Aksakallı, yanındaki emir astsubayıyla birlikte Personel Başkanlığı koridorundan alt kat merdivenlere yöneliyor. Aksakallı’nın hemen ardından yaklaşık 3 saniye sonra da darbe bildirilerinde ismi bulunan Mehmet Partigöç görüntüye giriyor. Aksakallı, ifadesinde, Partigöç ile koridorda karşılaştıklarını, kendisinin çok telaşlı olduğunu belirtmiş ve “Yüzü adeta kızamık şekeri gibi kıpkırmızı idi” demişti. Aksakallı’nın 19:06:13’te komuta katı yönüne gittikleri, 19:32:38’de de buradan ayrıldıkları görülüyor.
15 Temmuz gecesi darbecilerin tarafından derdest edilerek Akıncı Üssü’ne götürülen dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Yaşar Güler’in de derdest edilmeden önceki anlarına ilişkin yeni görüntüler raporda yer aldı. Görüntülerde Güler’in, saat 16.15’ten sonra bir hareket içerisinde olduğu görülüyor. Nitekim MİT Müsteşarı Hakan Fidan, saat 16.15’te Güler’i arayarak MİT’e gelen ihbarı bildirdiği ortaya çıkmıştı. Güler, Fidan’ın telefonun ardından da istihbaratı Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’a aktarmıştı. Güler’in, saat 16:18:57’de MSB geçiş koridorundan asansör girişine girdiği görülüyor. Saat 16:43:10’da da geri dönüyor. Yine saat 17:39:28’de asansör girişinde görülen ve elinde dosya olan Güler, Genelkurmay 2. Başkanlık katına geliyor ve ardından da komuta katına geçiyor.
Orgeneral Yaşar Güler’in emrinde görev alan özel sekreteri, emir subayı, emir subay yardımcısı ve koruma personelinden oluşan 9 kişinin kalkışmada fiilen görev almıştı. Güler’in hareket içerisinde olduğu 16.15’ten sonra bu darbecilerden 2’sinin sürekli arkasında olduğu görülüyor. Bunlardan birisi özel kalem müdürü Bünyamin Tuner, diğeri de emir subay yardımcısı Fatih Ekinci. Her iki ismin de Güler’in derdest edilmesinde ve elleri ile gözlerin bağlanmasında rol aldığı belirlendi.
Güler’in darbeciler tarafından Genelkurmay Karargahı’ndan çıkarıldığı ana ilişkin de yeni görüntü ortaya çıktı. Görüntülerde elleri arkadan kelepçelenen ve gözleri bağlanan Güler, koluna giren darbeci askerler tarafından merdivenlerden indiriliyor. Bu darbeci askerlerin arasında Güler’i götürdükleri sırasında darbe karşıtı askerler tarafından vurularak öldürülen emir subayı Mehmet Akkurt da bulunuyor.