Partisinin grup toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin İdlib ve Suriye’de bundan sonra atacağı adımları açıkladı, tüm taraflara gerekli mesajları verdi:
İdlib’de rejim ve onlarla birlikte hareket eden Rus güçleriyle İran destekli militanlar, sürekli sivil halka saldırıyor, katliam yapıyor, kan döküyorlar. Söze gelince insan haklarını, çocukları, kadınları, sivil hassasiyetini ağızlarından düşürmeyenler, tüm bu saldırılar karşısında derin bir sessizliğe gömülmüş durumdalar. İdlib ile ilgili kimi endişe ifadelerinin de insan hayatına ve onuruna saygıdan değil, başka saiklerden kaynaklandığını çok iyi biliyoruz.
Herkes gözünü kapatsa, sırtını dönse, vicdanını dondursa da Türkiye bu duruma seyirci kalmayacaktır. Bugüne kadar yapılan anlaşmalara, verilen sözlere riayet edilmesini bekleyerek en az fiili müdahaleyle süreci yönetmeye çalıştık. Ama bize verilen sözler yerine getirilmediği gibi anlaşmalara da kimse uymuyor. Üstelik bir süredir bu saldırılar doğrudan askerimizi, dolasıyla doğrudan Türkiye’yi de hedef almaya başladı.
Madem durum buysa biz de artık lafa değil sadece sahadaki gerçeklere bakarak hareket edeceğiz. Şubat ayının sonuna kadar rejimi Soçi muhtırası sınırları dışına yani gözlem noktalarımızın gerisine çıkartmakta kararlıyız. Bunun için karada ve havada her ne gerekiyorsa çekinmeden, tereddüt etmeden, hiçbir oyalamaya meydan vermeden bunu yapacağız.
İdlib’de sivil yerleşim yerlerini vuran hava araçları artık eskisi gibi rahat hareket edemeyeceklerdir. Karada da rejim güçlerini aynı şekilde belirlediğimiz sınırların ötesine kadar kovalayacağız. Adana mutabakatının gereği bu. Bu süreçte gözlem noktalarındaki veya diğer yerlerdeki askerlerimize en küçük bir zarar gelmesi halinde bugünden itibaren İdlib ile ve Soçi muhtırası sınırlarıyla bağlı kalmadan rejim güçlerini her yerde vuracağımızı buradan ilan ediyorum.
Türkiye’yi hedef alan herkes, bedelini sadece saldırı alanında değil, her yerde ödeyeceğini bilmelidir. Harekat bölgelerimize yönelik tacizlere ilişkin karşılık özellikle hakkımızdır. Hakkımızı da gerektiğinde bire on misliyle vereceğimiz, en küçük bir ihlali dahi affetmeyeceğimiz bir döneme girdik. Şehitlerimizin bir tek damla kanını dahi teröristlerin ve rejimin tüm güçlerine değişmeyiz.
Erdoğan, partisinin grup toplantısı çıkışında, gazetecilerin sorularını cevapladı. Erdoğan’a, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le yaptığı telefon görüşmesi soruldu. Erdoğan, “İdlib’de devam eden süreci Sayın Putin ile değerlendirdik. Bu değerlendirmede özellikle askerlerimizin, rejim güçleri hatta hatta Rusya’nın vermiş olduğu hasarları ele aldık. Bu konuyla ilgili olarak askerlerimizin Türkiye’de, Dışişleri, Savunma ve istihbaratın da Moskova’da bir araya gelmeleri konusunda Sayın Putin ile mutabakata vardık. En kısa zamanda bu görüşmeleri yapacağız” dedi. Erdoğan, “Bugün itibarıyla yeni bir süreç başlıyor mu? Yeni bir harekat süreci olarak mı bakmamız gerekiyor?” şeklindeki soruyu “Şu anda o minvaldeyiz” diye yanıtladı.
Erdoğan’ın 13-14 Şubat’taki resmi ziyaretine hazırlanan Pakistan’da sokaklar, Erdoğan’ın fotoğrafları ve Türk bayraklarıyla süslendi. Başkent İslamabad’da Erdoğan’ın konaklayacağı otelin önü ve havalimanı güzergahındaki yollara, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fotoğraflarıyla iki ülke dostluğunu anlatan Türkçe ve İngilizce afişler asıldı. Erdoğan ile Pakistan Cumhurbaşkanı Arif Alvi ve Başbakan İmran Han’ın bulunduğu afişlerde, İngilizce ve Türkçe “Yaşasın Türkiye-Pakistan kardeşliği” ve “İki ülke tek millet” ifadeleri yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, cuma günü Pakistan parlamentosuna hitap edecek.