30 Ağustos Zaferinin 97. yılı coşkuyla kutlandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyeti canımız pahasına korumakta kararlıyız. Türkiye’yi 2023 hedeflerine ulaştırmaktan bizi hiçbir güç alıkoyamayacak” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Zafer Bayramı dolayısıyla resepsiyon verdi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki resepsiyona bakanlar, siyasi parti liderleri, milletvekilleri, komutanlar, gazeteciler, iş, sanat ve spor dünyasının önemli isimleri, şehit yakınları, gaziler ve çok sayıda davetli katıldı.
Burada katılımcılara seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadeleden Doğu Akdeniz’e, Fırat’ın doğusundan 2023 hedeflerine kadar bir dizi konuda açıklamada bulundu. Erdoğan satır başları ile şunları kaydetti:
MUTLAKA ULAŞACAĞIZ
Bundan 97 yıl önce bir 30 Ağustos günü Anadolu’nun bağrına saplanmak istenen hançeri söküp atan atalarımız yepyeni bir ufuk açmışlardı. Biz de gençlerimize 2053 ve 2071 vizyonlarını miras olarak bırakmak için gece gündüz çalışıyoruz. Birkaç yıllık gecikmeyle de olsa inşallah 2023 hedeflerimize mutlaka ulaşacağız. İşte o zaman Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle Türkiye’nin önünde yepyeni bir dönem açılmış olacaktır.
KUZULARI KAPTIRMAYACAĞIZ
Kahraman güvenlik güçlerimiz, ülkemiz içindeki sarp dağlardan şehirlerin karanlık dehlizlerine, yurt dışında teröristlerin yuvanladığı inlere kadar bölgemizin tamamını adeta hallaç pamuğu gibi atıyor. Bizler kesinlikle gerek Dicle’nin doğusunda gerekse Fırat’ın doğusunda kesinlikle kuzularımızı kurtlara kaptırtmayacağız, yedirmeyeceğiz.
AMACIMIZ HAKLARI KORUMAK
Hep söylediğimiz gibi bizim kimsenin tek karış toprağında gözümüz yoktur ama bizim kendi topraklarımıza dikilen gözlere, egemenlik haklarımıza uzanan ellere, istiklalimize ve istikbalimize yönelen tehditlere de en küçük bir tahammülümüz olamaz. Bugün Irak’ta, Suriye’de, Doğu Akdeniz’de ve coğrafyamızın dört bir yanında verdiğimiz mücadelenin tek bir gayesi bulunuyor. Bu gaye, öncelikle Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin haklarını savunmak bunun yanında dost ve kardeş halkların güvenliklerini de temin etmektir, çünkü sınırlarımız ötesinde milyonlarca insanın hayatı ve evi tehlike altındaysa bizim burada huzur içinde yaşayabilmemiz mümkün değildir.
KÜÇÜK HESAP YAPANLAR VAR
Türkiye 82 milyon nüfusu ve 81 vilayetinin çok ötesinde bir etki alanına ve güce sahiptir. Bu gücün de desteğiyle hedeflere birer birer ulaşacağız. Yeni zaferleri hep birlikte millete armağan edeceğiz.
Birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sahip çıktığımız sürece başarıdan başarıya koştuk. Ne zaman tefrikanın, fitnenin, husumetin pençesine düştüysek kaybettik. Bunun için Türk milletinin bileğini er meydanında bükemeyeceğini bilenler hep birlik ve beraberliğimize saldırmıştır. Son 200 yıldır başımıza gelenlerin tek sebebi işte budur. Ülkesi ve milleti yerine kendi küçük hesapları için çalışanlar elbette hiç eksik olmamıştır ama milletimiz bu küçük hesap sahiplerini hep tefrik etmeyi ve vakti saati geldiğinde dersini vermeyi bilmiştir.
Dünya ve bölge, etkisi belki asırlar boyu sürecek bir yeniden yapılanma döneminden geçerken, ülkede birileri yine aynı hesaplar peşinde . Türkiye sınırları boyunca gerçekten kahramanca bir mücadele veriyor, birileri teröristlerin ve onların arkalarındaki güçlerin ağzıyla buna gölge düşürmeye çalışıyor. Türkiye Doğu Akdeniz’de ve Kıbrıs’ta büyük bir siyasi ve ekonomik mücadele içinde ama buna birileri karşımızdakilerin tezleri ile karşı çıkıyor. Türkiye siyasi, ekonomik ve askeri olarak kuşatılmaya çalışılıyor, bazıları sırf kendi pastalarını büyütmek için hasımlarımızın değirmenlerine su taşıyor. Gerçi biz aynı zihniyeti bir asır öncesinden de biliyoruz.
MİLLETLE OLAN KAZANACAK
Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşları Ankara’da İstiklal Harbini yürütürken kimlerin nasıl manda peşinde koştuklarını unutmadık. Ordularımız düşmana karşı cephede savaşırken birilerinin arkada nasıl çapulculuk yağmacılık peşinde koştuklarını da gayet iyi hatırlıyoruz. Ama sonuçta ne mandacılar, ne çapulcular, ne de yağmacılar kazanmıştır, kazanan milletimizin istiklal mücadelesi olmuştur. Bugün de kim hangi yalpayı yaparsa yapsın, kim nerede saf tutarsa tutsun kazanan milletimiz olacaktır. Milletimizle birlikte bu mücadeleyi yürütenler olacaktır. Biz diri oldukça, kardeş oldukça hep birlikte Türkiye oldukça, Allah’ın izniyle zafer bizimle beraber olacaktır.
TEYAKKUZDAYIZ
- Suriye konusunda ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmenin, güvenli bölge, ortak harekat merkezi ve İdlib açısından Türkiye’nin istediği noktada olup olmadığına ilişkin sorusu üzerine Erdoğan, “Özellikle İdlib ile ilgili gelişmelerde ‘Bizim istediğimiz noktadadır’ dersek bu yalan olur. Şu anda bizim istediğimiz noktada değil” dedi. İdlib’de çok sayıda insanın öldürüldüğünü ve bir göç söz konusu olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: “Bunlar tabii kuzeyi zorluyorlar, bize doğru geliyorlar. Tabii bu konuda da bizim teyakkuz olmamız, tedbirli olmamız lazım. Biz de bütün tedbirimizi almış durumdayız. Bütün zırhlı personel taşıyıcılarımızdan tanklarımıza, toplarımıza varıncaya kadar hepsi orada. 12 gözlem kulemiz her an şu anda teyakkuz halinde. 9 ve 10 no’lu gözlem kulelerimize bazı tacizler olmuştu. Fakat Sayın Putin ile yaptığımız görüşmelerden sonra bu konuda da gerekli uyarılar yapıldı.”
- BM’DE TRUMP’LA GÖRÜŞME
- Erdoğan, Trump ile yaptıkları görüşmelerde ise ağırlıklı olarak Münbiç konusunun ele alındığına işaret ederek, “20 mil talimatı olmuştu. Bu 20 mil konusunda daha sonra Amerikalı heyet bizim heyetimizle yaptıkları görüşmelerde bunu biraz daha daraltma gibi bir durumları oldu ve arkadaşlarımız bu konuda da onlarla belli bir geçici de olsa mutabakatı sağlamış durumdalar” diye konuştu. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunun yapılacağını anımsatan Erdoğan, “Orada Sayın Trump ile bir araya geleceğiz ve orada da yine bu konuları ele alacağız ama bu arada tabii onların heyetleriyle bizim heyetlerimiz arasındaki görüşmeler de yine devam ediyor. Temennim odur ki bu süreci Cenevre’den önce çok daha olumlu bir şekilde tamamlayalım” ifadelerini kullandı.
- SİHA’lar Rusya’ya mı
- Rusya ziyaretinde savunma fuarını gezdiği, Rusya Devlet Başkanı Putin ile Su-57 uçaklarını incelediği anımsatılan Erdoğan, “Rusya ile bir işbirliği olacak mı?” sorusu üzerine, bu ülkeyle zaten S-400’lere ilişkin işbirliğinin olduğunu, Rusya ile 25 milyar dolara ulaşan ticaret hacmini önce 75, ardından 100 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini belirterek, “İlgili kurumlarımız görüşmelerini sürdürüyor. Birçok karşılıklı alışverişlerin olabileceğine inanıyorum. Tabii silahlı insansız hava araçları, ayrıca İHA’lar, bu konuda müşterek adımlar atma durumumuz da var” dedi.
- Çaresine bakarız
- “F35’e karşı Su-57’yi nasıl buldunuz?” sorusuna karşılık ise Erdoğan, şunları söyledi: “Bunların birbirlerine göre çok farklı özellikleri var. F35’ler konusunda Amerika şu andaki tutumunu devam ettirirse biz başımızın çaresine bakacağız. Su-35 mi, F35 mi veya Su-57 mi vesaire gibi artık bunun masaya yatırılmasından öte biz savunmaya yönelik ne gibi tedbirler alırız, bu bizim şu andaki tedbir paketlerimizin içerisinde yer alan konulardır ve vakti saati geldiğinde şartlar masaya yatırılarak, özellikle ortak üretim, kredi planlamaları, bunlara göre adımlarımızı atacağız. Çünkü biz pazar olmaktan çıkıp, pazar aramaya giden bir ülke olmak istiyoruz.”
CANIMIZ PAHASINA
30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla ilk tören Anıtkabir’de düzenlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılımıyla Aslanlı Yol’da yürüyüşle başlayan törene, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi üyeleri, MHP lideri Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, yüksek yargı organlarının başkanları, kuvvet komutanları, siyasi partilerin temsilcileri, bürokratlar ve diğer devlet erkanı katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaret ettiği Anıtkabir’deki özel deftere şunları yazdı: “Aziz Atatürk, bugün Büyük Zafer’in 97. yıl dönümüne ulaşmanın gururunu yaşıyoruz. Tarihimizin altın halkalarından biri olan büyük zaferin kazanılmasında emeği geçen başta zat-ı aliniz olmak üzere tüm komutanlarımızı, subaylarımızı, askerlerimizi, milletimizin her bir ferdini minnetle anıyoruz. Aziz şehitlerimizin fedakarlıkları üzerinde yükselen ve bize emanetiniz olan Cumhuriyet’i canımız pahasına korumakta kararlıyız. Milli bekamızı hedef alan tehditlere karşı yurt içinde ve sınırlarımız dışında yürüttüğümüz amansız mücadele bu kararlılığımızın ispatıdır. Türkiye’yi 2023 hedeflerine ulaşmaktan hiçbir güç alıkoyamayacaktır. Ruhun şad olsun.” Erdoğan, Anıtkabir’deki törenlerin ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde tebrikleri kabul etti.
Ahmet Davutoğlu’na cevap: BAGAJI BOŞALT
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, Külliye’deki törende tebrikleri kabul etmesinin ardından cuma namazını kılmak üzere Ulus’taki Melike Hatun Camii’ne geçti. Namaz sonrası basın mensuplarının sorularını cevaplayan Erdoğan, bir gazetecinin “Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun parti kurma çalışmaları, Beşir Atalay ve Sadullah Ergin’in istifası ve Davutoğlu’nun 2015 seçim dönemine ilişkin ‘O dönemki dosyaları açarsam bazı isimler insan içine çıkamazlar’ şeklindeki sözlerini nasıl değerlendirdiği” sorusu üzerine şöyle konuştu: “Biz bunları geçmişte yaşadık. Öyle bizim partimizden grup kuracak şekilde ayrılıp ondan sonra esamesi okunmayanlar çıktı. Ayrılıp da şu anda CHP’nin içinde sığıntı durumuna düşenler oldu. Bizim bunlar derdimiz değil. Biz artık AK Parti olarak elhamdülillah şu anda adeta bir tarih yazar konumdayız.”
- DÖKSÜNLER BAKALIM
- “AK Parti, hamdolsun ulusal olmaktan uluslararası boyuta çıkmış bir parti konumundadır ve bu arkadaşlar söyleyecekleri ne varsa bunların hepsini söylesinler. Böyle lafla herhangi bir tehdit olmaz. Şu anda onlar bu söyleyebilecekleri bagajlarında ne varsa ortaya dökmelerinde fayda var. Döksünler ki biraz daha fayda elde edebilirler ama bizim böyle bir endişemiz yok. AK Parti Türkiye’de çalışmalarını en güzel şekilde sürdürüyor. Biz eserlerimizle konuşuyoruz. Bundan sonra da aynı şekilde yolumuza devam edeceğiz. Bu hafta sonu Konya’dayım. Orada da birçok açılışlarımız var. Çarşamba Sivas’tayım, orada da açılışlarımız var. Laf değil iş üretiyoruz.”