Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminin İstanbul'daki beyin takımını oluşturan 24 şüpheli hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede Yeni Şafak foto muhabiri Mustafa Cambaz, reklamcı Erol Olçok, oğlu Abdullah Tayyip Olçok ve Halil Kantarcı'nın da aralarında bulunduğu 89 şehidin ismi yer aldı. 24 şüpheli hakkında “Darbeye teşebbüs, 89 kez tasarlayarak kasten insan öldürmek” gibi suçlardan 92'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve çeşitli miktarlarda hapis cezası istendi. İddianamede 1 numaralı şüpheli olarak ise elebaşı Fetullah Gülen oldu.
İddianameye göre, darbe girişimi için Ankara'dan İstanbul'a gelen Kurmay Albay Muzaffer Düzenli, Yarbay Murat Yanık, Onur Özden, Binbaşı Mehmet Murat Çelebioğlu ve Uzay Şahin irtibat ve koordinasyon timi olarak görevlendirildi. Şüphelilerin İstanbul'da 2. Zırhlı Tugay komutanlığı ve 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı ve Harp Okulu Komutanlığı'nda yaptıkları toplantılarla planlamalar yapıldı. 'Yurtta Sulh Konseyi'nin” İstanbul ayağını Tümgeneral Fethi Alpay, Tümgeneral Mehmet Nail Yiğit, 2. Tümgeneral Özkan Aydoğdu, Tuğgeneral Eyüp Gürler, Kurmay Albay Muzaffer Düzenli, Kurmay Albay Uzay Şahin, Kurmay Albay Onur Özden, Kurmay Albay Ahmet Zeki Gerahan, Kurmay Binbaşı Mehmet Murat Çelebioğlu ve Kurmay Binbaşı Murat Yanık oluşturuyor.
Darbe toplantılarına katılan Tuğgenaral Eyyüp Gürler'e, 1'inci Ordu Komutanlığı Harekat Merkezi'nin yönlendirilmesi ve koordinasyonunu sağlanması görevi verildiği iddianamede anlatıldı.
Gürler ifadesinde, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Genel Harekat Daire Başkanı olarak görev yapan Tuğgeneral Adem Boduroğlu'nun darbe girişiminden birkaç gün kadar önce kendisini aradığını ve darbe planlamasının yapıldığını söylediğini anlattı. Gürler, Boduroğlu ile görüştükten sonra Albay Muzaffer Düzenli'nin kendisine darbe faaliyetinin olacağını söylediğini, kendisinin de faaliyet kapsamında görevinin ne olduğunu sorduğunda kendisine 1 Ordu'da çatlak bir ses olmamasını sağlamasını ve gerektiği zaman İstanbul dışındaki birliklerin İstanbul'a sevkini sağlamasını istediğini belirtti.
Şüpheliler arasında yer alan Kurmay Albay Müslüm Kaya'nın darbe girişimi esnasında gerçekleştirdiği insanlık dışı eylemleri tanık ifadelerine yansıdı. Bu eylemler arasında Kaya'nın telefonda konuştuğu bir kişiye “ilk önce havaya sıkın, daha sonra elebaşlarına, daha sonra üstünüze gelen olursa ezin geçin” dediği ifade edilirken, “Ankara'dan kesin emir var, sıkın” şeklinde emirler verdiği kaydedildi. Kaya'nın camiden gelen ezan sesini kesmek için Kurmay Albay Nebi Gazneli'nin talimatı ile sala okuyan camiye ekip gönderdiğini, gönderdiği ekibe “Oraya gidin, sesini kesin, öldürün, vurun, getirin” şeklinde talimat verdiği iddianamede yer aldı. Kaya'nın darbe girişiminin başarısız olmasından sonra saat:05.00 sıralarında sivil elbise aradığı ancak bulamayınca bir eri soyundurarak onun elbiselerini gasp ettiği belirtildi.