Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, toplantının ardından açıklamalarda bulundu.
Sözcü Kalın'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
İçeriden veya dışarıdan, nereden gelirse gelsin terör tehdidine karşı Türkiye Cumhuriyeti Devleti bütün kurumlarıyla tam bir kararlılık içerisinde mücadeleye bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da devam edecektir.
PYD ve YPG'ye verilen her destek doğrudan veya dolaylı olarak PKK terör örgütüne verilmiş bir destektir. Bizim için terör örgütleri arasında 'iyi terör örgütü, kötü terör örgütü' diye bir ayrım söz konusu değildir.
Türkiye'nin PYD/YPG, yani PKK hedeflerine dönük aldığı tedbirler DEAŞ ile mücadeleyi zayıflatıyor argümanını kabul etmemiz hiçbir şekilde mümkün değildir.
(Fırat'ın doğusu) Burada Türkiye'ye dönük herhangi bir terör yapılanmasına hiçbir zaman müsaade etmeyeceğiz.
FETÖ terör örgütüne karşı da yürüttüğümüz kapsamlı mücadele bütün dünya sathında devam etmektedir. Bu konuda da en ufak bir taviz vermemiz söz konusu değildir.
15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra FETÖ okullarının kapatıldığı ülke sayısı 21'e ulaştı. Bu Türk diplomasisi açısından büyük bir başarıdır. FETÖ'ye kol kanat geren, onlara alan açan, faaliyetlerini görmezden gelen ülkelere çağrımız, bu terör örgütüne karşı net bir tavır almalarıdır.
Bizim temel beklentimiz; NATO'da müttefik olduğumuz, stratejik ortak olarak tavsif ettiğimiz ABD'nin, bir terör örgütünün Suriye kolu olan PYD ve YPG ile angajmanını tamamen sonlandırmasıdır.
(ABD) PKK’nın Suriye kolu olarak tanımladıkları PYD ve YPG’yi şimdi meşru, terörle ilgisi olmayan, PKK’dan ayrı bir örgüt gibi tanımlamaya çalışmaları bize sorarsanız beyhude bir çabadır.
Türkçe ezan konusu bu ülkede çokça tartılmış millette derin yaralar açmıştır. Bunu gündeme getirmek tek partili döneme geçme isteğidir. Ezan-ı Muhammedi dünyanın her yerinde aynı şekilde okunuyor. Bu tartışmayı tekrar gündeme getirmek kimsenin çıkarına değildir.
AK Parti'yi HDP ile aynı cümle içerisinde kullanmak bile siyasi bir safsatadır.