Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Atatürk’ü Anma Programı’nda, önemli açıklamalarda bulundu. ABD Başkanı Donald Trump ile Paris’te yapacağı görüşme öncesi ABD’nin PYD terör örgütü ile iş birliğine yönelik mesaj veren Erdoğan, özetle şunları söyledi:
Bugünkü gençler tek parti dönemini ancak tarih kitaplarından, o da varsa, gazete, dergi arşivlerinden öğrenme imkanına sahiptir çünkü bize yalan söyleyen bir tarih anlatıldı, öğretildi. Ülkemizde belirli bir kesim tek parti devrinden çok partili hayata dönemin CHP yöneticilerinin iradesiyle geçtiğimizi iddia ederler. Oysa ki bu değişim iradi değil, mecburi bir değişimdir.
Çok partili hayata geçişten sonra yapılan 1946 seçimlerinde uygulanan, açık oy gizli tasnif. Oyu açık kullanacaksın ama tasnif gizli yapılacak ki sayıyı da ona göre kendileri belirleyecek. Bu yöntem aslında CHP yönetiminin demokrasi anlayışı konusunda bir fikir vermeye herhalde yeterlidir. Gizli oy açık tasnif usulüne geçilmesi, 1950 seçimlerinin adil bir şekilde sonuçlanmasını sağladı ve ‘Yeter söz milletindir’ diyen Demokrat Parti ezici bir çoğunlukla Türkiye’yi yönetme sorumluluğunu üstlendi.
Bir kesimin Türkiye’yi tek parti döneminin karanlık günlerine tekrar döndürme çabası ısrarla devam ediyor. Bugün hala tek parti dönemiyle adeta sembolleşmiş zulümlerden olan Türkçe ezanın, kamuoyu önünde savunulabiliyor olması bu özlemin, milletin değerlerine yönelik bitmek bilmeyen bu husumetin bir işaretidir. Türkçe ezan dediğimiz zaman onu sadece biz anlarız. Ama Arapça dendiği zaman bu evrensel olduğunun ifadesidir. İşte şimdi bunu değiştirmek, bizi değerlerimizden uzaklaştırmanın adımlarıdır.
Türkiye, terör örgütleri eliyle bombalar patlatılarak, sınırları boyunca terör koridorları kurularak bu mücadelesinden vazgeçirilmeye çalışılıyor. Görünürde Kandil’deki PKK’yı terör örgütü ilan edip, elebaşları için ödül koyanların arka planda aynı teröristlerle nasıl iş tuttuklarını da çok iyi biliyoruz. Aynı örgütün namlularını ülkemize çevirmiş Suriye’deki mensuplarıyla kolkola girip, devriye gezerken Irak’taki elebaşlarını hedef gösterenler kendilerince bizi kandıracaklarını sanıyorlar. Hepsini gayet iyi biliyoruz.
Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarının ardından İdlib’de de güvenliği ve huzuru sağlama yönünde önemli adımlar attık. Aynı şekilde Kuzey Irak’taki terör yuvalarını birer birer dağıtarak Kandil’i de Sincar’ı da teröristlerin başına yıkma yolunda ilerliyoruz. Fırat’ın doğusundaki Suriyeli kardeşlerimizin bölücü terör örgütünün pençesi altında inim inim inlediğinin farkındayız. İnşallah çok yakında bu bölgedeki mazlumları da güvene ve huzura kavuşturacağız.
Türkiye’nin bu adımlarını, DEAŞ kuklasını ortaya sürerek kesebileceklerini sananların, yanıldıklarını görmeye başladığını vurgulayan Erdoğan, “Ülkemize karşı yürütülen küresel yalan ve iftira kampanyalarının en büyük kaynağı haline gelen FETÖ ihanet çetesinin çırpınışları da artık fayda vermeyecek. Deşifre olmuş oyun başarısızlığa mahkûmdur. Biz bu oyunu çözdük. İnşallah en kısa sürede bize kurulan tuzakları sahipleri ve piyonlarının başlarına geçirip yolumuza devam edeceğiz” dedi.
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetine ilişkin bir soruya Erdoğan, “Baştan itibaren bunu hep söyledim, buraya gelen bu 15 kişi, kesinlikle bir defa hem faili biliyorlar hem de bu cesedin nereye götürüldüğünü biliyorlar. Bu işin katilleri kesinlikle bu 15’in veya 18’in içindedir, bunu hiç başka yerde aramaya gerek yok” karşılığını verdi. Tapelerin, konuşmaların, Suudi Arabistan, ABD, Almanya, Fransa ve İngiltere’ye dinlettirildiğini dile getiren Erdoğan, “Bunu çarpıtmaya gerek yok. Kesinlikle bu 15’in içerisinde bunun katili veya katilleri kimdir, bunu onlar biliyor ve Suudi Arabistan yönetimi bu 15’i konuşturmak suretiyle bunu meydana çıkarmayı başarır” ifadesini kullandı. Suudi Arabistan Başsavcısının soruşturma kapsamında yaptığı Türkiye ziyaretini anımsatan Erdoğan, “Başsavcı ipe un sermek için geldi. Bizim başsavcımızı oraya istiyor. Sen bizim başsavcımızı oraya çağırıp da ne yapacaksın? Olayın işlendiği yer burası. Olayın işlendiği yer burası olduğuna göre, burada ne görüşeceksen görüşürsün. Artık Suudi Arabistan bizim bu iyi niyetimize karşı, kendileri de adaletli davranmak suretiyle bu 18’in içinde bunun olduğunu bilip bu şaibeden kurtulmaları lazım. Aksi takdirde kurtulamazlar” dedi.
Erdoğan, Katar’ın hibe ettiği uçak ile ilk yolculuğunu Fransa’ya yaptı. Öte yandan Fransa ziyaretinin ilk temasları kapsamında Cumhurbaşkanı Erdoğan, Peninsula Otel’de, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’i kabul etti. Basına kapalı gerçekleşen görüşme 45 dakika sürdü. Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan daha sonra Picasso Bleu et Rose Müzesi’nde düzenlenen akşam yemeğine katıldı.