|

Kardeşliği koruruz: Ayaklanma değil provokatif eylem

Kayseri’deki vandallıkla eş zamanlı Suriye’de Türk bayrağına ve askerine yönelik provokasyonun izleri siliniyor. Suriye Milli Ordusu’ndan (SMO) Yeni Şafak’a bilgi veren bir yetkili provokasyonlarda askeri üniforma ile görüntü verenlerin tespit edilerek yargılanacağını söyledi. Yetkili, “Türk ve Suriyeli kardeşliğinin zarar görmesine izin verilmeyecek” dedi.

İsmail Çoktan ve
04:00 - 4/07/2024 Perşembe
Güncelleme: 05:54 - 4/07/2024 Perşembe
Yeni Şafak
Suriyelilere sağ duyu çağrısında bulunuldu.
Suriyelilere sağ duyu çağrısında bulunuldu.

Kayseri’de yaşanan olayların hemen ardından Suriye'nin kuzeyinde rejim muhaliflerinin kontrol ettiği bölgede sahneye koyulan provokasyonun izleri siliniyor. Suriye muhalefeti, Suriye Milli Ordusu (SMO) yetkilileri ve Suriyeli kanaat önderleri, olaylarla ilgili düşüncelerini Yeni Şafak'la paylaştı. Suriye muhalefeti ve yetkililer, olayların iki halk arasına fitne sokmak isteyen tarafların kışkırtmaları olduğunu dile getirerek, sağduyu çağrısı yaptı. Yapılan yerel müdahalelerin ardından, Türkiye’yi hedef alan saldırıların azaldığı da belirtildi.


FİTNE PEŞİNDELER

İdlib’de doktor ve yazar olan Muhammed Raid, Türkiye’de ve Suriye’nin kuzeyinde eş zamanlı gerçekleşen provokasyonların önceden planlanmış olduğunu belirtti. Raid, “Bu yaşananlar, Türkiye’nin ve Suriye’nin topyekûn halkına mal edilecek bir ayaklanma değildir, bunlar provokatif eylemlerdir. Arkasında çok ciddi istihbarat kanallarının olduğu bir projedir” dedi. Günler öncesinden bir provokasyon yapılacağına dair söylentilerin olduğunu kaydeden Raid şöyle devam etti: “Yaşanan bu ayaklanmanın aslında birçok sebebi bulunuyor ancak bu kadar şiddetlenmesi arkasında istihbarat güçlerinin olduğunun göstergesi. Bölgede şebbihalar (Rejim milisleri) tabiri caizse cirit atıyor. Her ülkenin içinde düşmanı destekleyen kişilerin olduğu gibi burada da bulunuyor. Fakat burada Türkiye’yi çok seven insanlarda çok fazla. Yaşananlar iki ülke arasında fitne çıkarma amaçlı.”


BAĞLARIMIZ TEKRAR KOPMAMALI

Suriye muhalefetinin çatı siyasi kurumu Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Mülteci İşleri Komitesi Koordinatörü Ahmed Bakkora, Kayseri'de ve Suriye'de yaşanan olayların bir anda gelişerek saldırılara dönüşmesinin provokasyon ihtimalini güçlendirdiğini belirtti. Bakkora, "Türk ve Suriye halkları arasında ortak tarihi geçmiş bulunuyor. Şu an çok zorlu bir süreçten geçiyoruz. Şu an yaşanan olayların, iki halk arasındaki ilişkilerde önceden yaşanan kopma deneyimini tekrarlamasına izin vermemeliyiz" dedi. Bakkora, küçük bir bölgede 4,5 milyondan fazla insan yaşadığını, bölgenin daha fazla insanın geri gönderilmesi için müsait olmadığını da sözlerine ekledi.


SMO: DURUŞUMUZ NET

Yeni Şafak'a bilgi veren Suriye Milli Ordusu'ndan (SMO) üst düzey bir yetkili ise yaşanan elim olaylarda provokasyonlara öncülük ettiği tespit edilen şahıslar hakkında soruşturmaların devam ettiğini bildirdi. Yetkililer, "Dün (önceki gün) itibariyle yaşanan Rusya, rejim ve PKK ile iş birliği içindeki hücrelerin sürüklediği provokasyonlara karşı duruşumuz nettir. Yaşanan elim olaylar esnasında üzerinde askeri üniforma ile görüntü veren veya SMO içinden bazı gruplara üye oldukları tespit edilen herkes Suriye Geçici Hükümeti Askeri Yargısı karşısında hesap verecek. Hiçbir şart ve koşulda doğru ve haklı bir talebin provoke edilerek Türk ve Suriyeli kardeşliğine zarar vermesine izin verilmeyecektir" ifadelerini kullandı.


REJİM EL-BAB'A GİRDİ YALANI

Türkiye ve Rusya'nın anlaşması üzerine Suriye'nin kuzeyindeki El-Bab beldesi yakınlarından son dönemde Esed rejimi kontrolündeki bölgelere bir ticari geçiş açıldığını hatırlatan SMDK'nın El-Bab Temsilcisi Es'ad Alito ise "Bölge halkı Türkiye'nin kendilerini rejime terk edeceğini düşünüyor. Ticari geçişin açılmasının ardından bazı çevreler, Esed rejimi ve Rusya'ya bağlı kişilerin El-Bab beldesine girdiğini iddia ederek ateşi harladılar. Elbette olayların şiddete evrilmesinde Esed rejimi, PKK ve diğer terör örgütleri gibi hem Türkiye hem de Suriye halkının düşmanı olan tarafların parmaklarının olması mümkün" değerlendirmesini yaptı.


Halk yardıma koştu

Suriye’nin kuzeyinde yaşanan provokasyonda bölge halkının sivil Türklere koruma sağlamak için seferber olduğu ortaya çıktı. Yaşadıklarını Yeni Şafak’a anlatan Yunus Emre Enstitüsü Suriye Güvenli Bölge Koordinatörü Hamza Karagöl, bölge halkının kendilerine yardım etmek için sürekli irtibat kurduğunu söyledi. Karagöl “Türkiye’nin bölgedeki yaptırdığı yapılar hedeflerden birisiydi. Gösterilerin başlamasıyla El Bab, Afrin ve Azez’deki temsilciliklerimizde önlem aldık. Bizim bölgedeki güvenliğimizi de Akil Tepe üs bölgemizde sağladılar. Bölgedeki bütün Türk vatandaşları orada güvenlik altına alındık” dedi.


AKİL TEPE’YE GİTTİLER

Eylemler başladıktan sonra yaşadıklarını anlatan Karagöl, “Biz orada belli bir süre sonra Akil Tepe'ye sığındık. Daha sonra da araçları yakılan tır şoförleri gelmeye başladı. Tamamen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına ve Türkiye Cumhuriyeti plakalı araçlara bir saldırı vardı. Oradaki yerel halka veya bizim yerel personelimize yönelik bir saldırı yoktu” dedi.

SURİYE PLAKALI ARAÇLAR DEVREDEYDİ

Bölge halkının da koruma sağlamak için seferber olduklarını dile getiren Karagöl, “Halktan dostlarımız “Yardıma gelelim mi? Araç gönderelim mi? Biz kendi Suriye plakalı aracımızla alalım” teklifinde bulundular. Tabii ki devletimizin kuvvetleriyle irtibatı kurduk” şeklinde konuştu.


#Suriye
#Türkiye
#provokasyon
3 gün önce