Örgüt elebaşı Gülen'in övgü ve desteklerini hiçbir zaman esirgemediği İsrail'de FETÖ'nün ayrılacalıklı bir dünyası vardı. İsrail, vatandaşı olmayanlara ülkede bir çivi dahi çaktırmazken FETÖ'ye bağlı Kimse Yok Mu Derneği’ne bir bina tahsih etti. FETÖ'nün sözde İsrail imamı Harun Tokak da o dönem sözde "dinler arası diyalog" faaliyeti yürütüyordu.
15 Temmuz haini FETÖ, kirli ağlarını dünyanın dört bir yanına örerek, zehirli ideolojisini buralarda da yaymaya çalıştı. FETÖ’nün Türkiye ve İslam karşıtı yapılanmasının en önemli ayaklarından biri de İsrail’di. Örgüt elebaşı Fetullah Gülen’in de övgü ve desteklerini hiçbir zaman esirgemediği İsrail’de FETÖ’nün ayrılacalıklı bir dünyası vardı.
İSRAİLLİ YAZAR FETÖ İÇİN ENDİŞELENDİ
Filistin topraklarını işgal ederek 75 yıldan bu yana soykırıma devam eden İsrail ile sıkı bir ilişki içinde olan FETÖ’nün 15 Temmuz 2016 yılındaki darbe girişiminin ardından İsrailli yazar Alon Goshen- Gottstein, endişelerini yazıya dökmüştü. FETÖ elebaşının yıllardır İsrail’in varlığına karşı ilkeli bir duruş sergilediğini söyleyen Gottstein’in açıklamaları, FETÖ’nün nasıl maşa olarak kullanıldığını da gözler önüne serdi.
GÜLEN ÖLÜRSE İSRAİL KAYBEDER
Ağustos 2016’da Timesofisrael’de yayınlanan yazısında İsrail-Türkiye ilişkilerinde dönüm noktasının Mavi Marmara saldırısının olduğunu vurgulayan Goshen- Gottstein, şu ifadeleri kullandı: “Fetullah Gülen, Mavi Marmara Gemisi’nin gönderilmesine karşı çıktı. İsrail’in egemenlik hakkına vurgu yaparak, Gazze’ye gidecek yardım kampanyası için devlet otoritesiyle işbirliği yapılması gerektiğini söyledi. Bu eleştiri Erdoğan’ı çok sinirlendirmişti. Aslında bu iki liderin arasının bozulmasına yol açan ilk süreçti” Aynı zamanda bir haham olan Gottstein, Gülen’e bir şey olması halinde İsrail’in büyük kayıp yaşayacağına dikkat çekti.
İSRAİL’DEN FETÖ’YE SINIRSIZ DESTEK
FETÖ’nün İsrail içindeki yapılanmasını sözde “Karşıyaka Eyaleti”ne ilişkin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede ifadelerine yer verilen “Yeğen” kod adlı gizli tanık anlattı. “Yeğen” kod adlı gizli tanık “Kudüs’te örgüte tahsis edilen binanın girişinde ‘Kimse Yok Mu’ derneğinin flaması vardı. Bu geziye gitmeden önce yapılan bilgilendirmede, İsrail’in vatandaşı olmayanlara ülkede bir çivi dahi çaktırmadığı, bir bina yapımının mümkün olmadığı anlatılmıştı. Ama onlar için bu izinlerin tamamı hiç sorunsuz çıkmıştı” dedi.
KUDÜS İMAMI KİM?
Örgütün “Bergama ilçe imamı” olarak anılan Nazmi Peker, tutuklu sanıklar Ahmet Kuşdemir, Çağrı Bozkurt ve bazı mütevelli heyeti üyelerinin 2015’in Mayıs ayında İsrail’e gezi düzenlediklerini, gezi masraflarının üst yöneticilerce karşılandığını belirten gizli tanık Yeğen, Kudüs’e gidildiğinde örgütün “İsrail imamı” Harun Tokak ile “Kudüs imamı” olduğu söylenen, ismini bilmediği kişinin kendilerini karşıladığını anlattı. Kudüs’te örgüte ait binada yemek yediklerini aktaran gizli tanık, örgüt mensuplarının İsrail’de zor şartlarda faaliyet yürüttüklerini söylemesine rağmen bunun gerçeklikten uzak olduğunu öne sürdü. Gizli tanık, şunları kaydetti: “Bu binanın girişinde (kapatılan) Kimse Yok mu derneğinin flaması vardı. Bu geziye gitmeden önce yapılan bilgilendirmede, İsrail’in vatandaşı olmayanlara ülkede bir çivi dahi çaktırmadığı, bir bina yapımının mümkün olmadığı anlatılmıştı. Bu yemekli toplantıda Tokak, ‘Kendinizi sakın üzmeyin, gevşemeyin. Her şey daha iyi olacak, çok zor durumdayız, mağduruz ama hizmet için her şeye katlanıyoruz. Siz dik durun, sonunda gülen taraf biz olacağız’ dedi. Bu bina örgüt adına yapılarak tahsis edilmişti.”
FETÖ’NÜN KARANLIK KURUL ÜYESİ
FETÖ’nün sözde İsrail imamı Harun Tokak’ın elebaşı Fetullah Gülen’in ölümü halinde yerine geçecek isimlerin yer aldığı “karanlık kurul üyeleri” arasında bulunduğu biliniyor. “Başyüceler” ya da “İstişare Heyeti” de denilen bu kurul üyelerinden örgütün sözde “İsrail imamı” Harun Tokak’ın ismi dikkati çekiyor. Dava dosyalarından edinilen bilgiye göre, 1967’de Uşak’ta lise eğitimini tamamlayan Tokak, 1973’te Balıkesir’in Edremit ilçesinde vaizlik yapan elebaşı Gülen’le tanıştı. O süreçte Gülen’in yakın ekibine dâhil olan Tokak, İzmir Yüksek İslam Enstitüsü’nden 1979′da mezun olduktan sonra Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak Antalya’da göreve başladı. Aynı zamanda sözde “Antalya imamı” olarak örgütsel faaliyetlerine de başlayan Tokak, Gülen tarafından örgütün “Akdeniz Bölge İmamlığı”na getirildi, ardından sırasıyla Van ve Ankara “imamlığı” da yaptı. Tokak, 1997-2008 yılları arasında elebaşı Gülen’in onursal başkanı olduğu Gazeteciler ve Yazarlar Vakfının başkanlığını yürüttü.
DİNLER ARASI DİYOLOG GÖREVİ
FETÖ’ye müzahir birçok platformda görev yapan Tokak, o dönem sözde “dinler arası diyalog” faaliyeti yürüten örgüt elebaşı Gülen’le farklı dinlerin temsilcileriyle bir araya geldi. Basında elebaşının sözcülüğünü üstlenen Tokak, Gülen tarafından örgütün “dış ülkeler koordinatörü”, ardından 2015’te de “İsrail İmamı” olarak görevlendirildi.
İSRAİL’DEN OTURUM VE ÇALIŞMA İZNİ
FETÖ’ye ait Kimse Yok mu derneğinin Kudüs koordinatörü adı altında örgütsel faaliyetlerine devam Tokak, Türkiye ile İsrail’in diplomatik kriz yaşadığı dönemde ülkeye giden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları gözaltına alınıp baskıya maruz kalırken, o dönem İsrail devletinden çalışma ve oturma izni aldı.
FETÖ’NÜN İSTİŞARE HEYETİNDE GÖREVLİ
FETÖ çatı iddianamesinde Tokak hakkında şu değerlendirmede bulunuldu: “Örgüt adına İsrail İmamı olarak faaliyet yürüttüğü, örgüt içindeki bütün gizli çalışmaları bildiği, örgütün üst yönetim üyelerinden olan kişiler ile elebaşı Gülen’den talimat almak, örgütteki konumlarına göre bilgi vermek, sorumlu oldukları ülkelere gitmek için yurt dışına çıktığı tespit edilmiştir. Dış ülkeler koordinatörü olduğu, örgütün üst kurulunda görevli olduğu sonuç olarak şüpheli şahsın örgüt içerisinde aktif olarak ‘İstişare heyeti üyesi’ konumunda faaliyet gösterdiği anlaşılmaktadır.”
DARBE ELEBAŞININ İSRAİL BAĞLANTISI
Diğer yandan darbe girişimi sonrası FETÖ’nün darbe lideri Akın Öztürk’ün, 1996- 1998 yılları arasında İsrail askeri ataşesi olarak görev yaptığı ortaya çıktı. Darbeci komutanın, 1996’dan 1998’e kadar Tel Aviv’de askeri ataşe olarak görev yapmış olması İsrail medyasında geniş yankı uyandırdı. Haaretz, Jerusalem Post, Ahronot, Times of İsrael gibi gazeteler, “Türkiye’deki darbenin planlayıcısı İsrail’de askeri ataşeymiş” şeklinde yayınladı. Gazetelerin haberlerinde Akın Öztürk’ün İsrail’deki görev süreciyle ilgili yorum yapılmadı. İsrail gazetelerindeki haberde, Akın Öztürk’ün İsrail’deki görevi sırasında eski İsrailli general ve hala milletvekilliği yapan politikacı Amram Mitzna ile çekilmiş fotoğrafı servis edildi.