İşte şimdi daha güçlüyüz

Türkiye, darbelere ayarlı kısır döngüyü nihayet kırıyor. Osmanlı Devleti'nin son döneminde isyancı Yeniçeri Ocağı'nın kaldırıldığı 'Vaka-i Hayriye'den buyana Silahlı Kuvvetler, en kapsamlı dönüşüme şahit oldu. Orduya sızmış Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) taşeronluğunda ABD'nin başını çektiği güçlerce 15 Temmuz'da girişilen darbe teşebbüsü, milletin destansı mücadelesiyle püskürtülmüştü. Teröristlerin kanlı isyanı sonrası tüm yurtta Olağanüstü Hal (OHAL) uygulaması ilan edilmişti. İşte OHAL kapsamında yayınlanan son Kanun Hükmünde Kararname (KHK), bu topraklarda askeri darbeleri tarihe gömecek adımları içeriyor. Devrim niteliğindeki düzenlemelerle, milletin gözbebeği TSK'ya hainlerin sızması bundan böyle çok daha zor olacak.

Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yeralan KHK'ya göre kuvvet komutanlıkları artık Milli Savunma Bakanı'na bağlandı. Alınan karar doğrultusunda Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıkları,a Milli Savunma Bakanı'na bağlı hale getirildi. Kanuna eklenen bir maddeyle, Cumhurbaşanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım, gerekli görmeleri halinde Kuvvet Komutanları ile bağlılarından doğrudan bilgi alabilecek ve onlara doğrudan emir verilebilecek. Verilen emirler ise herhangi bir makamdan onay alınmaksızın derhal yerine getirilecek.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nde her türlü atama, görevden alma ve ihraç kararlarının görüşülüp hükme bağlandığı yer olan Yüksek Askeri Şûrâ (YAŞ) 'sivillerin' kontrolüne girdi. Şimdiye dek YAŞ'ın üyeleri Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Milli Savunma Bakanı, kuvvet komutanları, ordu komutanları, Jandarma Genel Komutanı, Donanma Komutanı ile çeşitli orgeneral ve oramirallerden oluşuyordu. Değişiklikle birlikte YAŞ üyeleri Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Başbakan yardımcıları, Adalet Bakanı, Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı ve Milli Savunma Bakanı ile kuvvet komutanları oldu. Kabine üyelerini doğrudan YAŞ'a sokan düzenlemede ayrıca, sekretarya görevi de Genelkurmay 2. Başkanı'ndan Milli Savunma Bakanlığı'na geçti.

KHK paketinde devrim niteliğindeki düzenlemelerden biri de yıllardır paralel örgütün TSK'ya sızmak için etkin şekilde kullandığı kurumların kapatılması oldu. Harp Akademileri, askeri liseler ve astsubay hazırlama okulları artık tarih oldu. 24 Mayıs 1989 tarih ve 3563 sayılı Harp Akademileri Kanunu da yürürlükten kaldırıldı. Yıllar içinde yoğun sızmalar sonucu FETÖ'nün yuvası haline gelen bu kurumlarda okuyan öğrenciler, uygun fakülte ve yüksekokullara transfer edilecek. Harp okulları, fakülte ve yüksekokullar ile jandarma dahil astsubay meslek yüksekokullarında öğrenimine devam eden öğrenciler, Yükseköğretim Kurulu'nca (YÖK) üniversite sınavının yapıldığı tarihte aldıkları yerleştirme puanları dikkate alınarak durumlarına uygun fakülte ve yüksekokullara naklen kaydedilecekler. Askeri liseler ile astsubay hazırlama okullarında öğrenimine devam eden öğrenciler ise Milli Eğitim Bakanlığınca giriş sınavlarının yapıldığı tarihte aldıkları ortaöğretim yerleştirme puanları dikkate alınarak durumlarına uygun okullara kaydedilecek.

Yapılan düzenleme ile 30 Ağustos itibarıyla mezun olacak askeri öğrencilerin subay ve astsubaylığa nasbı da (yerleştirme) yapılmayacak. Bu durumdaki öğrencilere üniversite sınavının yapıldığı tarihte aldıkları yerleştirme puanları dikkate alınarak YÖK tarafından belirlenecek durumlarına uygun fakülte ve yüksekokullarca diploma verilecek, ayrıca bu madde kapsamında hakkında işlem tesis edilenlerden herhangi bir tazminat alınmayacak. YÖK, maddelerin uygulanmasına ilişkin her türlü yetkiye sahip kılındı.

Milli Savunma Bakanlığı'nın görev ve teşkilatı hakkındaki 1325 sayılı kanuna eklenen bir madde ile ihtiyaç duyulması halinde lise ve dengi okulları bitirerek fakülte ve yüksekokullara devam hakkını kazanmış olanlar ile fakülte veya yüksekokullarda okudukları sınıfı başarıyla geçen öğrencilere, seçildikleri takdirde yurtiçi ve yurtdışındaki yüksekokullarda askeri öğrenci olarak öğrenim yapma imkanı getirildi.

15 Temmuz darbe girişimin ardından Hükümetin attığı devrim niteliğindeki adımlardan biri de Milli Savunma Üniversitesi oldu. Kara Harp Okulu, Hava Harp Okulu, Deniz Harp Okulu, Astsubay Meslek Yüksekokulu artık tek çatı altında, Milli Savunma Üniversitesi'nde faaliyet gösterecek. Ayrıca, bu üniversitede kurulacak enstitülerde öğrencilere lisansüstü eğitim imkanı da sağlanacak. TSK'nın ihtiyaç duyduğu kurmay subaylar da yine bu üniversiteden mezun olacak. Okulun rektörü, Milli Savunma Bakanı'nın önereceği ve Başbakan'ın uygun göreceği 3 aday arasından Cumhurbaşkanı tarafından seçilecek. Ayrıca rektöre, görevlerinde yardımcı olmak üzere sayısı 4'ü geçmemek üzere Milli Savunma Bakanı tarafından rektör yardımcıları atanacak. Üniversitenin teşkilatı, Bakanlar Kurulu kararıyla oluşturulacak.

Enstitü müdürleri, Milli Savunma Bakanı tarafından atanacak, enstitülerin altındaki gerekli akademik birimler, rektörün teklifi üzerine Milli Savunma Bakanlığı'nca oluşturulacak. Enstitülere giriş şartları ile enstitülerin kurulması, işleyişi ve diğer hususlar, Milli Savunma Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle düzenlenecek. Harp okulları ve astsubay meslek yüksekokulları, üniversite bünyesinde ve denetiminde kendi özel kanunlarına göre faaliyet gösterecek, iş ve işlemleri üniversite rektörlüğü tarafından yürütülecek. Özel kanunların bu KHK'ya aykırı hükümleri uygulanmayacak. Bunun yanında, haftalık okutulması mecburi ders yükü dışında öğretim elemanlarına, üniversite rektörlüğünce belirlenecek esaslar çerçevesinde haftada en çok 20 saate kadar verilecek dersler için hocalara ek ders ücreti ödenecek.

Paralel örgütün kendisine tehdit olarak gördüğü subayları harcamak için yoğun olarak kullandığı ve geçmişte birçok 'çürük raporu' skandallarıyla hatırlanan askeri hastanelere de neşter vuruldu. Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) başta olmak üzere tüm asker hastaneleri, Sağlık Bakanlığına devredildi. Bunlara bağlı bütün taşınmazlar da Bakanlığa tahsis edildi. Sağlık Bilimleri Üniversitesi, devirden önce GATA bünyesinde yürütülmekte olan kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer tehditlere karşı savunma, hava ve uzay hekimliği, sualtı hekimliği, harp cerrahisi gibi özellikle askeri sağlık hizmet alanlarına yönelik hizmet, eğitim, araştırma ve danışmanlık hizmetlerini de yürütmekle görevli olacak. Bugünden itibaren bir ay içinde, devredilen sağlık kuruluşları için Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Komutanlığından 3 kişilik komisyonlar kurulacak. Komisyon başkanlığı, Maliye Bakanlığı temsilcisi tarafından yürütülecek. Komisyonlar tarafından devre konu taşınırlar, taşınmazlar, taşıtlar, kadro ve pozisyonlarıyla birlikte mevcut personel tespit edilerek tutanağa bağlanacak.

Düzenlemeyle birlikte şehit yakınları ve gazilere sağlık hizmeti sunumunda öncelik tanınacak. Askeri personel ve bakmakla yükümlü olduğu kişilere hastanelerde öncelikli hizmet verilecek. Bu şekilde verilecek öncelikli hizmetin esasları, MSB'nin görüşü alınarak Sağlık Bakanlığı'nca belirlenecek. Er ve erbaşların sağlık hizmeti giderleri ise Sosyal Güvenlik Kurumu'nca karşılanacak. Bu giderler için SGK'ya ödeme, MSB bütçesinden yapılacak. Devirden sonra yapılacak aylık veya ücret ödemeleri ise yeni kurumlarca yapılacak.