FETÖ firarisi Hakan Şükür vatandaşın cebine göz dikti. Şükür'ün tahrik edici paylaşımlar yaparak bu paylaşımlara yorum yapan vatandaşlara 'hakaret' davası açtığı yüksek miktarda tazminat talebinde bulunduğu öğrenildi. Şükür'ün bu sosyal medya şarlatanlığı ise, Türkiye'de bir sosyal medya kullanıcısına yönelik açtığı dava ile ortaya çıktı. Davalı tarafın avukatı tarafından hazırlanan dilekçede, "Davacı tahrik edici paylaşımlar yaparak insanları kışkırtmakta ve bu tarz davalar açarak bundan gelir elde etmeye çalışmaktadır. Bunları yaparken de kendisinin hiç bir gelirinin olmadığı, maddi durumunun iyi olmadığı izlenimi yaratmaya çalışmaktadır." denildi.
Şükür'ün avukatınca mahkemeye verilen dava dilekçesinde, tazminata 2022'den itibaren yasal faiz işletilmesi de istendi.
Sayan'ın dilekçesinde, adli yardım talebinin mahkeme tarafından reddedilmesine rağmen Şükür'ün dava harcını yatırmadığı ve sadece posta masraflarını tamamladığı, bu nedenle Hukuk Muhakemeleri Kanununa (HMK) göre dava dosyasının işlemden kaldırılması gerektiği vurgulandı.
Tahrik edici paylaşımlarla vatandaşın cebine göz dikti
Dilekçede, "Davacı yüksek miktarda tazminatlar talep ederek karşı taraf ile anlaşma zemini oluşturmak, talep edilen miktarın yüksek oluşundan etkilenip anlaşmaya razı olan taraf ile anlaşarak dosyaları kapatmak gayesindedir. Anlaşma sağlanamaması halinde ise zaten Türkiye'de tahsil kabiliyeti olmadığından, karşı vekalet ücretlerini ve yargılama giderlerini ödememektedir." ifadelerine yer verildi.
"Davacı, ülkemizde manevi tazminat davaları açmak suretiyle maddi menfaat ve kazanç elde etmeye çalışmaktadır. Manevi tazminat, talep eden açısından zenginleşme aracı olarak kullanılamaz. Yüksek mahkemelerimizin kararlarında sürekli olarak buna vurgu yapılmıştır. Fakat davacının Türkiye'de bir teminatının olmaması sebebiyle yüksek miktarlar göstererek dava açmış olması, ancak kötü niyet olarak değerlendirilebilir. Dava dilekçesinde 200 adet dava dosyasından bahsedilmektedir. Her biri için talep edilen 100.000 lira tazminat tutarı olduğu düşünülürse 20.000.000 lira tutarında bir tazminat miktarından söz edilmektedir. Buna faiz, yargılama gideri ve vekalet ücretleri de eklendiği takdirde miktar daha da yükselmektedir. Davacı tahrik edici paylaşımlar yaparak insanları kışkırtmakta ve bu tarz davalar açarak bundan gelir elde etmeye çalışmaktadır. Bunları yaparken de kendisinin hiç bir gelirinin olmadığı, maddi durumunun iyi olmadığı izlenimi yaratmaya çalışmaktadır."
"ABD'de lüks içinde yaşıyor"
Dilekçede, Hakan Şükür'ün FETÖ soruşturmaları kapsamında tutuklanması için birden fazla yakalama kararı çıkarıldığı, ancak örgütün diğer üst düzey yöneticileri gibi 15 Temmuz darbe girişimi öncesi ABD'ye kaçtığı için yakalama emrinin infaz edilemediği kaydedildi.
Davanın esasına geçmeden önce Şükür'ün kötü niyet arz eden gayesini ortaya koymak adına, ABD'de lüks bir hayat sürdüğünün dikkate alınması gerektiği de dilekçede ifade edildi.
Şükür'ün Ağustos 2023 itibarıyla Kaliforniya'nın Palo Alto kentinde futbol okulu açtığına dikkati çekilen dilekçede, "Sosyal medyada görüldüğü üzere, Amerika Birleşik Devletleri'nde lüks içerisinde yaşamaktadır. Ayrıca bir futbol okulu da açmıştır. Lüks villalarda kalmakta ve lüks araçlar kullanmaktadır. Fakat ülkemizde herhangi bir teminat göstermeksizin ve harç ödemeksizin 'adli yardım' talep ederek, yüzlerce dava açarak kötü niyetli bir biçimde gelir elde etmeye çalışmaktadır." değerlendirmesi yapıldı.
Mahkeme 20 bin lira teminat yatırmasına karar verdi
Mahkemede yapılan ön inceleme duruşmasında, davacı Hakan Şükür'ün 20 bin lira nakdi veya banka teminat mektubu yatırmasına karar verildi.
Şükür'e 2 hafta süre veren hakim, teminatın yatırılmaması halinde "davanın usulden reddine" karar verileceğini, tarafların avukatlarına bildirdi.
Hakan Şükür ise geçen bu süre içinde teminat yatırmadı.
Ekim ayında yapılacak duruşmada davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek reddedilmesi bekleniyor.
"Vatandaşların bilinçlenmesini istiyoruz"
Davalı avukatı Serhat Sayan, AA muhabirine, yurt dışında yaşayan vatandaşların Türkiye'de dava açabilmesi ve icra takibi başlatabilmesi için teminat göstermeleri gerektiğinin altını çizdi.
Teminat verecek maddi durumu olmayanların ise devletten adli yardım isteyebileceğini kaydeden Sayan, Hakan Şükür'ün de vatandaşlara tazminat davaları açarken bu yönteme başvurduğunu aktardı.
Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesindeki dava sürecinde yaşadıklarını anlatan Sayan, "Bu davayı ele aldığımızda adli yardım talebi olduğunu gördük. Bu talebin mahkeme tarafından araştırılmasını istedik. Yapılan araştırmada Hakan Şükür'ün yurt dışında lüks hayat sürdüğü tespit edildi. Bunun üzerine mahkeme, adli yardım talebini reddetti." dedi.
Mahkemenin verdiği ret kararına göre, Şükür'ün teminat ödemeden dava açamayacağını vurgulayan Sayan, bu kararın diğer davalara da emsal teşkil edebileceğini ifade etti.
"Bakırköy Adliyesi özelinde yaptığımız araştırmalarda Hakan Şükür'ün aynı konuyla ilgili olarak 100'den fazla manevi tazminat davası açtığını gördük. Bu manevi tazminat davalarının hepsi çok yüksek kalibreli davalar. Kaç tanesinde teminat istendi, kaç tanesinde adli yardım var, bunlar tarafımızca bilinmiyor. Bu yüzden vatandaşların da bilinçlenmesini istiyoruz. Kendilerine karşı açılan bu tarz davalar varsa, mutlaka hakimden ve mahkemeden teminat gösterilmesi için talepte bulunmaları gerekiyor."