan ağabey” dedi. Ediz Hun ise, Pars'ın zor şartlarda hayatını idame ettirmeye çalıştığını dile getirdi. Kenan Pars'ın kızı Çiğdem Taşlıdan da babasını “O benim arkadaşım, dostumdu” diye tarif ederek babasını şöyle anlattı: “İnsan aşkıyla doluydu, dünya insanıydı. Kiliseye de camiye de sinagoga da giderdi. Her dinden, her milletten insan var burada. Bu da babamın yüreğinden kaynaklanıyor.”

Diyanet, gayrimüslim olan ancak bir Müslüman gibi yaşadığı açıklanan ve son nefesini verirken de Kelime-i Şehadet getiren Kenan Pars ile ilgili tereddüte yer olmadığını bildirdi. Din İşleri Yüksek Kurulu üyesi Mehmet Keskin, Pars'ın hayatının son demlerinde de olsa Kelime-i Şehadet getirdiğini hatırlatarak “Allah'tan rahmet dilerim. Kelime-i Şehadet getiren kimse mutlaka Müslüman'dır” yorumunu yaptı.