Suriye'deki saldırılarda eşi, çocukları, kardeşleri başta olmak üzere 27 yakınını kaybeden Fevziye el Halef, sığındığı Türkiye'de geriye kalan kızı ve üç torunuyla acılarını unutmaya çalışıyor. Fevziye el Halef, "O günü unutmak mümkün değil. Herkes kurşun yağmuruna tutuldu. Ortalık mahşer yerine döndü. Beni öldü sandıkları için kurtuldum" dedi.
Suriye'nin Humus kentinde Beşşar Esed rejimi ve İran destekli grupların saldırısı sonucu eşi, çocukları ve torunları olmak üzere 27 yakınını kaybeden 47 yaşındaki Fevziye el Halef, sığındığı Türkiye'de hayata tutunmaya çalışıyor.
Saldırılar sonucu ailesinin çoğunu kaybeden Halef, geriye kalan üç torunu ve kızıyla Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde yaşıyor.Saldırıda kaybettiği kızının geriye kalan 4 ve 6 yaşındaki iki çocuğuna hem annelik hem babalık yapan Halef, hayırseverlerin desteğiyle hayata tutunuyor.
"Beni öldü sandıkları için kurtuldum"
Fevziye el Halef, 4 yıl önce Esed rejimi ve İran destekli grupların Humus'un Eş-Şevahid köyüne düzenlediği saldırının sevdiklerini aldığını belirterek, "O günü unutmak mümkün değil. Çocuklarım, eşim, torunlarım hepsi kurşun yağmuruna tutuldu. Ortalık mahşer yerine döndü. Beni öldü sandıkları için kurtuldum. Üç torunum ve bir kızım olay yerinde olmadığı için hayatta kaldı." diyen Halef, saldırının ardından ülkesini terk etmek zorunda kaldığını belirtti.
"Bizim canımız satılık değil"
- Saldırının ardından Esed rejiminin kendisini aradığını savunan Halef, şöyle devam etti: "Rejim, bana saldırıyı muhaliflerin yaptığını söylemem karşılığı bir milyon dolar gibi yüksek miktarda para teklif etti.Hayatımız altüst olduBizim canımız satılık değil. Eşim de rejim askeriydi ancak savaş başladığı anda istifa ederek görevini bıraktı. Yaşadığımız bölgede sürekli baskı ve şiddet gördük ama topraklarımızı bırakmak istemedik. O acı gün tüm hayatımızı altüst etti."