Tarihin en büyük soru hırsızlığının yapıldığı 2010 yılındaki Kamu Personeli Seçme Sınavı'na (KPSS) ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturmada 5'inci iddianame hazırlandı. Ankara Savcısı Yücel Erkman'ın 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdiği iddianamede, sınav sorularını alan ve dağıtan aralarında Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'in yeğeni Muhammet Sait Gülen ve Mehmet Baransu'nun abisi Yalçın Baransu'nun da aralarında bulunduğu 91 şüpheliye, “FETÖ üyesi olmak”, “resmi belgede zincirleme sahtecilik” ve “kamu kurum ve kuruluşlarının zararına zincirleme dolandırıcılık” suçlamaları yöneltildi. Hazırlanan iddianameyle 2010 KPSS davasında sanık sayısı 475'e yükselecek.
İddianamenin 1 numarasının ise itirafçı olan ve soruları kendisine “Sait” kod adlı Özcan Solmaz'ın verdiğini söyleyen Muhammet Sait Gülen olduğu belirtildi. İddianamede, yeğen Gülen'in 2010 KPSS Eğitim Bilimleri'nde 120 sorunun 119'una doğru cevap verdiği, tekrarlanan sınavda ise sadece 87 soruyu doğru cevapladığına dikkat çekildi. Şüphelilerden 8'inin itiraflarda bulunarak etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediği kaydedilen iddianamede, 91 şüpheliden 34'ünün örgütün kriptolu haberleşme programı ByLock kullanıcısı olduğu belirtildi. Bunların arasında şüpheliler, Muhammet Sait Gülen ile birlikte örgüt evinde soruları alan Süleyman Yörük, Hanife Kübra Solmaz, Denizhan Özcan da yer alıyor. 51 şüphenin ise Bank Asya'yı kurtarma tarihlerinde hesaplarında para artış hareketlerinin bulunduğuna dikkat çekildi.
2010 KPSS'ye girmediği ancak soruları örgüt üyelerine dağıttığı ortaya çıkarılan Özcan Solmaz ile eşi Hanife Kübra Solmaz da iddianamede şüpheli olarak yer aldı. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebinde bulunan Hanife Kübra Özcan'ın ifadesinde, 2013 ve 2015'te ABD'ye gittikleri belirterek şunları söyledi: “2015 yılı sonlarına doğru yine eşim Özcan Solmaz ile birlikte gezmek amaçlı Amerika'ya gittik. Bu sırada Cuma günü eşimin akrabası bize Pensilvanya'da bulunan Fethullah Gülen'in Cuma hutbesini dinlemeye gitme teklifinde bulundu. Bizde 'olur' dedik ve Pensilvanya'ya gittik. Fethullah Gülen'in bulunduğu yere geldik. Gülen'in sohbetinin yapılacağı yere geçtik."
"Bayan ve erkekler için ayrı ayrı bölümler bulunuyordu. Cami düzeninde ayarlanmıştı. Ben bayanlar bölümüne geçtim. Tahminen içeride 20-25 civarında bayan bulunuyordu. Yaklaşık 1 saat kadar Cuma hutbesini dinledik. Eşim ve akrabası da bu sırada erkekler bölümündelerdi. Onlar Fethullah Gülen'i yüz yüze dinlediler” dedi. Muhammet Sait Gülen'in “Sait (Özcan Solmaz) bana yemin ettirdikten sonda yanında bulunan siyah renkli çanta içerisinden kağıtlar çıkardı. Kağıtlardaki soruların yaklaşık 1 hafta sonra yapılacak olan 2010 KPSS'ye ait sorular olduğunu ve bunlara bakarak ezberlememi söyledi” şeklindeki beyanlarını hatırlatılması üzerine Özcan Solmaz, bu olayı hatırlamadığını iddia ederek, FETÖ ile herhangi bir aidiyet bağlantısı ile ekonomik açıdan bir birlikteliğinin olmadığını öne sürdü. Solmaz ayrıca, eşinin bahsettiği Pensilvanya ziyaretine ilişkin ise “Eşimin bu beyanlarını kesinlikle kabul etmiyorum. Fetullah Gülen'in Cuma hutbesine katılmadım” demesi dikkat çekti.
Fetullah Gülen'in talimatının ardından Solmaz çiftinin Bank Asya'ya yüklü miktarlarda para yatırıldığı da tespit edildi. İddianamede, Özcan Solmaz'ın Asya Katılım Bankasına 17 Eylül 2014'te 11 bin 856 ABD Doları yatırdığı, eşi Hanife Kübra Solmaz'ın ise 27 Mart 2014'te 100 bin TL yatırdığı belirtildi. Hanife Kübra Solmaz'ın ayrıca 3 çocuğunun adına da hesap açtırdığı kaydedildi. İddianamede ayrıca Kübra Solmaz'ın evinde yapılan aramada bir adet A serisi 1 Dolar ile Özcan Solmaz'ın cüzdanından ise 5 adet F,A,B,L,F serisi 2'şer dolar çıktığı da iddianamede yer aldı.
Mehmet Baransu'nun ağabeyi öğretmen Yalçın Baransu da iddianamede şüpheli olarak yer aldı. Akıncı Üssü'ndeki kursiyer teğmenlerden sorumlu imam olduğunu belirten şüpheli Denizhan Özcan ile eşi Dilek Özcan soruları sınavdan önce Barunsu'nun kendilerine verdiğini itiraf ettiği de yer aldı. Denizhan Özcan'ın Bank Asya'da 31 Aralık 2013 itibariyle 0 lira bakiyesinin olduğu, ancak 24 Aralık 2014 itibariyle ise hesabına 38 bin 60 lira yatırdığı vurgulandı. Baransu'ya ilişkin, “Şüphelinin sınav soruları dağıtıcısı olduğu, eylemi, tespitler ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde yönetici konumunda olduğu sonucuna varılmıştır” denildi. Şüpheli Dilek Özcan'ın işyeri arkadaşı olan Aygün Baransu'nun aynı soruşturmada daha önce açılan dava kapsamında yargılanmasına devam ediliyor.
