Bakırköy 23. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Burhan Dalğali, getirildi. Duruşmada müşteki Ebubekir Baran ve taraf avukatları da yer aldı. Emniyetteki ve savcılıktaki ifadelerini kabul etmeyen sanık Dalğali savunmasında şikayetçiyle komşusu aracılığıyla tanıştığını, şikayetçinin kendisinin yanına gelerek ondan yardım istediğini öne sürdü. Dalğali savunmasında "Ebubekir bana 'Sen herhalde hocasın' dedi. Ben de 'Biraz anlıyorum fetva veremem hoca değilim' dedim. Ebubekir bana eşiyle tartışma esnasında 3 kere boş ol dediğini, nikahının düşüp düşmediğini sordu. Ben de kendisine 'Yetkili imam değilim. Fetva veremem yetkili imamlara sor benim bildiğime göre nikah düşmez' dedim." diye konuştu.
Şikayetçiden para almadığını, nikahlarını kıymadığını öne süren Dalğali, "Bana iftira atıyorlar. Hiçbir hoca nikah kıysa bile 3 bin 200 lira para almaz. Nikah kıyma ile kefaretin alakası yoktur. Bana iftira attıkları için müştekilerden şikayetçiyim. 5 çocuğum okula gidiyor. Ben ve ailem perişan olduk. Tahliyemi istiyorum. Bir nikahtan 3 bin 200 lira para almam zaten uydurma. Ebubekir bana para teklif etmedi. Almadım da. Uyuşturucu kullanıyor parası bitince insanlara bunu yapıyor. Yalan söylüyor" şeklinde beyanda bulundu.
Tutuklu sanık sosyal medyada gündem olan görüntülerle ilgili şunları söyledi: "Bir hafta sonra müşteki beni aradı. Telefonda bana komşusunun hasta olduğunu söyledi. Ben de 'Doktor değilim doktora götür hastalarla işim yok' dedim. Yanımda arkadaşlarım vardı. Onlar bana 'Bu kişi sana oyun yapıyor sakın gitme' dediler. Ben de telefondaki kişiye beni bir daha arama dedim. Aynı gün beni tekrar aradı. Müşteki ısrar edince tamam dedim, aracıyla beni aldılar. Meğer aracın içerisinde arkada oturan kadınla bana kumpas kurmuşlar."
Hep birlikte eve çıktıklarını belirten sanık beyanlarını şu şekilde sürdürdü: "Müştekiye 'Kadının ne hastalığı var' diye sordum. Ebubekir bana 'Kadın hasta değil, kocasından boşanmış benim evime geliyor sürekli bir şey yap' dedi. Bana çay içirdiler. Başım döndü. Beni kadınla bir odaya koydular. Beni kamera görüntüsüne aldılar. Görüntülerde benim kadını taciz etmediğim, onun beni taciz ettiği görülmektedir. O anda korktuğum ve beni öldüreceklerini düşündüğüm için bir şey yapamadım. Konuşmaların kendi lehine olan kısımlarını ses kaydına aldılar. Ertesi gün müşteki beni aradı. Kadının para istediğini, vermezsem şikayetçi olacağını ve görüntüleri sosyal medyada paylaşacağını söyledi. Para koparmak için yaptıklarını anladım. Daha sonra ismi Seymen olan birisi beni aradı. Bana 'Senin başına gelen olay benim de başıma geldi. 50 bin lira verdim. Sen de 50 bin lira ver kurtul' dedi. Vermeyeceğim dedim, aileme olayı anlattım. Ailem şikayetçi olmamı söyledi. Ben de kim olduklarını öğrendikten sonra bana kumpas kurulduğunu ispat ettikten sona şikayetçi olacaktım. Sonra kadın beni aradı. Beni kullandılar beni tehdit ediyorlar dedi. Müşteki uyuşturucu kullanıp arkadaşlarıyla kavga eden birisidir. Benden 5 bin lira istedi kabul etmedim. Müşteki başka insanları da gasp ederek iftira ediyormuş. İstedikleri parayı vermediğim için böyle şikayette bulundular. Suçsuzum beraatimi istiyorum."