MİT, savunma sanayii ve Türkiye’deki Filistinlilerle ilgili istihbarat toplayan 15 kişilik Mossad ağını çökertti. İsrail’e çalışan ajanlar arasında bulunan Filistinli M.S.’nin durumu ise ilginçti. Arkadaşları ve ailesi M.S.’nin Mossad tarafından kaçırıldığını düşünerek sosyal medyada kampanyalar düzenlemişti.
İsrail gizli servisi MOSSAD adına Türkiye’de casusluk yapan 15 kişi yakalandı. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), MOSSAD’ın Türkiye’deki İsrail muhaliflerine yönelik faaliyetlerini tespit etti. 3’er kişilik 5 ayrı hücre 1 yıl boyunca 200 kişilik MİT ekibiyle izlendi. Casusların, Filistinlilerin Türkiye’deki üniversitelere nasıl girdiği, hükümet ve belediyelerin Filistinlilere ne gibi imkan ve kolaylıklar sağladığına yönelik çalışma yürüttükleri saptandı. İleride savunma sanayiinde görev alabilecek yabancı öğrencilerin bilgilerini de MOSSAD’a servis eden şebekenin, Türkiye’de faaliyet gösteren çeşitli dernek ve kuruluşlar hakkında da araştırma yaptıkları belirlendi. MOSSAD’ın saha sorumluları ile yurtdışında irtibat kuran 15 şüpheli, “uluslararası casusluk” suçundan tutuklandı.
KAYIP BAŞVURUSU
Bunlardan biri olan Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Filistinli M.S.’nin durumu ise çok ilginç. Şüpheli hakkında bir süre önce kayıp başvurusu yapılmış, arkadaşları cuma namazı için evden çıkan M.S.’den bir daha haber alamadıklarını iddia etmişti. M.S.’nin İsrail tarafından kaçırıldığını öne süren yakınları sosyal medyada kampanyalar başlatmış, bazı sivil toplum kuruluşları da girişimlerde bulunup basın yayın kuruluşlarında haber yapılmasını sağlamıştı. Bu süreçte M.S.’nin Filistin’deki babası da bir video ile Türkiye’ye seslenip oğlunun bulunmasını istedi. Ancak gerçeğin ortaya çıkması uzun sürmedi. Tutuklanan M.S.’nin, MOSSAD şebekesinin kritik bir üyesi olduğu belirlendi. 2 kez İsviçre’nin Zürih kentine gittiği ve burada MOSSAD saha sorumlularıyla görüştüğü ortaya çıktı.
Onlar da ankesörle görüşmüş
- Şebekenin tıpkı FETÖ’cüler gibi umuma açık büfe ve ankesörlü telefonlarla haberleştiği tespit edildi. Ağdakiler, ulaştıkları bilgileri onbinlerce dolar ve euro karşılığında MOSSAD’la paylaşıyormuş. Bazı şebeke üyeleri hakkında polise kayıp başvurusu yapıldığı, böylece daha kolay çalışmalarının sağlandığı da belirlendi.