Bir dizi temaslarda bulunmak üzere Adıyaman'a gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, havaalanında Vali Aykut Pekmez, milletvekilleri ve protokol tarafından karşılandı. Bakan Soylu ilk olarak özel harekat hizmet binası ve lojmanlarının açılış törenine katıldı. Törende konuşan Bakan Soylu, 2002-2013 arasında önce alt yapı meseleleriyle işe başlandığını belirterek, "Sayın Cumhurbaşkanımız 2002'de ilk kez iş başına geldiği zaman attığı ilk adım 6 aylık acil eylem planı ilan etmek olmuştur. 2002 başında neredeyse tamamen durmuş bir ülkeden 2013'e kadar İMF'den bağını koparmış bugün alt yapı yatırımlarını dünya standartlarına getirmiş mega projelerle başlama aşamasında bir Türkiye oluşturuldu" dedi. 2013 yılından sonra zor virajlara girildiğini dile getiren Bakan Soylu, "Hem kalkınmamıza yönelik saldırıları savuşturmuş, hem demokrasimizi tahkim ettiğimiz hem de küresel sorunlarla yüzleştiğimiz dönemi yaşadık. Son 6-7 yıldır çok zor bir viraja girdik. Allah'a çok şükür devrilmeden, savrulmadan, tökezlemeden, bu virajı aldık. Azdırdıkları PKK bir yandan içimize yuvalanmış FETÖ ihaneti bir yandan bize diz çöktürmek için yaptırdıkları ekonomik yatırımlar bir yandan çok şükür hepsiyle mücadele ettik, hepsini savuşturduk. Sizin sayenizde, sizin kararlığınızla bunları yaptık" diye konuştu.
İtirazlara rağmen yapılan operasyonlarla Doğu ve Güneydoğu'da huzuru sağlayıp, Orta Doğu'da da barış ve istikrar için çalıştıklarını vurgulayan Bakan Soylu, şöyle konuştu:
"Neye yarar kurtuluş mücadelemizde bize özgürlüğümüzü, bağımsızlığımızı bırakanlara yarın kıyamette ne cevap verecekler gelecek nesillerimize ne anlatabiliriz? Ne ortaya koyabilirdik. Parçalanmış bölünmüş, zayıflamış, yarına umudunu kaybetmiş bir ülkeyi gelecek nesillere bıraktığımızda ne cevap vereceğiz? Bize dönüp; 'bize bıraktığınız Türkiye nasıl bir Türkiye' diye sormazlar mı? Hemen yanı başımızda bize füze atanlar, hemen yanı başımızda Türkiye'nin bölünme planlarını yapanlara bıraksaydık ne olurdu? Nasıl Doğu ve Güneydoğu'yu huzur içerisinde birlikte taşıyabildiysek, demokrasiyi nasıl ayakta tutabildiysek buradan bütün dünyaya söz veriyoruz özellikle Avrupa'ya, Amerika'ya dünyada Ortadoğu'yu karıştırmak isteyen ülkelere buradan söylüyoruz. Nasıl Doğu ve Güneydoğu'yu huzura getirdiysek Allah'a sözümüzdür ve yeminimizdir oradaki mağdur insanlara sözümüzdür ve yeminimizdir, Kürt, Arap, Türkmen, Sünni, Alevi, Müslüman’ı, Hristiyan’ına sözümüzdür; Orta Doğu'yu barış coğrafyası haline getirecek Türkiye'dir ve bu millettir.