FETÖ, 17/25 Aralık darbe girişimleriyle meşru hükümeti devirmeye kalkıştı. Amacına ulaşamayınca ağ gibi sardığı yargıdaki hakimiyetini yitirmemek için 12 Ekim 2014'teki HSYK adayı seçimlerini var olma savaşı olarak görüyordu. Bütün mensuplarını bu seçim için seferber eden örgüt, ByLock isimli mesajlaşma programını da bu seçimler için geliştirdi. FETÖ'nün büyük darbe aldığı bu seçimlerin ardından söz konusu programın daha sonra da örgütün tabanına yayıldığı ve örgüt mensuplarınca aktif olarak kullandığı belirtildi. MİT'in deşifre ettiği örgüt içi haberleşme programı “ByLock"un TÜBİTAK'taki örgüt mensuplarınca geliştirildiği ortaya çıkarılmıştı.
HSYK'nın ihraç gerekçesinde FETÖ'nün yargı teşkilatı içerisinde etkin güce ulaştığı belirtilerek, “Bu gücün korunması ve önceki örgütsel uygulamaların devamlılığının sağlanması amacıyla 2014'teki HSYK üye seçimlerinin büyük bir önem arz etmekteydi. Örgüt için gizlilik önem arz etmesine rağmen HSYK üye seçimlerine atfedilen önemden dolayı bu dönemde örgüt mensuplarının deşifre olması bile göze alınmış, oy toplamak için faaliyetler düzenlenmiş ve süreç boyunca 'ByLock' olarak bilinen şifreli haberleşme programı üzerinden örgütiçi iletişim sağlandı" ifadelerine yer verilmişti.
ByLock programını geliştirenler arasında olduğu tespit edilen İ.T., İstanbul Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında gözaltına alınmıştı. Türkiye'nin en stratejik kurumlarından biri olan TÜBİTAK'a bağlı BİLGEM'de 7 yıl çalıştığı belirlenen İ.T.'nin Ankara Fen Lisesi'ni birincilikle kazandığı da öğrenildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Başbakanlığı döneminde çalışma ofisine dinleme cihazı konulmasıyla ilgili soruşturmada “sahte rapor" düzenlemekle suçlanan Hasan Palaz da BİLGEM Başkanlığı yapmıştı.